46

2.7K 176 274
                                    

Asi eve döndüğünde annesini evde bulmayı beklemiyordu. Zira telefonla onu aramış ve dışarda olacağını söylemişti ona saatler öncesinde. Şimdi ise mutfakta dört dönüyor ve bir buzdolabına bir de tezgaha yürüyordu. Asi onun amacını anlamasa bile mutfak ışığının açık olduğunu görüp yanına adımlamıştı.

"Merhaba." dedi sorarcasına kadının önündeki bir adet yeşillik yığınını poşetlerden çıkarmasını izlerken. Sessizliği bozan bu giriş kelimesi annesinin korkuyla yerinden zıplamasına ve gözlerini kocaman kocaman açarak ona bakmasına neden olmuştu. "Pardon. Korkutmak istememiştim."

"Sorun değil." dedi düz bir sesle kafasını tezgaha eğip yaptığı işe kaldığı yerden devam ederken. Elleri maydanoz demetini sarsak bir şekilde almış ve demeti bir arada tutmaya yarayan lastiği bıçak yardımıyla kesmişti. Hemen sonrasında ise musluğa doğru yürürken demetin büyük bir kısmını yere düşürdü. "Allah kahretsin!"

Bir anda yükselen sesi ve panikle yere düşen yığını toplamaya çalışması karşısında Asi öylece ne yapacağını bilemez bir şekilde onu izlemeye devam etmişti. Gece gece neydi bu şimdi?

"Bu gece yokum demiştin?" diye hatırlattı sorarcasına kadına bakarken. Annesi ise yerden topladığı maydanozları yıkamak için büyük bir uğraş veriyordu o sırada. Bir süre boyunca herhangi bir cevap vermemişti bu nedenle. Ardından ise dümdüz bir sesle yanıtlamıştı onu.

"İptal oldu işlerim."

Asi başını salladı bu cevap karşısında annesinin görmediğini bilerek. Yaptıkları telefon konuşması aklına geldiğinde merak duygusu kemiriyordu içini. Sesi bir tuhaftı o sırada ve şimdi de gecenin ikisinde kalkmış delicesine bir hırsla yeşillik yıkıyordu.

"İyi misin?" diye sordu hemen sonra merakına engel olamayarak. Evet, paylaştıkları çok fazla bir şey yoktu aralarında belki ama yine de sormadan edememişti işte. Bunu da aptal olmasına bağladı.

"Evet."

"Bir sorun yok değil mi?" diye üsteledi sonrasında sormaktan bile korkarak. Annesi ise yıkadığı maydanozları derin bir cam kaseye yerleştirmiş ve sonrasında da ona dik dik bakmıştı.

"Yok bir şey Asi. Nereden çıkardın bir sorun olduğunu?"

Bir anda yükselen sesi ve sert bakışları karşısında yutkunmuştu kocaman. Sormayacaktı işte. Ona neydi ki? İlgilenmemesi gerekiyordu. Ama çenesini tutamamıştı işte. Gözleri panikle sağa sola hareket edip, boşlukta savruluyormuş gibi davranan kadını izlemeye devam etti bir süre daha. Ardından da pes etmişti. Burada işi yoktu. Odasına gitmek en iyisiydi bu nedenle.

"Ben odama gidiyorum."

Sanki annesi merak ediyormuş gibi verdiği bu gereksiz bilgiden sonra hareketlenmişti. Fakat kadının sert tonu onu engelledi.

"Yardım et de bitirelim şunu." dedi önündeki koca yığını işaret ederken. "Şu yeşillikleri yıka en azından."

"Peki."

Gecenin bu saatinde neden bunlarla uğraşmak zorunda olduklarını bilmiyordu. Ama konuşup moralini bozmak da istemiyordu işte. Belli ki takılmıştı bu yeşillik işine. Gece gece sanki tek dertleri buymuş gibi hızlı hızlı ve sert hareketlerle işini yapıyor ve ara ara da söyleniyordu annesi. Asi ise onun aksine son derece sakindi. Uzun bir süre tüm yeşillikleri yıkadı ve ardından işi bitince ellerini kağıt havlu yardımıyla sildi.

"Bitti bunlar."

"Tamam. Gerisini ben hallederim." demişti annesi Asi'nin yıkadığı yeşillikleri alıp, robotun içine dökmeden önce. "Uyuma hemen. Yatmadan önce bundan içeceksin."

Oyun İçinde OyunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin