Hangisi daha tehlikeliydi acaba; Gizli gizli kapı dinlemek mi yoksa seni kaçıran adamın kapısını gizli gizli dinlemek mi? Kesinlikle seni kaçıran adamın kapısını gizlice dinlemek daha tehlikeliydi ve ben bunu yapmıştım.
Harika!
Arkama dönüp onunla yüzleşmem gerektiğini biliyordum. Sertçe yutkunup ona doğru döndüm ve korku dolu gözlerimi Victor'un gözlerine çevirdim. Yüzü sert, bakışları öldürücüydü. Korkuyla kasılan bedenim ona bir açıklama yapmam gerektiğini hatırlattı bana. Ne diyebilirdim ki. Resmen suçüstü yakalanmıştım işte.
Nefesimi toplayıp ''Şey, ben bekledim ama kimse gelmeyince ...'' diye söze başladım ama elini kaldırıp beni susturdu.
Ardından bana doğru birkaç adım atıp ''Kapı dinlemek hiç hoş bir şey değil Andy,'' dedi, sesi oldukça sakin çıksa da, bakışları tam tersini söylüyordu.
Sesindeki soğukluk ve sertlik beni ürkütmeye yetmişti. Size ne kadar korkutucu göründüğünü hiç söylemiş miydim? Her ne kadar sakin konuşmuş olsa da gözlerinden resmen ateş fışkırıyordu ve yakışıklı yüz hatları gerginleşmişti. İyi tarafından bakarsak ilk defa yüzünü bu kadar net görüyordum.
Boğazıma dizilen nefesim yüzünden birkaç kez öksürdüm ve ''Hayır, ben kapı dinlemek istememiştim... Hatta tam gidiyordum ama sen birden kapıyı açınca...'' devamını getirmedim, saçmalamaya başlamıştım çünkü. Her şey apaçık belliydi, konuşmalarını dinlemiştim işte.
Uzun bir süre yüzüme baktı. Bakarken rahatsızca yerimde kıpırdansam da sesimi çıkarmadım, hatta ben de onun yüzünü incelemeye başladım. Önce çıkık elmacık kemiklerini inceledim. Çok güçlü ve karizmatik bir çehresi vardı. Daha sonra kalın dudaklarını ve uzun kirpiklerine baktım. Gözleri ise dipsiz bir kuyu misali simsiyah, tıpkı ilk karşılaşmamızdaki gibi karanlık, sırlarla dolu ve mesafeliydi. Ayrıca uzun boylu, yapılı bedeni ve siyah saçları göz kamaştırıcıydı.
Victor sonunda ''Burada bekle ve sakın aptalca bir şey yapmaya kalkışma'' dedikten sonra geldiği kapıdan içeri girdi ve kapıyı kapattı.
Onun gidişiyle rahatladığımı hissettim. Sanki özgürlüğüme kavuşmuş gibiydim. Neden böyle hissettiğimi bilmiyordum ama rahatlayan bedenim karıncalanmaya başladı. Derin bir nefes alıp toparlanmaya çalıştım. O sırada içeriden sesler yükselmeye başladı, panikledim ve konuşmalarını duymamak için kapıdan biraz uzaklaştım. Yine sapık damgası yemek istemiyordum.
Birkaç dakika sonra Victor odadan çıktı. Yüzü her zamanki gibi sertti. Beni takip et der gibi kafasını oynattı. Merdivenlere yönelip, VIP bölgesine yeniden çıktık ve gizli kapının bulunduğu koridorla gece kulübü arasındaki kapıdan geçtik. Ardından uzun koridorda yürümeye başladık ve bir süre sonra beyaz bir duvarın önünde durduk. Daha dikkatli bakmaya başladım. Şimdi fark ediyordum ki açık gümüş renk çizgiler, yukarıdan aşağıya doğru inerek beyaz duvarların her yerini kaplamıştı. O kadar belirsizdi ki, ancak dikkatli bakınca görülebilirdi. Kafamı hafifçe eğip gizlenmiş kapıyı aradım ama ondan hiçbir iz yoktu. Victor sonunda iki elini duvara koydu ve iki kez sertçe bastırdı. Böylece duvar hafifçe çatladı ve bize doğru geriledi. Yani gizli kapı aralandı ve daha sonra tamamen açıldı.
Gerçekten iyi saklanmıştı, bu duvarda gizli bir kapı olacağını kırk yıl düşünsem aklıma gelmezdi. Victor kapıdan içeri girince onu takip etmekten başka çarem olmadığını bilerek ben de girdim. Şimdi dört odanın yan yana konumlandığı koridora ulaşmıştık. Bende bu odalardan birinde uyanmıştım. Victor benim uyandığım odaya doğru yürürken tedirgin olmaya başlamıştım, neden yatak odasına gidiyorduk? Neden aşağıda konuşmadık? Ve ben neden onu takip ediyordum? Victor sessizce kapıyı açıp önden geçmem için bana yol verdi. Tereddüt ettiğimi görünce güldü ve konuşmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUKLA: Y.E.M ( -TAMAMLANDI- )
Acción*Kukla serisinin ilk kitabıdır. *Kukla: Y.E.M (Yeraltı Eğitim Merkezi) *Kukla: Y.A.K (Yeraltı Konseyi) Yeryüzü herkes için aydınlıktır ama Yeraltında işler farklı yürüyordu. *** Andy Pierce sıradan...