KORUMA bxb

41.Bölüm

"Dün gece seni Sedat'ın bıraktığını gördüm."

Çantama elimdeki hırkayı dalgınca sıkıştırmaya çalışırken babamın arkamdan gelen sesini duyduğumda irkildim. Kaşlarımı çatmaya cesaret edemediğim için ufak çaplı bir iç geçirmeyle birlikte kapı pervazına yaslanmış adama döndüm.

" Hmm, "dedim masumca. Hala görüşmemizi onayladığını sanmadığım için gergindim ve açıkladım hzılıca." Ben de beklemiyordum, olaylar öyle gelişti. "

" Bu aralar olaylar hep öyle gelişiyor nedense. "diyerek imayla kaşlarını çattı. Gergince yutkundum ve kirpiklerimin arasından ona bakmaya devam ettim. Neyse ki bu tavrım kaşlarının düzelmesine yardımcı olmuştu. Açıklamam yeterli gelmediği için " Dün gece noldu? "diye sordu. İçeri girip kapıyı da arkasından çekmişti.

" Baba. "dedim olayları anlatmak istemediğim için." Çıkmam gerekiyor. Sonra anlatsam? "

"Ya şimdi anlatıyorsun ya da Sedat'ı bıçaklamaya gidiyorum?" diye gayet ciddi bir yüz ifadesiyle seçeneklerimi sunduğunda gözlerimi irileştirdim tavrına karşı.

"Bunu yapmayı ne kadar istediğin belli oluyor." dedim göz devirerek. "Ama anlatmayı seçiyorum."

"Anlat."

"Dün Utku'yla konuştum. Kötüydü, bana ihtiyacı vardı belli ki. Bem de arkadaşımı almaya gittim. Ama.."

"Ama?"

"Neyse işte. Mahmut abi size haber vermediğim için Sedat'ı aramış o da bizi almaya geldi. Sonra da beni eve bıraktı. Bu kadar yani." Açıklamamı yeterli bulması için içimden dualar ederken babamın ne kadar zeki ve kurnaz olduğunu bilmiyormuşum gibi kendime göz devirmek istediğim öte yandan.

" Utku'yla bi şey olmuş. "dedi kaşlarını çatıp gözlerini dikkatle üzerimde gezdirerek." Yoksa gecenin bir vakti onu evine göndermez buraya getirirdin. Ya da o gelmek istemedi? Ne yaptın çocuğa? "

" Düşündün ve benim bi şey yaptığıma karar verdin öyle mi yani? "dedim istemsizce kırılarak. Biraz hassas mıydım yoksa konudan mı kaçıyordum bilmiyorum ama alınmıştım işte.

" Hayır, "dedi." Sinirlenince ağzından laf almak daha kolay oluyor. "

Gözlerim kısıldı. Ve karşımdaki adamı inanamaz gibi süzdüm." Çok kötüsün. "dedim. Hırsla çantamı parmaklarımla sıkıştırıp omzuma astım. " Gidiyorum. "

Çantamı omzumda bir kez çekiştirip beni bir daha lafa tutmasını istemediğim için hızlıca yanından geçip odadan çıktım. Fakat peşime takılmış konuşmaya devam ediyordu. Ne olduğunu öğrenmeden durmayacağını da biliyordum ne yazık ki.

" Kaç bakalım. Ama sen değilsen bile Mahmut bana her şeyi anlatacak biliyorsun değil mi?"

"Sonra konuşuruz." diye geçiştirdim ve evden çıkıp kapıyı arkamdan çektim. Ve anında omuzlarım düşmüştü. Çünkü şimdi benim de Utkuyla konuşmam gerekiyordu. Hem de ciddi bir şekilde.

Bunu yapmak hiç içimden gelmese de daha fazla sinirlenip kafamda kurmadan sahip olduğum tek arkadaşımın neden böyle davrandığını öğrenmeliydim. Onu kendimden uzağa itemeyecek kadar çok değer veriyordum. Afdedilmeyecek şeyler yapmış olsa bile.

Bu kez Mahmut abi ile gitmek istemediğim için köşede diğerleriyle konuşurken onu görmezden gelerek başka birine seslendim beni bırakması için. Tabii Mahmut abinin beni takip edeceğini biliyordum ama bu benim ona trip atma şeklimdi.

Utkuların evine geldiğimizde bana kapıyı annesi açtı. Kadın dışarı çıkmaya hazırlanıyor gibiydi ki ayaküstü konuştuktan sonra hızlıca çıkması gerektiği için kusura bakmamamı mahçupça dile getirerek beni Utku'nun yanına göndermişti. Dün geceden beri odasından çıkmadığını ve gelmemin ne kadar harika bir fikir olduğunu da eklemişti tabii.