S-Bölüm 45

1K 78 130
                                    

Ada

Kuzey sorgulayıcı gözlerle bana bakıp bir açıklama beklerken nereye kaçabilirdim ki..?
Ya da ona her şeyi olduğu gibi anlatabilir miydim?
Bir yanım kesinlikle anlatmaya kalkışma diyordu ama diğer yanım her şeyi anlat ve kurtul şu yükten diye haykırıyordu. Gözlerimin önüne Burak geldi. O günkü hali... Sahi ona danışmadan anlatabilir miyim?

"Bu sefer kaçışın yok Ada. Daha önce sorduğumda lafı çevirdin ama bu gece olmaz. Hem ben az önce sana açıldım değil mi?" Sandalyesini yanıma çekmiş, sağ elini masada duran elimin üzerine koymuştu. Avuç içinden tenime yayılan sıcaklık bana huzur veriyordu. Kelimeler dudaklarımdan kendiliğinden dökülmeye başladı.

"Biz, biz beraber büyüdük. Onları ilk gördüğümde dört yaşındaydım. Oraya sonradan gelmiştim. Beni aralarına almaları mucize gibiydi.  Birbirlerini alışmışlardı, ağabey-kardeş gibiydiler. Başta onlara uyum sağlayamam sandım ama gün geçtikçe benimsediler beni. Ege bizden iki yaş büyüktü, bizi korur kollardı. Biraz da bu yüzden hayran olmaya başlamıştım ona. Görmediğim ilginin eksikliğiydi belki de onda aradığım bilemiyorum ama hep bende yeri ayrıydı. Burak kardeşim gibiydi ama Ege..." Kuzey beni dinlerken elini elimin üzerinden çekip çenesine dayadı. Bu ani hareketiyle sustum. Ama gözlerinin ilgiyle baktığını fark edince devam ettim.

"Her yere beraber giderdik, her şeyi beraber yapardık. Ege bizim için rol modeli gibiydi, her şeyi ilk önce o yapardı. Çalışkandı, sevecendi, korkusuzdu. Bir şekilde herkese kendini sevdirmeyi başarırdı. Şeker teyze bile 'Bu çocukta şeytan tüyü var' derdi. Haklıydı da... " Derin bir nefes aldım.

"Peki bu 'mükemmel çocuk' ne zaman ayarını bozdu?" Mükemmel kelimesini alayla söylemişti Kuzey. İçimi çektim yine. Gerçekten ona bunları anlatıyor muyum şu an?

"Burak ve ben liseye başlayacağımız zaman Şeker teyze ve Arif ağabey Ege ile aynı okulda olmamızı istedi. Biz o güne kadar hep aynı yerlerde okumuştuk. Yine birbirimizi korur kollarız diye düşünüyorlardı. Bilirsin eksik çocuklar tamamlarlar birbirlerini, bizimki de o hesap yani...
İlk zamanlar her şey eskisi gibiydi, tek değişiklik benim fiziğimdi." Kaşlarını hayretle kaldırdığında yüzüne bakmadan devam ettim.

"Bilirsin işte bir zamanlar futbol oynadığın arkadaşının bir kız olduğunu fark edersin... Bana artık arkadaş gibi yaklaşmıyordu.Zaten benim de Ege'ye karşı çocukluğumdan beri bir hayranlığım vardı. Benim gözümde kahraman gibi bir şeydi o." Kendimi kaptırmış anlatıyorken Kuzey'in sesi susturdu bir anda beni.

"Gereksiz ayrıntıya girmeden anlatsan diyorum." Kulakları mı kızarmış bunun? Niye ki?

"Peki, giriş kısmını geçiyorum. Biz sevgili olduk ama zamanla Ege değişmeye başladı.
avırları, hareketleri... Yıllardır tanıdığımız çocuk gitmiş onun yerine bencil ve ukala biri gelmişti. Artık bizimle daha az vakit geçiriyordu, neredeyse ikimizle de hiç konuşmuyordu."  Derin bir nefes alıp kaldığım yerden devam ettim. 

"Okuldaki zengin çocukları ile bir çevre kurmuştu kendine. Bizi dışlıyor hatta çoğu zaman tanımamazlıktan geliyordu. Burak hem Egede olanları çözmeye hem de beni  korumaya çalışıyordu. Bir gün Ege bir partiye davetli olduğumuzu söyledi ki normalde asla bizi davet etmez her şeyi bizden gizli yapardı. Burak bu teklife temkinle yaklaştı ama ben balıklama atladım. Yeniden eskisi gibi olalım istiyordum. Burak'ın tüm itirazlarına rağmen o partiye gitmek için can atıyordum. Gelmek istememesine rağmen ben çok istekliyim diye kırmadı beni Burak ve beraber gittik. Şimdi düşünüyorum da iyi ki o gün berabermişiz..." Gözlerimde eski bir anının hayaleti gibi o sahne canlanıyordu.

SELİN (Tamamlandı) #WATTYS2019Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin