36. Bölüm

672 97 6
                                    

Keyifli okumalar!

***

Genç kız derin bir nefes alarak dalgınca terasında ki çiçeklerini suluyordu. Gözleri görmez bir şekilde saksıya su koyarken saksının suyunun taşmasıyla kendine gelmişti.

"Ah be kızım aklın nerede senin?" suyla birlikte yere dökülen toprağın çamur olmasıyla genç kız elindeki bidonu yere bırakmıştı. Banyodan temizlik bezini almak için arkasını döndüğünde kendisini izleyen kişiyle olduğu yerde kalmıştı.

"Ne zamandır oradasın?"

"Bir süredir. Beni fark edemeyecek kadar ne düşünüyordun?" genç kız gelen soruyla duraksamıştı. Sonra fark ettiği şeyle kaşlarını çatmıştı.

"Sen yukarıya nasıl çıktın? Yatıyor olman gerekiyordu." Cenk aşağıda ailelerin toplanmış bir şekilde onlar hakkında planlar kurmasına dayanamayarak konunun diğer muhatabıyla konuşmak için zor da olsa iki kat yukarı çıkmayı başarmıştı. Her merdiven çıkışında yarası sancısa da Alya ile konuşması gerekiyordu. Herkes konuşmuş karara varmış ama onlar konuşmamıştı.

"geç şöyle otur daha fazla ayakta durma. Küçük bir çocuk gibisin, neden yukarı çıktın ki?" Alya genç adama saydırırken Cenk kızın kendini çektiği sandalyeye oturtmasını gülümseyerek izlemişti.

"Ben iyiyim Alya, seninle konuşmam gerekiyordu. Hazır herkes aşağıdayken konuşalım mı?" Alya adamı oturttuktan sonra bir şey söylemeden kapıdan içeriye girerken Cenk arkasından bakmıştı. Kızın gitmesiyle yüzünü asarken birkaç dakika sonra elinde vilada ile tekrar terasa gelmesiyle gözü kızın temizlemek için ilerlediği yere takılmıştı.

"Keşke hayatımızdaki bazı şeyleri de ıslak bir bezle silip temizleyebilsek." Alya adamın sözleri ile ona dönmüştü.

"Pişman olacağını bildiğin şeyler yapmamalısın. Yaptıysan da pişman olmamalısın. Bu senin tercihin." Genç adam kızın gözlerine bakarak buruk bir şekilde gülümsemişti.

"Bende onu yapmaya çalışıyorum Alya, sonradan pişman olmayacağıma emin olmak istiyorum. Bunun için senin yardımına ihtiyacım var."

"Ben ne yapabilirim ki? Deniz teyze babamla konuşacağını söylemişti." Alya son sözleri ile kalbinin acıdığını hissederek gözlerini kaçırmıştı. Yerdeki birikintiyi temizleyerek yeniden adama döndü.

"Sana çay doldurayım mı? Yeni demlemiştim, demini almıştır." Cenk başını sallarken genç kız iyice temizlendiği yere kısa bir bakış atarak vilada kovası ile içeri geçmişti. Cenk kızın içeri girmesiyle terastaki küçük çiçek bahçesine göz atmıştı. Daha önce görmediği ama adını bildiği birkaç çiçeği görünce dayanamayarak onlara daha yakından bakmak için yerinden kalmıştı. O çiçekleri incelerken Alya elinde iki bardak çayla yeniden terasa çıkmıştı. Cenk kızın adım seslerini duyunca ona dönmüştü.

"Bu çiçekleri yaşatabilmen çok güzel, genelde bu bölgede yetiştirmek zordur." Genç kız adamın gösterdiği çiçeğe kısa bir bakış atarak yeniden adama dönmüştü.

"Çiçeklerden konuşmak için gelmedin sanırım?" Cenk başını sallayıp kızın bardağı bıraktığı yere doğru ilerleyerek sandalyeye oturmuştu. Alya yeniden içeri girip elinde içinde birkaç börek olan tabakla geri gelmişti.

"Bunlar ne?"

"İlaç saatin yaklaşıyor. Önce bir şeyler ye." Alya bardağını eline alarak bakışlarını kaçırmıştı. Evde yalnızlardı ve bu durum Alya'yı tedirgin ediyordu. Daha önce aileden olmayan bir adamla evde tek başına kaldığı zamanlar olmamıştı. Derin bir iç çekerek yeniden adama dönmüştü.

GELİNCİK ÇİÇEĞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin