limbo | minsung

23'

Parçalanmasına izin verme
Benimle alakalı her şeyi
Lütfen yanı başında tut

Parçalanmasına izin verme
Lütfen unutma
Küçücük bir şeyi dahi, hiçbir şeyi

Gözlerinin en derinine bakıyorum. Umutla parlıyorlar, sözlerin devamını merak ederken heyecanın yüzünden okunuyor. Beklentiyle büyümüş gözlerini yaşlarla dolduracak sözlerime başlıyorum sonra.

Eğer tüm parçalarım ortadan yok olursa
Geriye ne kalır?
Bana çektirdiğin acıyı unutursan acılarımın ne anlamı kalır?
Ne zaman kaybetsem onları birer birer
Ne zaman bir parça ayrılsa, endişeli boş alan büyüyor
Yalnızlığımın ortasında sahip olduğum tek şey senden geriye kalan acı

Işıltısı sönüyor, gözlerin kapanırken gözyaşlarını içine akıtmak için yaptığını biliyorum. Bana çektirdiğin her bir acıyı aynı anda yaşar gibi yüzünü acıyla buruşturuyorsun, bu kez de ben umursamıyorum.

Stüdyoda ben, sahnede ben
Umarım döktüğüm tüm ter ve gözyaşı
Bir kenara atılmaz
Umarım çok sayıda yapboz parçası arasında gözyaşına bulanmış parça bile bir kenara atılmaz
Çünkü gözyaşlarıma batmış parçalarım senin de kalbini yakmalı

Yakıyor da, avuç içini kalbine bastırdığında anlıyorum. Bir anlığına duraksayacak gibi olsam da bu haline güvenmemem gerektiğini hatırlayıp daha da sert söylemeye başlıyorum.

Karanlık gecede bile seni bulmaya geleceğim
Çünkü düşlerimin arasında bir yerde saklanıyor olabilirsin
Kabuslarımın başrolü olan seni ben de uykularında rahat bırakmayacağım

Kırıkça bana bakıyorsun, devamını dinleyemeyecek gibi halsiz görünüyorsun. Sanki düşüp bayılacaksın. Fakat bayılırsan tutan ben olmayacağım. Bunu biliyor ve sırf bunun için dimdik durmaya devam ediyorsun. Gözlerinden anlıyorum.

Seni elimde sıkıca tutarken
Bazen elimi kesiyorum
Ama keskin parçaların umurumda değil,
ben de seni kanatacağım

Bir damla yaş düşüyor, hızlıca yok ediyorsun onu. Etrafında insanlar olmasa ağlayacağına eminim. Oysa sen umursamıyor gibi davranıyorsun. Ben ise bütün duygularını o tek yaşınla anlıyorum çoktan.

Solup gitme
Solup gitme
Senin için yarattığım anılar solmalı, sen değil

Solup gitme
Solup gitme
Lütfen yanı başında tut, unutma bizi
Kabusun olana dek unutma geçmişimizi

Çok içten bir öfkeyle yazdığım bu sözler yabancı geliyor şimdi bana, karşımda ağlamamak için direnen seni gördükçe acımasız olduğumu hissediyorum. Üzülüyorum. Ancak sen her zaman kıydın bana, artık ben de devam etmek zorundayım.

Soğuk kalpli olan senin karşında
Donup, çatlayıp eriyip durdukça bir hiçe dönüşsem bile daha soğuk kalpli bir kararlılıkla cevap veriyorum
Bir hiç olmaması için her şey iyiymiş gibi davranıyorum
Sen var olduğun sürece önünde duracağım yine
Ben iyi olacağım, sen ise giderek batacaksın dibe

Sözlerimi onaylar gibi gözlerini kapatıyorsun. Islak kirpiklerinin ardındaki bakışların "Batıyorum zaten!" diye bağırıyor bana, bir anlığına gerçek olduğunu düşünüyorum. Ama değil, sen gerçek değilsin. Bir yalandan ibaretsin, o yalana bir daha inanmak istemiyorum. Artık sen benim oyunumu izleyeceksin.

Bir şey olmaz, bir şey olmaz, biraz can acıtmaktan bir şey olmaz
Onu kucakla, kucakla, umutla dayan buna
Dayan, sonu gelmeyecek olsa bile
Umarım acı verici anılarını dahi saklarım
Böylece bir başyapıt yaptığımda biraz daha gururlu olurum

Bana bakmıyorsun bile, yerde geziniyor gözlerin. Bazen de kollarımda dinleniyor, her defasında daha da için gider gibi bakıyorsun. Acı çekiyorsun, belki de pişman oluyorsun ama yüzüme bakamıyorsun. Çünkü sözlerimde haklıyım ve sen bunu çok iyi biliyorsun.

Karanlık gecede bile seni bulmaya geleceğim
Çünkü düşlerimin arasında bir yerde saklanıyor olabilirsin
Kabuslarımın başrolü olan seni ben de uykularında rahat bırakmayacağım

Felix sana bir şeyler söylüyor, yüzünü nasıl saklayacağını bilemez gibi panik oluyorsun. Hoşuma gidiyor, bu kez kaçan sensin. Bir şeyler yansıtmamak için çabalaması gereken ve iyiymiş gibi görünmenin yorgunluğu altında ezilecek olan, ben değilim, bundan böyle sensin.

Seni elimde sıkıca tutarken
Bazen elimi kesiyorum
Ama keskin parça umurumda değil,
ben de seni kanatacağım

Kolumu çeviriyorum sana. Gerçekten acı çekiyor musun bilmiyorum ama yine de bu ifaden mutlu ediyor beni. Biraz daha acısın istiyorum canın, kalbin alev alev yansın ve bu yangından sağa çıkan tek şey acın olsun istiyorum. Yumruk yaptığın fakat güçsüzce titreyen ellerinden anlıyorum ki amacıma ulaşıyorum.

Solup gitme
Solup gitme
Senin için yarattığım anılar solmalı, sen değil

Solup gitme
Solup gitme
Lütfen yanı başında tut, unutma bizi
Kabusun olana dek unutma geçmişimizi

Elinde olmadan soluyormuşsun gibi yavaşça, gözlerinle beni dinlemediğin için özür dileyerek yere çöküyorsun. Şanslısın, herkes bana odaklandığından çektiğin acıyı gizlemek zorunda değilsin. Oysa ben her zaman içimde yaşamaya mecbur kaldım duygularımı. Acımı ve, senin yüzünden, aşkımı da.

Parçalanmasına izin verme
Benimle alakalı her şeyi
Lütfen yanı başında tut

Parçalanmasına izin verme
Lütfen unutma
Küçücük bir şeyi dahi, hiçbir şeyi

Çoktan paramparça olduğumuzun ikimiz de farkındayız, sen gözlerindeki umudu kaybettiğinde bir kez daha çatlıyor kalbin, hissediyorum. Yakında yok olacağız.

Ve ben en azından birlikte solacağız, birlikte sona yaklaşıyoruz diye sevinmekten alamıyorum kendimi. Ne kadar nefret ediyor gibi görünmeye çalışsam da varlığım da yokluğum da senden geçsin istiyorum, engel olamıyorum.

İnşa ettiğim kuleden korkmuş olmalıyım
Zamanla pislik olacak
Bazen parlakça gülümsemeye bile tereddüt ediyorum
Çünkü parlak ışığın pillerinin bitmesinden korkuyorum
Biliyorum ki beni tüketen sen, sonunda beni dolduracaksın
Ancak o zaman da ben seni tüketmiş olacağım
Seni elimde sıkıca tutsam bile acıtmayacak
Acıtmayacak
Sen acıyacaksın

Acımasız sözlerimin ardında ben de acı çekiyorum, görmemen için gözlerimi kaçırsam da biliyorsun. Ancak bu şarkıyı yazmış olmam bile seni kanatmak için yeterli, kanıyorsun. Gözlerimin önünde kan ağlıyorsun, yaşlarının acısını ben ezbere biliyorum. İşte bu yüzden üzülsem bile acımıyorum sana. Hak ediyorsun.

Solup gitme
Solup gitme
Beni bırakma artık

Solup gitme
Gitme
Lütfen yanında tut

Solup gitme,
ben çiçek açmadan önce solup gitme

Şarkım bitiyor, sen ağlıyorsun, ben son kez fısıldıyorum.

Nothing but love breathes to me, and you have already earned my hatred.
(Aşktan başka hiçbir şey nefes olamaz bana ve sen çoktan nefretimi kazandın.)

---

yine hızlıca yazılmıs bir bölüm yine ben

neyse piece of a puzzle söyleyen minhoyu hayal edin hemen...

ve evet bu sarkının sözlerini de değistirdim hem de baya
resmen bastan yazdım sarkıyı... özlem sarkısını nefrete dönüstürdüm biraz

umarım dersinizden önce atmayı basarabilmisimdir
iyi dersler hepinize 💞