SELİN (Tamamlandı) #WATTYS2019

S-Bölüm 57

Selin

Son beş dakikadır hepimiz kahvaltı masasında babamın vereceği tepkiyi bekliyorduk. Ege elinde sıcacık simitlerle kapımızı çaldığında çok mutlu olan ailem malesef duydukları karşısında aynı ruh halini koruyamamıştı.

Alaçatıda yapılacak olan sınav motivasyon programına kesinlikle katılmamız gerektiğini söylediği andan itibaren bir sessizlik çökmüştü masaya. Hele annem ve babamın göz göze gelmeleri ve babamın inceden terlemeye başlaması görülecek şeydi. Demek onları bu kadar sıkıntıya düşürecek bir durum bu benden sakladıkları... Kesinlikle doğru iz üzerindeyiz! Farkında olmadan verdikleri tepkilerden, Ege'den böyle bir teklif gelmesini beklemedikleri anlaşılıyordu.

Mideme gerçek anlamda kramp girmeye başlarken yutkundum. Birazdan Ege ile olan kısa arkadaşlığımız sona erebilirdi. Onu çok önemsediğimden değil ama yine de zarar görmesini istemezdim. Babam kesinlikle kendine has yöntemleri ile  onu alaşağı edecekti. Kim bilir belki yakasından tuttuğu gibi kapının önüne koyardı. İçimdeki sıkıntıyı belli etmemeye çalışıyordum. Huzursuz sessizliği bozan babam oldu.

"Sorması ayıp evladım ama illa böyle bir program için İzmir'e mi gidilmesi gerekiyor? Buraların suyu mu çıktı?" Babam yakın gözlüklerini çıkarmış elinde tutarken aynı anda okuduğu gazeteyi de masaya bırakmıştı. Annem sadece izliyordu. Olumlu ya da olumsuz hiçbir yorumda bulunmamıştı. Klasik annem dedim içimden. Bu arada Ege babamın sorusundaki alaycılığa karşılık ciddiyetini ve kararlı duruşunu hiç bozmamıştı.

"İnanın Metin amca çok araştırdım. Elbette bu civarlarda da benzer programlar buldum ama hiçbirinin konuşmacı kadrosu bu programda yer alanlar kadar alanında uzman kişilerden oluşmuyor." Ceketinin iç cebinden çıkardığı broşürü babama uzatarak devam etti.

"İsterseniz bir göz atın, eğitim aldıkları fakültelere ve yaptıkları çalışmalara burada değinilmiş. Siz de takdir edersiniz ki Selin'in ve Nisa'nın böyle bir birikimden yararlanacak olması pedagojik açıdan onları hayli geliştirecek. Bu fırsattan göz göre göre onları mahrum etmeye hakkımız var mı sizce? Ayrıca daha detaylı bilgi almak için irtibat numarasını da arayabilirsiniz." Gözlerim hayretle kocaman açılırken mideme saplanan krampların şiddeti artıyordu. Bu çocuk günün birinde cidden iyi bir avukat olacak diye düşündüm. Hani şu 'iş bitirici' olanlardan... Bu arada babam Ege'ye şöyle üstten bir bakış atıp broşürü alarak masadan kalktı. Eline telefonunu aldığında soluğumu tutmuştum.

"İyi günler beyefendi ben avukat Metin Şanlı..." Babamın sözleri kulaklarımda uğuldarken konuşmanın geri kalanına dikkatimi veremedim. Çok gergindim. Masanın altında duran ellerimi yumruk yapmıştım. Babamın Ege'ye yapacaklarından değil, kendime olanları yine öğrenemeyecek olmaktan korkuyordum.

"Anlıyorum, teşekkür ederim. İyi çalışmalar." Babam bir süre telefonuna baktıktan sonra Egeye döndü. Bize doğru yürürken rahat görünüyordu.

"Tamam gidebilirsiniz. Ben Ahmet beyi arayıp bilgi veririm yalnız, Nisa'nın katılıp katılmaması konusunda bir şey diyemem evlat. Eğer Nisa katılamazsa da Selin'i seninle tek başına gönderemem. Sonuçta kız babasıyım." Şimdi neden rahat göründüğünü anlamıştım. Nisa'ya izin verilmeyeceğinden çok emindi! Sanırım bundan bende emindim. O yüzden suratımın asılmasına engel olamadım.

"Peki Metin amca siz nasıl diyorsanız öyle olsun. Ben Ahmet beylerin de bu programdan çok memnun kalacaklarına eminim. Haberleşiriz o halde." Gülümseyerek masadan kalkan Ege hala vazgeçmiş gibi durmuyordu. Tabii henüz Esma teyze ile tanışmadı. Onu tanıdığı an fikrinin değişmesi kaçınılmaz olacak. Zaten Esma teyze benden oldu olası pek hoşlanmazdı. Arkadaşlığımıza müsaade etmesinin en büyük nedeni babamın hatırı sayılır bir avukat olmasıydı.