32. Bölüm

45 6 0
                                    

            • SESSİZ ÂŞIKLAR •
Mahi Nehar

            • SESSİZ ÂŞIKLAR •                        Mahi Nehar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



BÖLÜM 32: BUĞULU DUYGULAR




Kahır yüklü bulutlar, feryadı isyanı ile gecenin solundan sinsice geçip gidiyordu. Sevdalı yüreklerde ise çoktan iç çatışma başlamıştı. Asi, kendini oldukça buruk hissediyordu. Eline aldığı taşı, delice un ufak etmeyi istemişti. Yapamadı... Nasıl atmıştı o taşı Ömer'in yüzüne? Nasıl olurda gözünü bu şekilde karartabilmişti? Düşündükçe içi paramparça oluyordu. İstemeden de olsa Ömer'in canını çok yakmıştı. Zarar ziyanın katılarak arttığı anlık öfkesine yenik düşerek bu hatayı yapmıştı. Hümeyra, bir hayli düşünme seansına dalıp giden arkadaşına doğru bakıp, usulca dokundu. Bu dokunuş, genç kızın acısının rengine gölge olmuştu adeta.

"İyi misin?" diye sorduğunda Asinin yanına oturmuştu.

"Nasıl olduğumu ben bile bilmiyorum." dediğinde başını gökyüzüne doğru kaldırmıştı Asi. "Yaktım..." dedi daha sonra aniden boğazına oturan yumruyla duraksarken. Hümeyra onu izlediğinde bakışlarını kendisini dinleyen dostunun üzerine sabitlemişi kederle bakmaya devam eden genç kız. "Ömer'in canını yaktım ben!"

"Bir şeyi sakın unutma Asi. En çok da senin canın yanıyor... Ağabeyi Adnan'ın sana, ailene ve çevrende bulunun bütün herkese yapmaya çalıştığı kötülükleri görmezden gelemezsin."

"Biliyorum Hümeyra, bunların hepsini çok iyi biliyorum. Her şeyin gayet farkındayım ben. Ömer'in ağabeyinin yaptıkları yenilir, yutulur cinsten şeyler değil elbette. Fakat onun ne suçu vardı ki? Hem ne diye geldi o, buraya? Gelmeseydi, belki de bunların hiçbiri asla yaşanmazdı. Kendimi kaybettim, gözüm döndüğü anda öfkemin kurbanı oldum." dedi kederle avuç içlerini pişmanlıkla tırnaklayan genç kız.

"Senin suçun yok Asi. Artık daha fazla böyle düşünerek kendini harap etme lütfen. Olan oldu bir kere. Bak gör, bunların da hepsi geçecek." dedi teselli etmeye çalışırken arkadaşını Hümeyra.

Asi duraksayıp sadece tek bir şeye odaklanmıştı. Başını kaldırıp dostuna doğru acıyla baktı. "Canı yanmıştır, öyle değil mi?" diye sorduğunda, Hümeyra üzülen arkadaşının omzuna dayamıştı ellerini.

"Adamın kaşını, karpuzu yarar gibi yardın resmen Asi. Onun canı yanmayacak da benim mi yanacak deli kız? Bu nasıl bir soru..." dedi zoraki bir şekilde gülümsemeye çalıştığında.

"Ya..."

"Şaka yapıyorum be Asi, hemen kanmasana kızım bu dediklerime. Bir şey olmaz o Behramoğlu'na, merak etme sen. Ayrıca bu sefer yaptığın bu hareketi, Ömer'in hak ettiğini düşünüyorum ben. İkazlarına rağmen sana daha fazla ısrar etmemesi gerekiyordu." dediğinde Melis iki genç kızın yanına doğru gelerek dudaklarını aralamıştı.

"Hümeyra haklı." dedi konuşmaya dâhil olduğunda. "Kendini bu kadar üzmeye değer mi hiç Asi?"

"Vicdansız Kraliçe Melis Babadağ'da haklı abi! Çok doğru söylüyor... Kalk, bir an önce kendine gel kızım. Zaten canımız yeterince burnumuzda. Kalkıp Ömer için üzülecek değilsin herhalde burada Asi Hanım!" diyerek söylenmişti sonunda isyan bayrağını çeken Hümeyra.

SESSİZ ÂŞIKLAR [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin