34.BÖLÜM

403 26 10
                                    

Elimdeki zarfı endişeyle okuduğumda birazdan burada çıkacak olan kasırgayı tahmin edebiliyordum.

"Sesli oku Freya. Kimden gelmiş biz de öğrenelim." Babamın aylar sonra konuşacağı tutmuştu. Ama yanlış bir zamanlama...

Sertçe yutkunmak zorunda kaldığımda odadakileri daha fazla sinirlendirdiğimin bilincindeydim.

Sonunda birkaç kelimeyi bir araya getirebilmiştim.

"Önemli bir şey değil." dediğim an da tekrar çalınan kapıyla üstümdeki baskı çok kısa bir süreliğine azalmıştı.

"Girin." Uygar abimin komutu ile açılan kapıda, az önce bu çiçekleri getiren kadın duruyordu. Hem de elindeki frezya buketi ile!

Odada yankılanan küfür sesleri kapıdaki kadını iyice germişti. Hızlıca yanıma geldi ve beyaz frezya buketini kucağıma bıraktı.

"Bunu bir beyefendi yolladı." dedi ve ışık hızında uzaklaştı.

Bu sefer kimden geldiğini bilmiyorum. Ama Mir'den olmadığı kesin. İkinci kez yollayacak hâli yok sonuçta.

Uğur böceği mandalı ile asılmış beyaz bir not kağıdı gördüm.

Yanına gelmemden rahatsız ölürsün diye düşünüyorum. O yüzden kendim gelemedim. Umarım iyisindir Freya. Artık kendine dikkat etme zamanı.
                                        ~Bera Reha Akal~

Ne zaman ve kimden, hastaneye düştüğümü öğrenmişti? Benim artık çevremde olan bitene aklım ermiyor.

Elimden hızla çekilen mektup Mir'e ait olandı. Kaşlarım hızla çatıldı ve Ulaş abimden almak için aceleyle öne uzandım. Tam o esnada başım öylesine ağrımıştı ki acıyla inledim.

Canımın acıdığını anladığında panikle mektubu bıraktı.

"Freya iyi misin? Neden acele ediyorsun?"

Elindeki zarfı kenara koydu ve beni yatağa yatırdı. Odadaki herkes panik olmuştu ama Berkin bu durumdan çabuk sıyrılarak yerdeki zarfı aldı.

"Berkin hayır." dememe kalmamıştı ki sesli bir şekilde okumaya başladı.

Şu an yanında olmak için her şeyi yapardım. Ama bazen her şeyi yapsan bile başarılı olamazsın. Bugün mağlup oldum, yarını zaman gösterecek.
Sen o zamana kadar kendine iyi bak. Çünkü sonrasında sana iyi bakacak olan benim.
Vazgeçmekten vazgeçen Mengü Mir Akal.

Mektubu yeteri kadar kimliğini belli etmemiş gibi adını soyadını da yazmış.
Soyadının Reha ile aynı olması tesadüf eseridir diye düşünüyorum. Yani tesadüftür bence...
Odadaki ölümcül sessizlik dudaklarımı ısırmama neden oldu.

Berkin notu elinde buruşturmuştu. Belki ben onu saklayacaktım!

Hepsini tek tek incelediğimde, herkesin aynı tepkiye sahip olduğunu gördüm. Yere bakarken, çatık kaşlarla, yumruk olan elini sıkma...

Bir kişide görünce korktuğum bu görüntüyü yedi kişide görünce az kalsın altıma yapıyordum.

Tamam, biraz abarttım. Ama ben Mir'in yerinde olsam altıma direkt sıçardım. Adamdaki öz güven beni benden almıştı.

Hem bunca olan olaydan sonra mesaj at, hem de hastaneye düştüğümde çiçek yolla.

Farklılıklar hayata renk katar.
Ne alaka be?
Bir alaka aramak zorunda değiliz?

Freya Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin