41. Bölüm

49 6 0
                                    

            • SESSİZ ÂŞIKLAR •
Mahi Nehar

            • SESSİZ ÂŞIKLAR •                        Mahi Nehar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



BÖLÜM 41: BUZ KIRAĞI



Ömer, yol boyunca konuşan Hande'yi hiç dinlememişti. Bunu fark eden genç kız, omzuna doğru elini uzatmış, sevimli bir şekilde bakıp dokunmuştu. Genç adam öfkeyle, "Şunu yapmayı kes artık!" diyerek hızlı sürdüğü aracı durdurmuş, siniri şaha kalkarken öfkeyle arabadan inmişti. Peşinden öylece baka kalan Hande de genç adamın ardından çabucak inmişti.

"Senin neyin var? Buraya geldiğinden beridir, çok tuhaf davranıyorsun bana Ömer. Bir gün olsun, beni ne aradın ne de sordun. Ne değişti böyle ha, söyler misin?"

"Bir şeyin değiştiği falan yok Hande. Ben hâlâ aynı Ömer'im!" dedi elini beline dayayarak genç kıza doğru ürkütücü bir bakış atan genç adam. Hande elleriyle, rüzgârın etkisiyle uçuşan saçlarını çekiştirerek yüzüne sahte bir gülüş yerleştirmişti.

"Değişen çok şey var Ömer. Bunu asla inkâr etme!" dediğinde genç adam, artık ne olacaksa olsun diyerek içinden geçirmişti. Handeyle konuşsa, ikisi içinde çok iyi olacaktı.

Ardına döndüğünde gözlerini kararlılıkla genç doğru kıza dikmişti. "Bak, sen ben de değerlisin Hande. Evet, seni seviyorum. Fakat bunun zamanla arkadaş sevgisinden öteye geçmediğini anladım ben. Denedik olmadı, olduramadık. Bunu sana defalarca kez anlatmaya çalıştım. Üzülmemen için elimden geleni yaptım. Senin hep bahanelerin, işlerin ve bitmek bilmeyen sorunların bunu açıklığa kavuşturmama engel oldu. Sen de biliyorsun, seni sevmediğimi, bir türlü sana o gözle bakamadığımı. Bunların hepsini biliyorsun Hande. Anla artık, ben seni sevmiyorum. Yüreğim senin için atmıyor. Olmuyor Hande, denedik olmuyor..." dediğinde genç kız buğulu gözleriyle canından bile çok sevdiği adama doğru acıyla bakıyordu. Hırsı gözünü ansızın perdeleyince, öfke dalgası gittikçe onu ele geçirmeye başlamıştı.

"Sen benim sevgilimsin Ömer! Ben, seni hâlâ deliler gibi seviyorum. Sen şu an ne dediğini bilmiyorsu- " diyemeden Ömer bağırarak sözünü kesmişti.

"Gayet iyi biliyorum! Biz sevgili değiliz artık Hande. Bunu daha fazla dile getirerek kendine de bana da acı verme lütfen. Her zaman senin yanında oldum. Bu saatten sonra da bir dostun veya bir arkadaşın olarak da yanında olmaya devam edebilirim istersen? Her şey biz seninle dostken güzeldi. Bırakalım da öyle kalsın." dediği anda dayanamayarak kederle ardına dönmüştü Ömer. Öte yandan gücünün giderek tükendiğini, yüreğinin ise buz kestiğini hissetmeye başlamıştı.

"Hayır, Ömer hayır! Sen gerçekten ne dediğini bilmiyorsun. Yorulmuş olmalısın. Hadi evine git ve biraz dinlen canı-"

"Kes Hande!" diye bağırdığında genç adamın sitemli sesi, rüzgârın etkisiyle daha da yayılmıştı. "Bir yere gitmiyorum ve ne dediğim de gayet açık ve net!"

SESSİZ ÂŞIKLAR [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin