56. Bölüm

655 83 3
                                    

Merhaba arkadaşlar. Satır arası yorumlar yaparsanız sevinirim. Keyifli okumalar.

****

Genç adam ağzına götürdüğü çayı son anda yutmayı başarmıştı. Şaşkınlıkla Alya’ya bakarken Alya bakışlarını kaçırarak kendilerine memnun bir şekilde bakan anne ve babasına bakmıştı.

“Alya biraz konuşabilir miyiz?” Cenk’in isteği üzere Alya başını sallayarak ayağa kalktı. Genç kız kapıya yönelince Cenk’te ayağa kalkarak büyüklerinden izin istemişti. Alya rahat konuşabilmek için dış kapıya yönelirken duvarda asılı olan yeleği alarak sırtına geçirdi. Akşamları köy oldukça serin oluyordu. Cenk kızı takip ederken Alya evin arkasına doğru yürüme başladı. Genç kızın daha önce görmediği bir sarandere (Altı boş genellikle oturma masası bulundurulan, üstü oda şeklinde iki katlı çoğunlukla depo görevi gören bir yapı.) doğru ilerlediğini görünce adam sessizce peşine takıldı.

“Alya az önce içeride söylediğin şeyden emin misin? Sen yaz düğünü istiyordun.” Cenk kızın ortada ki masanın kenarlarına tutturulmuş sırtı olmayan oturma yerine oturuşunu izlerken Cenk’te hemen yanına geçip oturmuştu.

“Neden bu kadar şaşırdın Cenk? Elinde sonunda düğün olacaktı.”

“Ama senin istediğin zamanda, istediğin şekilde.” Alya mahcup bir şekilde bakışlarını kaçırarak cevap vermişti.

“Birkaç gündür bende bu konuyu düşünüyorum. Küçükken Arya ile bir hayalimiz vardı.” Alya buruk bir şekilde gülümseyerek bakışlarını Cenk’e çevirmişti. Cenk kızın gözlerinde ki hüznü görünce canının yandığını hissetmişti.

“Hayalini gerçekleştirmek için elimden geleni yapacağım.” Alya başını olumlu anlamda sallayarak devam etmişti.

“Mahallede arkadaşlarımız olsun, komşular olsun bizi kolay kolay ayırt edemezdi. O zaman karar vermiştik. Evlendiğimizde ikimizin de üzerinde gelinlik olan bir fotoğrafımız olacaktı. Arya’nın düğününde bu hayalimizi gerçekleştiremedik.” Cenk o günü hatırlamıştı. Alya’nın üzerinde gelinlik vardı. O kadar güzel görünüyordu ki düğün Alya’nın kaçırılmasıyla neredeyse iptal olacaktı. Neyse ki Cenk genç kızı kaçırılırken görmüş ve gerekli kişilere haber ederek Alya’nın kurtulmasına yardım etmişti.

“O gün bu yüzden mi gelinlik giymiştin?” Alya genç adamın Arya’nın düğününden bahsettiğini anlayınca başını sallayarak cevap vermişti.

“Evet, birlikte gelinlikle fotoğraf çekilecektik.” Cenk hafif gülümseyerek genç kıza sormuştu.

“O zaman neden düğünü erkene aldın?”

“Bu yüzden beklemenin saçma olduğunu düşünüyorum artık. Çocukça bir hayaldi.” Cenk karısının dilinin söylediklerini bakışlarının desteklemediğinin farkındaydı. Kararının baskı altında almasını istemiyordu. Bir şeylerin içinde yarım kalmasına izin veremezdi.

“Bunu geziden döndükten sonra yeniden konuşuruz.”

“Benim için bir sorun yok Cenk, eğer sende istersen dediğim gibi iki ay sonra düğünü yapabiliriz.” Cenk kıza o anda sıkıca sarılmak istemişti. Tedirginliğini yok etmek, her zaman yanında olacağını hissettirmek istemişti. Derin bir iç çekerek ayaklanan genç adam kızın da ayağa kalkmasına yardım etmişti.

“Ben artık geç olmadan eve gideyim.” Alya başını sallarken Cenk içeridekilere gideceğini bildirmek için kapıya yönelmişti. Alya ondan önce içeriye girerek Cenk’in gideceğini söylediğinde aile üyeleri kapıya çıkmıştı.

“Kalsaydın oğlum?” Emine Hanım damadının bu saatte onca yolu gitmesini istemiyordu.

“Rahatsız etmeyeyim anne, evden de alacaklarım vardı zaten.”

GELİNCİK ÇİÇEĞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin