Bölüm 33
BalayıFransa-09.45
Gözlerimi güneşli bir sabaha açmıştım. Gerçi havada o güneşi kapatan bulutlar da olsaydı yine güzel olurdu günüm. Yanımda Berk vardı.
Kolların arkamdan dolanması ile arkamdaki bedene yasladım sırtımı.
"Bacaklarım ağrıyor diye sızlanıyordun karıcığım. Kahvaltı hazırlamak için bu kadar çabuk ayaklanmasaydın."
Dediklerini hiç umursamadan önümdeki domatesleri doğramaya devam ettim.
"Sen birşeye mi sinirlisin?"
Belimdeki ellerini çekip beni kendine çevirdi. Elimde bıçakla ona dönmemle bir adım geriledi.
"O kız kim Berk?"
"Hangi kız kim karım?"
Gözleri bir bıçak bir de bende geziyordu.
"Apartmandaki kız Berk. O sana 'C'est vrai chérie, c'est ce que j'ai dit.' diyen kız. Ya o kim ki benim kocama tatlımlı, canımlı konuşuyor. Ya sen kimsin ya? Sen kimsin?"
Doğru tatlım, ben de öyle dedim* (Çeviri)
Sözlerimin yarısında sinirle geri tezgaha dönmüş ve resmen domateslerin cılkını çıkarmıştım.
"Hayatım sen de gördün ya, kadın öyle dediği an ben de rahatsız olup hemen eve çıktım. Ya kadına söz hakkı bile tanımadım."
"Bir de tanısaydın Berk."
Bıçakla geri ona döndüğümde bir adım geriledi ve kendini arkadaki orta tezgaha yasladı. İki adım atıp tam önünde durdum. Bıçağı hemen yanından geçirip arkasındaki tezgaha bıraktım.
"Kıskanınca ayrı bir güzel olduğunu söylemiş mıydım karıcığım?"
Ortamın gergin havasını dağıtmak üzere söylediği sözler ile gülerek başımı göğsüne yasladım.
"Galiba biraz fazla abarttım. Özür dilerim."
Ellerini yanaklarıma koyarak başımı kaldırdı.
"Özür dilenecek birşey yapmadın. Haklısın, hadi beraber kahvaltı etmeye çıkalım."
"Ama ben hazırlıyordum." dedim başımı hafif arkaya çevirip.
"Akşam yemeğini sen yaparsın. Hadi şimdi hazırlan da seni kaçırayım."
Başımı sallayıp hafif parmak ucunda yükseldim ve dudaklarına minik bir öpücük kondurup odaya ilerledim.
Hızla bavuldan üzerime giyecek birşeyler çıkardığımda gecelik takımı ile değiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ayliz
ChickLit"Ağam, Ayliz hanım ülkeye giriş yapmış." diyen koruma ile çılgına döndü Karan. "Ne demek ülkeye girdi lan. Ne demek?" diye kükrercesine bağırdığında karşısındaki koruma ne kadar korksa da konuştu. "Yalnız değilmiş ağam. Küçük bir kız varmış yanında."