4-EMANET

16.4K 984 148
                                    

Bir günde iki bölüm atmak gibi bir performans gösterdiğim için kendimi tebrik ediyorum.

Teşekkür olarak bir oyunuzu alırım.

╾━╤デ╦︻

Kapıyı açtığım gibi karşımda anne ve baba hariç bütün Dinçer ailesini gördüm. Resmen ağızlarından köpük çıkarıyorlardı.

"Nerede lan kardeşim?!" Sinirle üstüme atlayan ikinci abi, yüzbaşı Kurt'du. İsminin tuhaflığına kafamı yormadım.

"Götümde." Kıza çektirdiklerini göz önüne alırsak asla kibar olmayacaktım.

"Düzgün konuş!" Bunu diyen de en büyükleri, Rusya büyükelçisi Turan'dı.

"Düzgün sorun." Dedim karşılık olarak. İlk kez birilerine bu kadar müshama gösteriyordum. Yoksa şimdiye hastanedeydi.

"Saygısızlık yapma!" Diye bir ses geldi arkalarından. Bu da en küçük olanlarıydı. DNA testi yapan doktor, yani Sancak'tı.

"Saygıyı hak ettiğinizi sanmıyorum, doktor bey." Dedim alayla. Sonra da ciddileştim. "Benim evimden, benim himayemde olan kimseyi alamazsınız."

"Şuan suç işliyorsun. Seni kardeşimizi alıkoymaktan içeri artırırım." Savcı olan diğerlerine göre daha soğukkanlıydı. Adı Zafer'di.

"İstediğinizi yapın. Ben izin vermeden, Şüheda kendi istemeden onu alamazsınız. Şimdi tehtidlerinizi de alarak siktir olun." Kapıyı kapatacakken Kurt tuttu.

"Sen bizim kim olduğumuzu biliyor musun?!" Diye bağırınca yüzümü buruşturdum.

"Cumhurbaşkanı dahi olsanız ben veya Şüheda istemeden kimseyi alamazsınız." Sinirden kuduran yüzbaşı tam bana tokat aymak için elini kaldırmıştı ki hızlı davranıp ben onun suratına en âlâsından bir yumruk geçirdim.

"Karşında senden rütbeli bir asker var yüzbaşı!" Sersemleyip geriye doğru gidince kolunu tutup içeri çektim ve kapıyı kapattım.

"Sen şimdi yarrağı yemedin mi?" Ayağa kalkıp bana saldıracakken yine bir yumruk çaktım. Sonra da karnına en sert tekmemi geçirdim. Kapıya vuruyordu diğer tayfa ancak siklemeden yüzbaşını dövmeye devam ettim.

"Akay dur lütfen!" Diyerek beni tuttu Şüheda.

"Yana geç Şüheda. Askerimi terbiye etmem lazım." Dedim sakince. "Bu konu komutan ve asker ilişkisi içinde. Kendinden rütbeli birisine saygısızlık ederse ceza almak zorunda."

Bana öyle masum bir bakış attı ki dayanamadım. Daha doğrusu annem gibi baktı bana. Şimdi fark ediyorum ki gözleri, bakışları ve karakteri annem gibiydi. İç çekerek son bir yumruk attım ve geriledim.

"Bizimle geliyorsun, Şüheda!" Tehditvari sesine karşılık tekrar öne çıktım.

"Kimseyi tehtid etmeyeceksin, bu bir emirdir asker!" Büyük ihtimal hakkımda araştırma yapmışlardı. Rütbemi biliyor olmalıydı.

"Şüheda yetişkin bir kadın. Kendi istediğini yapabilecek özgürlüğe sahip. O istemediği sürece kimse gelip de onu alamaz!" Gidip kapıyı açtığımda diğer üçlü de içeri daldı.

"Defolun gidin hepiniz! Bir daha da gelmeyin!" Doktor olan hemen abisinin yanına koştu. Turan da Şüheda'yı kolundan tutup sürüklemeye çalıştı ancak izin vermedim.

"Kız kardeşim bizimle geliyor!" Dedi Turan. Onu siklemeden Şüheda'ya döndüm.

"Şüheda, eğer istersen onlarla gidip yine aynı çileleri çekebilirsin. İstersen de burada kalıp kendi hayatını yaşarsın. Eğer gitmek istersen seni tutmam ama istemezsen kimse sana bi sik yapamaz. Sen karar ver. Gitmek mi istersin, kalmak mı?"

LAKAYITHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin