2008,Yaz
Gecenin karanlığını güzel aydınlatma bölüyordu. İnsanlar birbiri ile konuşuyor ve bu bir uğultu şeklinde bize ulaşıyordu.
"En güzel kız benim sevgilim," dedi Timur kulağıma doğru. Buna gülerek cevap verdim. Üzerimdeki masmavi elbise ve ceketinin cebindeki aynı renk eldivenin uyumu beni deli ediyordu.
"En yakışıklısı da benim sevgilim," dedim neşeyle. Birlikte geçirdiğimiz dokuz ay boyunca hep yanımdaydı. Dediği gibi gülümsememi görmüştü. Bolca gülmemi de sağlamıştı. Dediğini yapan biriydi.
"Bunu nezaketen mi söyledin?" dedi yalancı bir kuşkuyla. "Nazik olmadığımı biliyorsun," dedim. İçimde hapsedilemez bir neşe ve mutluluk vardı.
"Resmen artık doktor sevgilim var," dedim ensesini okşarken. O ise sadık kedi gibi usluca baktı. "Hemşireler ile beni aldatmazsın değil mi?"
"Hiçbir hemşirenin senin kadar güzel olduğunu sanmıyorum," dediğinde, az da olsa surat astım. "Ha, yani güzel olsa aldatacaksın."
"Neva," dedi biraz ciddiyetle. Gözlerine bakınca titredim. Masmaviydi, ulaşılmaz gibiydi. "Seni asla aldatmam. Sana aşığım."
Yüzüm ben farkında olmadan gülümsedi. "Biliyorum," dedim ve başımı omzuna koydum. "Biliyorum sadece, sen yanımda olmayacaksın ve ben yalnız hissedeceğim."
Anlayışla saçımı okşamaya başladı. Bu bir an içimi rahatlattı. "Ben hep yanında olacağım. Sadece mezun oldum," dedi ve beni geri çekerek ona bakmamı sağladı. Parmağını kalbimin üstüne koydu. "İşte tam burada olacağım."
Anın duygusallığından dolan gözlerim ondan başkasını görmüyordu. "Seni seviyorum doktor bey."
"Ben de seni seviyorum öğretmen hanım," dedi burnumu sıkarak. Başının giderek bana yaklaştığını hissettiğimde onu durdurdum.
"Ailelerimiz burada."
Timur pis pis güldü ve, "Peki, peki," dedi. Sonra kolumu havaya kaldırarak etrafımda dönmemi sağladı. Yeniden onun kollarına düşünce, daha ne olduğunu anlamadan dudağıma kısa bir öpücük bıraktı. "Timur!" dedim ve sinirli olmaya çalıştım. İstesem de ona kızamazdım ki.
"Tam öpülecek haldeydin Neva," dedi sırıtarak. Çatık kaşlarım yavaşça inerken gülmeden edemedim. "Öyle bir hal mi varmış?"
"Evet. Senin her halin," derken beni daha çok kendine yaklaştırdı. "Bu lafları nereden öğreniyorsunuz doktor bey?"
Bir an sadece bana baktı ve konuşmadı. Sanırım düşünüyordu. "Birden geliyor. Sanırım sen ilham vericisin." Buna büyük bir kahkaha atarken dediğinin doğru olduğundan emindim. Çünkü ona güveniyordum.
2012,Yaz
"Hayır. Bu saçma fikirlerinizi benden uzak tutun kızlar!" dedim bıkkınlık dolu sesimle. Demet elimdeki kahvemi sertçe aldı ve tabağına koydu. "Hemen o adamın yanına gidip servis yapıyorsun!" dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Boşanma Sendromu Nasıl Atlatılır?
General FictionNeva öğretmen olan genç bir kadındır. Aşık olarak evlendiği adamın kendini aldatması üzerine bir boşanma olayı yaşar. Üstelik kocasının Neva'dan ayrılmasına neden olan hayatlarını etkileyen bir hastalığı vardır. Bunca umutsuzluk içinde Neva bir daha...