31

395 39 18
                                    

(Kral Dennis)
3 ay önce
Yoon çalışma odamın kapısında belirince onu içeri almak zorunda kaldım. Aslında hiç sohbet havasında değildim ama görevine sadık bu adamın durduk yere beni rahatsız etmeyeceğini biliyordum.

"Majesteleri," diyerek selam verdi orta yaşlı adam.

"Yoon, bir sorun mu var?"

"Siz buna sorun der misiniz bilmem ama..."
Elinde bir tane zarf sallıyordu.

"O nedir?"

Bir şey demeden zarfı bana uzattı. Oldukça sevgi dolu ifadelerle bezenmiş uzun bir mektuptu, altında Jennie'nin imzası bulunuyordu ve Lalisa'ya ithafen yazılmıştı.

"Bunu nereden buldun?"

"Kraliçeyi bir tüccarla konuşurken gördüm, hak verirsiniz ki şüpheli bir durumdu bu ben de tüccarı takip ettim ve mektubu elinden aldım."

"Lalisa'ya yazılmış..."

"Kraliçenin yakın arkadaşı."

"Evet ama bu kadar samimi olduklarını bilmiyordum."

"Kraliçeyi bu konuda uyarmıştım, ikisinin birbirine denk olmadığını söylemiştim. Zaten Bayan Lalisa'yı İngiltere'ye yollamanız fikrini de o yüzden vermiştim size."

"Evet biliyorum," dedim kafamı kaşırken.
"Mektubu gönder, zararsız bir şeye benziyor. Ama cevap geldiğinde kraliçeden önce davranman gerek. Tüccara sana uğramasını söyle."

Bu mektup başka mektuplar da olduğunu gösteriyordu. Yoon onaylayarak odadan çıktı. Jennie'yi ispiyonlayarak benden artı puan kazandığını düşünüyordu, haksız da değildi ama artık Jennie'yle uğraşmak istemiyordum. İşbirliği içinde olduğumuz sürece ona dilediği kadar özgürlük vereceğime söz vermiştim. Gizli sevgilisini bile görmezden gelmiştim çünkü onun aşkını istemiyor ve beklemiyordum.

Öte yandan Lalisa'nın onun için önemli olduğunu biliyordum bu yüzden o benim gizli silahım gibi olmuştu. Evlenmeye bile Lalisa üzerinden tehdit oluşturarak ikna etmiştim Jennie'yi.

Bu mektubun üzerinden 2 ay geçmişti ki Yoon yeni bir tanesiyle kapıda belirdi. Lalisa cevap yazmıştı. İngilizce bir şiir ve hayatının güzel gittiğini belirten birkaç satır, önemsizdi. Kraliçeye verilmesinde bir sakınca yoktu. Değiştirmeye de gerek yoktu.

"Bu sefer bir mektup daha var majesteleri," dedi Yoon sıkılgan şekilde. Ceketinin iç cebinden bir zarf daha çıkardı ve bana uzattı.

"Merhaba, mektubun kime gönderildiğini bilmediğim için hitap etmeden başlamak zorundayım, sadece kraliyete gideceğini tahmin ediyorum bu yüzden Lalisa'nın masasında bulduğum mektupla beraber bunu da göndereceğim. Ben George Walter, Lalisa'nın eğitim gördüğü kurumun müdürüyüm. Üzülerek bildirmeliyim ki Lalisa ülkemizde hızla yayılmakta olan kolera salgınına yakalandı. Diğer birçok öğrencimiz gibi tedavi görüyor, okulumuz neredeyse karantina altında. Özel bir öğrenci olduğu için en iyi bakımı almasını sağlamakla yükümlüyüz yine de sizi bilgilendirmek isterim ki bu acımasız hastalık kimseyi tanımıyor.
Saygılarımla
George S. Walter"

Satırları tekrar tekrar gözden geçirdim, doğruyu söylemek gerekirse endişelenmiş hatta üzülmüştüm. Lalisa kendimi bildim bileli yanımda olan becerikli ve akıllı bir yardımcıydı, küçük hataları dışında kusursuzdu. Ona haksızlık yaptığımı hissederdim birçok zaman, bu yüzden hasta olduğunu öğrenmek beni ciddi anlamda üzmüştü.

Bununla birlikte Jennie'nin ona değer verdiğini biliyordum ve bu mektup eğer Yoon'dan önce onun eline ulaşsaydı neler olacağını tahmin edemiyordum. Ortalığı karıştıracaktı, kesinlikle taş üstünde taş bırakmayacaktı. Sarayın sorunları arşa çıkmışken onu sakinleştirmekle uğraşamazdım.

"İlk mektubu Jennie'ye ulaştır, bu ise bende kalacak."

Yoon onayladı.
"Ancak majesteleri ilk mektupta Lalisa kısa süre sonra döneceğini belirtmiş...görünüşe göre bu mümkün olmayacak bu durumda kraliçe şüphelenmez mi?"

"Haklısın Yoon. O halde onun adına yeni bir mektup yazmamız gerekecek."

Biraz düşündükten sonra bir kez daha konuştum.
"Kraliçe önceki mektupları bir yerde saklıyordur, onları bul ve bana getir. Tutarlı bir hikaye yazmamız ve yazıyı olabildiğince iyi taklit etmemiz gerek."

"Odasını temizleyen saray görevlileri mutlaka biliyordur majesteleri, yarın mektupları elinize ulaştırırım."

Dediği gibi ertesi gün bir tomar mektupla çıkagelmişti Yoon, aynı zamanda Lalisa'nın muhtemelen iki ay önce yazdığı mektubu da Jennie'ye ulaştırmıştık. Şimdilik şüphelenmesi için bir sebep yoktu ama bizim yazdığımız mektubu uygun zamanda eline ulaştırmalıydık.

Mektupları tek tek okudum, içten ve duygusaldı eğer ikisinden biri erkek olsaydı Lalisa ve Jennie arasında  bir şeyler olduğunu düşündürecek türden mektuplardı. Ama böyle bir şeyin iki kadın arasında mümkün olmadığını bildiğimden düşünmedim bile.

Yoon'la baş başa verip yeni bir mektup yazdık, Lalisa'nın büyük bir iş fırsatı yakaladığını ve ne zaman geri döneceğinin belli olmadığını yazmaya karar vermiştik. En sağlıklısı buydu, salgından hiç bahsetmemeliydik, şükürler olsun ki eski mektuplarda Lalisa bu konuya değinmemişti.

Bir ara sağlık durumunu öğrenmek için bu Bay Walters'a da yazmam iyi olur diye düşündüm. Ama eğer durumu ağırsa yapabileceğim bir şey olmadığından vazgeçtim.

Bu işten sıyrılabileceğimizi düşünmüştüm.

Queen's Wish |jenlisa Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin