BÖLÜM 13

5.6K 537 25
                                    


Geçici yatağımda oturmuş YEM kurallarını okuyordum. Birçok kural vardı burada, hepside şu yasak, bu yasak tarzındaydı ama bazıları vardı ki kafamın karışmasına neden olmuştu.

Mesela ilk kural...

Kural Bir: Geçmişi unut. Aday YEM'e girdikten sonra her şeyini geride bırakmayı kabul etmiş demektir. Aday, eğer eğitimden geçemez ya da kendi isteğiyle çıkmak istese bile farklı bir yaşam seçmek zorunda kalır. Ayrıca hiçbir aday, diğer adayların geçmişleriyle ilgili sorular soramaz, araştıramaz veya konuşamaz. Ayrıca diğer adaylara kendi geçmişinden bahsedemez.

Yani bu demek oluyor ki hiçbir aday şuan var olan yaşamlarına asla geri dönemeyecekti. Tamam, YEM'e geride kimsesi olmayanlar seçiliyordu ama anne babası veya akrabaları olmasa bile, belki de kenarda köşede sevdikleri, mesela bir komşusu veya arkadaşı olabilirdi. Sırf elendikleri için neden geri dönemiyorlardı? Bu kural aklımı karıştırıyordu. Kesinlikle David'e soracaktım, sonuçta burada eğitim görecekler arasında ben de vardım ve sanırım bu kural benim için de geçerliydi. Yani benim de unutmam gerekiyordu. Bu söz konusu dahi olamazdı. Victor ile bu konuyu konuşmadığım için kendime kızıyordum. Geri dönüp dönemeyeceğimi sormamakla aptallık etmiştim ama o an duyduklarım yüzünden o kadar dehşete düşmüştüm ki bunu sormak aklıma gelmemişti. Şimdi ise bunun pişmanlığını yaşıyordum. David ise bana bilgi vermiyor, beni daha da panikletiyordu.

Kuralın yanına çekmecede bulduğum kırmızı kalemle küçük bir işaret koymuştum. Böylece aklıma takılan kuralları hemencecik bulabilecektim. Derin bir nefes alıp diğer kaldığım yerden okumaya devam ettim.

Kural Kırk Dokuz: Adaylar birbiri ile eğitim dışında fiziki münakaşaya girdikleri takdirde diskalifiye olurlar ve Yeraltı konseyi mahkemesinde yargılanırlar.

Bir mahkemeleri mi var?

Daha neler!

Hemen kuralın köşesini kırmızı kalemle küçük bir nokta koyup diğer kuralı okumaya başladım.

Kural Elli Beş: Adayların eğitim süreleri boyunca aldıkları fiziki yaralanmalardan YEM sorumlu değildir.

İşte bu kural beni biraz korkutmuş, fiziki yaralanmalar deyince tenim ürpermişti. Sanırım bu kural adaylar için uyarı niteliğindeydi. Bizi karşılaşacaklarımıza hazırlamak için özellikle konmuş gibiydi. Dudaklarımı yalayıp, çokta kötü bir şey olmayacağına ikna etmeye çalıştım kendimi.

Kırmızı kalemle işaretledim hızla.

Kural Altmış Üç: Adaylar eğitim süresi boyunca seviyelerine göre üniformalar giyer. Hangi üniformaları giymeye hak kazandıkları ise geçtikleri testler sonucu belirlenir.

Üniformamız da mı var?

İlginç.

Kural Yetmiş Beş: Adayların eğitim süreleri boyunca diğer adaylarla herhangi bir yakın ilişkiye girmeleri yasaktır.

Evet, bu kuraldan anladığım kadarıyla tesiste kadın adaylar da vardı. Birden bire içim rahatlamıştı. Orada tek kadın olmak istemezdim doğrusu. Tekrardan kâğıda döndüm ve bitmek bilmeyen kelimelere odaklanmaya çalıştım ama olmuyordu. Beynim artık durmuş gibiydi. Sıkıntıyla iç çektim. Daha fazla okuyamayacağımı anladığımda elimdeki dosyayla birlikte kendimi yatağa attım. Kafam bu kadar şeyi kaldırmıyordu artık. Hayatım karmakarışıktı ve artık ne yapacağımı bilmiyordum.

Yattığım yere daha da yayılıp gözlerimi kapattım. Daha YEM ile ilgili dosyayı bile bitirememiştim ama daha fazla devam edemezdim. Okudukça kalbim sıkışıyor, korkum gittikçe artıyordu. Biraz rahatlamam lazımdı. Yatağın baş tarafındaki yastığa uzanıp kafamı yumuşak yüzeyine koydum ve düşüncelerimden sıyrılmaya çalıştım. Ama gözümü kapattığımda Victor'un tehdit dolu sözleri aklımda beliriyordu. Başka şeyler hayal etmeye çalıştım ama başarısız oluyordum. Aniden gözümü açtım.

KUKLA: Y.E.M  ( -TAMAMLANDI- )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin