Kapının kapanma sesini duyunca aşağıya indim.
"Hoş geldiniz!" ikisini bir arada görmeyi bekliyordum ama annem tek başınaydı.
"Anne, babam nerede?" Gelecek cevabı hissetsem de ihtimal vermek istemedim.
"Arkadaşlarıyla beraber olacakmış" dedi annem yüzüme bakmadan. İkimiz de babamın arkadaşlarıyla vakit geçirmesinin nasıl sonuçlandığını bildiğimiz için sustuk. Yemeğimizi sessizlik içinde yedik.
"Anne ben erken yatıyorum." Böyle akşamlarda başka türlüsünü yapamazdım zaten.
"Selin, ne olursa olsun aşağı inme kızım..." Annem bir ricadan çok yalvarma gibi söylemişti. Gözlerim doldu ama ona belli etmedim.
"İnmem anne, alışkınım ben." Odama çıkar çıkmaz kapımı sıkıca kapayıp kilitledim. Işığı kapatıp kulaklıklarımı da takarak yatakta müzik dinlemeye başladım. Uyumamıştım ama uyuyor gibi görünmek istiyordum.
Çocukluğumu düşündüm. Babam ya da annemle hiç bir zaman çok yakın olamamıştık. Hep bir yanım eksik, yalnız kalmıştım. O yüzden ana okuluna başlamak hayatımdaki en güzel şeylerden biri olmuştu.
Nisa ve Kuzeyle böyle tanışmıştım.
Ama aynı zamanda babamın diğer yüzüyle de o zamanlarda karşılaştım.
Babam özünde iyi bir insandır ama alkol aldığında bambaşka bir kişiye dönüşür.Kapının sertçe kapanma sesiyle irkildim.
Babam gelmişti. Müziği kapattım ve sesimi çıkarmadan aşağıyı dinlemeye başladım. Dinlememem gerektiğini biliyordum ama elimde değildi."İyi akşamlar hanım, kızım uyuyor mu?" Babam ve kibar başlangıçları. Keşke aynı kibarlıkla devam etse.
"Metincim uyuyor canım, geç oldu hadi bizde yatalım." Annemin onu kolundan çekmeye çalıştığını hayal ediyordum. Kesin yapmaya çalıştığı şey buydu şu an.
"Olmaz Sibel, çağır Selin'i konuşacağız!" Babamın sesi yükselmeye başlamıştı. Elim açma tuşuna gidiyordu ama basamadım.
"Kız uyuyor Metin uyandırmayalım." Annem sakin sakin konuşmaya devam ediyordu ama ben öyle olmadığını biliyordum.
"Çağır dedim sana! Ben kızımla konuşamayacak mıyım!?" Babam bağırmaya başlamıştı.
"Metin lütfen vakit uygun değil, sabah konuşursun."Annemin sesi de bir perde yukarıdan çıkmaya başladı.
"Bana ne yapacağımı söyleme!" Gürültü sesleri gelmeye başladı. Bir şeylerin kırıldığını duyunca dayanamadım. Yataktan çıktığım gibi kapıyı açtım ve koşar adımlarla merdivenleri inmeye başladım.
"Baba!!!" Gözleri bana çevrilmişti.
"Geldim bak konuşalım" dedim nefes nefese. Annem onaylamayan ifadesi ile bana bakıyordu.
"Selin git odana kızım." az önce babama gösterdiği otorite-rica karışımı tavrını görme sırası bendeydi. Ama inmiştim bir kere. Tekrar yukarı çıkarsam annemi rahat bırakmazdı.
"Tamam anne bir sorun yok." Onu rahatlatmak istedim. Yararı olmayacağını bile bile...
"Bizi yalnız bırak Sibel, kızımla konuşacaklarımız var." Babamın tek bir sözüyle annem yavaşça mutfağa gitti. Bu kadar çabuk pes etmesini beklemiyordum ama onu dinlemediğim için bana kızdığının da farkındaydım. Çaresiz, babamla karşılıklı oturdum.
"Selin, yeterince ciddi çalışmıyorsun. Hakkını vermen lazım hakkını! Disiplinin yok! Hukuk okuyacaksın, sen benim kızımsın başka türlüsü olamaz. İzin vermem." Dili dolanarak konuşuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SELİN (Tamamlandı) #WATTYS2019
ChickLit"Nereden bilebilirdim ki, zamanında çok da bilincinde olmadan yapacağım bir hatanın tüm hayatımı derinden etkileyeceğini..." Hayatını ailesi ve arkadaşları ile paylaşan Selin için her şey yolunda gibidir. Hazırlandığı üniversite sınavı, okuyarak dün...