Bir hafta sonra, JYP binası
Bu dünyaya şans eseri düşmüş bir uzaylıyım.
Hiçbir yere ait değilim, yapayalnızım.
Ne kadar gülsem de çok yalnız hissediyorum.
Dünyalılara ayak uydurmaya çalışan bir uzaylıyım.
Avazı çıktığı kadar bağıran fakat duyulmayan bir uzaylı...Gözlerin kapalı, sesin her zamankinden daha güçlü fakat bedenin ayakta zor duruyor. Şarkında söylediğin gibi bağırıyorsun, duyulmadığının farkında, göz kapaklarına kadar titriyorsun.
Bu yabancı yere düştüğüm ilk zamanlarda beklenti doluydum.
Ama gün kararınca gözyaşlarım, gözpınarlarımı doldurdu.
Cesaretim yanlış anlaşılır diye geride durup
ölü gibi yaşadım, bir zaman sonra da kendimi yapayalnız buldum.
Onlarla bir aradayken bile ben bir uzaylıydım, evet.
Bu yabancı yere inmiş, yaralarla dolu bir kimsesizim.Kalbinde hissettiğin çaresizlik benimkine düşüp yakıyor orayı. "Ben varım!" demek, sıkıca sarılmak istiyorum sana. Ancak her şeye rağmen aklımdan çıkmıyor yanında olduğum ama beni görmezden geldiğin, kullanıp attığın günler. Yalnız olmak istemiyorsun, benim varlığım ise yalnızlıktan daha kötü bir seçenek senin için.
Yalnız, sessiz bir gecede
karanlıkta kısık sesle şunları söylüyorum;
"Bu yıldızların ardındaki hayalimi gerçekleştireceğim."
Sadece yalnızım, biri elini uzatıp tutsun beni.Gözlerim ardına kadar açılıyor. "Yıldızların ardındaki hayalim sensin." dediğin gün dudaklarıma kondurduğun masum öpücük zihnimi doldururken ellerim yavaşça dudaklarıma tırmanıyor. Neden? Neden söylüyorsun şu an bu şarkıyı ben de buradayken? Sözleri yazarken aklında olan kişi ben değilsem neden varlığımın hayaliyle kurduğun cümleyi geçiriyorsun şarkında?
Bu dünyaya şans eseri düşmüş bir uzaylıyım.
Hiçbir yere ait değilim, yapayalnızım.
Ne kadar gülsem de çok yalnız hissediyorum.
Dünyalılara ayak uydurmaya çalışan bir uzaylıyım.
Avazı çıktığı kadar bağıran fakat duyulmayan bir uzaylı..."Yalnızca senin olduğun bir dünya kurdum sana, sen bir yere ait değildin belki ama sana ait çok şey vardı. Ben sana aittim!" diye bağırmak, kavga etmek, en sonunda da saçlarını okşayarak sakinleştirmek istedim seni. Yapamazdım, yapamadım.
Doğru, ben yokum ve omuzlarımdaki yüklerin ağırlığıyla doluyum.
Kimsenin umurunda olmasa bile yorgunum;
Ayakta duracağıma dair kendime verdiğim söze karşılık.
Karşımdaki gökyüzü sayısız hayalle dolu.
Hayallerim beni selamlıyorlar, bu yüzden depresyon umurumda olmuyor.
Evet, yaşamak zorundayım.
Eğer düşersem her şey bir baloncuk gibi yok olur, hayallerim bile.Bana anlatmadığın çok şey olduğunu anlıyorum o an. Belki de seni affedebilmek için kendi kendime bahaneler üretiyorum. Zira gözyaşlarını silebilecek eli itmen aptallıktan başka bir şey olmazdı.
Fakat sen, aynı zamanda gördüğüm en aptal insansın da.
Hayallerim yok olacak,
içime çektiğim nefes de yok olacak.
Can yakıcı olsa da dayanmalıyım, dayanabilirim.
Hayallerim için buna katlanmalıyım değil mi?Hayallerini gerçekleştirmene yardım edebilirdim. Ben her zaman seninleydim, seninleyim; sen hiçbir zaman yalnız değildin. Kalp kırığım, sen beni hiçbir zaman görmemişsin. Öyleyse neden her şeyinmişim gibi hissettirdin bana? Kalbimde kırılacak bir şey kalmadı, yıktın orayı, artık durmalısın. Dayanacak gücüm kalmadı.
Doğru,birileri beni yanında istemiyordu.
Onlara kendimi kanıtlamak için çok gençtim.
Zamanla büyüdüm,hala mükemmel olmasam dahi
kendimi gururlandırabiliyorum.Ben istedim, ben seni tüm hayatım boyunca yanımda istedim. Güzel gülüşünü bir kere görebilmek için herkesi karşıma aldığımda giden sendin, nasıl beni suçlayabilirsin kendi tercihin olan yalnızlığından?
Yalnız, sessiz bir gecede
karanlıkta kısık sesle şunları söylüyorum;
"Bu yıldızların ardındaki hayalimi gerçekleştireceğim."
Sadece yalnızım,biri elini uzatıp tutsun beni.Yıldızlarımın ardındaki hayalim artık sen değilsin. Gözyaşların belki de kalbimdeki yangını söndürür Jisung, ne dersin?
Bu dünyaya şans eseri düşmüş bir uzaylıyım.
Hiçbir yere ait değilim, yapayalnızım.
Ne kadar gülsem de çok yalnız hissediyorum.
Dünyalılara ayak uydurmaya çalışan bir uzaylıyım.
Avazı çıktığı kadar bağıran fakat duyulmayan bir uzaylı...Avazı çıktığı kadar bağıran bendim, kulaklarını tıkayan ise sen. Sahnede ağlarken bana bakan gözlerindeki yaşlar parlıyor. Gözyaşlarını silen beni ağlatan sen, Jisung, bundan böyle ağlamanın sebebi olarak beni göster herkese. Çünkü yanan kalbimin sebebi de sensin.
Bakışların düşüncelerimi duymuş gibi gözlerimi buluyor, okuyorsun yine beni. Şarkı bitmiş, ancak sen son damla yaşını dökerken gözlerimin içine bakarak fısıldıyorsun.
Anyone can't be anything, you can be my everything.
(Kimse hiçbir şey olamaz, sen benim her şeyim olabilirsin.)Aksine, Hanji, sen benim her şeyim olabilirdin fakat ben her zaman bir hiçtim.
---
bu bölümü sabah atmayı basardım 💪🏻
muhtemelen coğunuzun dersi 8 ya da 9da baslıyodur umarım gidene kadar okuyabilirsiniz
bu arada ben bu fic 30da final yapar diye hayal etmistim ki yetistirebilirim ama istemiyorum 😭
böyle sarkı bölümü atmak istiyorum bir sürü (yazdım bile) o yüzden yüksek ihtimalle en az 35te final olurbir de evet bunlar alien'ın sözleriydi ama türkceye cevirince anlamını yitirmis gibi hissettim (biraz da kurguya uymadı) o yüzden eklemeler yaptım yani birebir alien'ın cevirisi değil benim de dokunusum var haberiniz olsun 🫶🏻
okula gidene kadar yetistirdiğime göre okulun berbat moduna girebilirim görüsürüz 😭💞
ŞİMDİ OKUDUĞUN
limbo | minsung
Fanfictionlee minho kendi yaptığı şarkıyla katıldığı seçmeleri geçer ve yıllar önce ayrıldığı eski sevgilisi han jisung ile aynı grupta olmayı kesinlikle beklemiyordur. . minsung, hyunlix . . #minsug 3! #hyunlix 3! #minho 2! #jisung 1! #leeknow 1!