Kalbini kıran insanlara öfkeli olursun.Çok değer verirken,birdenbire az değer gördüğünde canın acır incinirsin.Anlıyorum artık hayat böyle,insanlar böyle yorulursun her şeyden hayattan,insanlardan.Bazen dizlerin titrer düşeceğim diğe korkarsın ama yine bir yerlere tutunursun.Bir daha hiç gelmez dediklerin çıkar karşına.Oysa onlar artık seni anlamazlar çünkü onlar seni bambaşka biri yapmıştır.Ve bunu sana yaptıklarından habersizdir tıpkı Aras gibi...
Dizlerim titrerken yanaklarım kendiliğinden ıslanmıştı."Sen söylemesende ben öğreneceğim." Bir adım geriye giderek merdivene çöktüm.
"Şuan saçmalıyorsun Aras.Ayrıca diyelimki öyle onu tanıyorsun o zaman ne olucak?" Saçını karıştırarak Arastan cevap bekliyordu.Arasa göre oldukça sakindi.
"Bilmiyorum bana yardım et lanet olsun hiç bir şey hatırlamıyorum lanet olsun." Başını sertçe vurmaya başlayınca Selim durdurdu.
"Yeter artık Aras bunların tek sebebi baban seni bu hale getiren o.Ama sen ona hala inan." Aras hızla ayağa kalkıp sehpanın üzerinde anahtarı aldı.
"Babama olan nefretini anlamıyorum ya ne istiyorsun ondan?Ben babama ihanet etmem abi."
"Daha kaç defa söyleyeceğim onun nasıl biri olduğunu bilmiyorsun lan bilmiyorsun."Sehpanın üzerindeki içki bardağını duvara fırlattı.Elimle ağzımı kapattım.Aras başını iki yana sallayıp kapıya doğru yürüdü.Araba sesiyle gittiğini anladım Selim pencereden onu izlerken öfkeyle dönüp duvardaki aynaya yumruk attı.Tiz bir çığlık atıp yanına koştum.
"Sen ne zamandan beridir burdasın??"Elinden akan kan krem rengi halıya damlıyordu.Söylediğine aldırış etmeden banyoydan bez alıp yanına geldiğimde koltukta oturuyordu.Eli gerçekten çok kötü kesilmişdi dizlerimi yere koyup bezi eline bastırdım.
"Çok kötü görünüyor." Elini çekti.
"Bırak!" Kaşlarımı çattıp tekrar elini tuttum.Elimdeki beyaz bezin bir tarafı kan olmuştu elini iclemeye başladım damarını falanmı kesti acaba?
"Böyle olmaz ki hastaneye gidelim lütfen çok kanıyor hadi kalk." Başını iki yana sallayıb ayağa kalktı.
"Gerek yok." Merdivenlere çıktığında peşinden koştum.Odasında banyoya girip suyu açtı.Kapıya yaslanıp onu izliyordum.Eli suya değdiğinde yüzünü buruşturdu canı acıyordu buna rağmen daha sert haraketler ettiğinde hızla elinden tuttum.
"Ne yapıyorsun Selim daha çok kanatıcaksın."
"Ya sen defolup gitsene niye merak ediyorsun beni." Elini suyun altına yavaş haraketlerle yıkadım.Havluyu alıp elinin üzerine koyup banyo dolabını açıp içinden pansuman malzamelerini aldım.
"Otur şuraya." Gözlerimi devirdiğimde küvvetin kenarına oturdu.Dizlerimi siyah fayansa koyub elini avucumun içine alıp pamuğa tentürdiyot sürüp kesiklerde gezdirdiğimde ifadesiz bir şekilde üsten beni izliyordu."Acıyor mu?" Cevap yoktu başımı iki yana sallayıp çok açılmış kesiğe pamuğu batırdığımda sızladı. "Nasıl acıdığını biliyorum hem bak bitti kanamıyorda.Yüzüne baktığım dudağının kenarı kıvrıldı.
"Ben sana yardım etmedim sen niye bana yardım ediyorsun aptal mısın sen?"
"Galiba öyleyim."Kremi sürüp elini sardım.Bi erkeğin eli bu kadarmı kusursuz olur?Alt dudağımı ısırıp ayağa kalktım. "Bu kadar işte."Eline bakıp gülümsedi.Arkamı döndüğümde kolumda çekip beni kucağına oturttu.
"Ne yapıyorsun?" Sağ elini alnıma getirip bandı açtı.Hayranlıkla yüzüne izlerken baş parmağını dikişin üzerinde gezdirdi.
"Şimdi sıra bende." Elimdeki kremi alıp parmağına sıkarak alnıma yavaş haraketlerle sürdü.Sigara içki karışımlı nefesi yüzüme çarpıyordu.Kendini biraz ileri verip dolabın üzerinden bandı alıp alnıma yapıştırdı."Acımıyor mu?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çıkmaz Sokak
Teen Fiction'Çıkmaz' yazdığı halde. Israrla girdiğin sokağın adıdır AŞK.. Hikayede +18 ünsürlere yer verilecektir.