feeling good•4

32.5K 307 104
                                    

Banyodan gelen su sesiyle başımı yastıktan kaldırdım. Çıplak olduğum için siyah saten çarşafı üzerime dolamıştım. Film sahnelerinde ki kaşarların yataktan kalkma sahnesi gözümde canlandı. Gözlerimi devirip odanın iki ayrı köşesinde duran iç çamaşırlarımı giydim. Siyah dantelin bana yakışacağını tahmin etmezdim. 'Harry' sayesinde bunuda öğrenmiştim. Yerde duran gri tshirtu alıp giydim. Banyonun kapısı açıldığında yerimden sıçradım. Beni bulan yeşil gözleri baştan aşağı süzdü. Ağzındaki mükemmel gülümseme yayıldı. Ağır adımlarla yanıma yaklaşıyordu. Kendimi geri geri giderken buldum. Sırtım soğuk duvara çarptığında inledim. Ellerini başımın yanlarına koyup beni duvara sabitlemişti. Gözlerine bakmamak için başımı yana çevirdim. Açıkta kalan boynuma yaklaşırken kendime bir küfür daha savurdum. Bu kadar salak olmayı nereden başarıyordum ben? Dudakları boynumda durup tenini tenime sürtmekle meşguldü.

"Bana bakmaktan utanma Julia! Babacık gözlerini ondan ayırmamanı istiyor!"

Duyduğum sözler karşısında gözlerim büyürken ağzım bir karış açılmıştı. Salak kafam! Dün babacık lafını sen atmıştın ortaya! Başımı sallayıp gözlerimi onunkilere odakladım. Gulumsedi. Nefesi dudaklarıma çarpıyordu. Onun nefesiyle canlanıyordum sanki. Kalp atışlarım beni dinlemez olmuş deli gibi atıyordu. Ellerim ve bacaklarım hariç her organım özgürlüğünü olan etmişti.

"Bugün evdeyim bir şeyler yapmaya ne dersin?"

Titrek bir nefes aldım. Gözlerimi kapatıp sakin olmaya çalıştım. Tekrar ona baktığımda ellerini yanımdan çekmiş bana bakıyordu. Güldüğünü unutmamak gerekirdi.

"T-tamam. Siz nasıl isterseniz!"

Kekelemiştim. Lanet olsun! Liseli ergen kızlar gibiydim. 17 yasında olabilirdim ama 17 yasında birinin asla yaşamadığı şeyler yaşamıştım. Ve bu beni olgun yapıyordu. En az 30 yasında hissediyordum. Ruhum yaşlanmıştı.

"Benim değil senin ne istediğin önemli!"

Konuştuğunda kendimi düşüncelerimden alıp kafamı salladım.

"Bence mısır patlayıp film izleyebiliriz!"


Arkasını döndü. Dolabından siyah bir boxer ve siyah alt eşofman çıkardı. Ağzımdan çıkan 'AYY' sesine engel olamadım. Hızla arkamı dönüp bir elimle ağzımı kapattım. Gözlerimi sımsıkı yummuştum. Beline sarılan bir çift kolla gözlerimi açtım. Burnunu saçlarıma gömmüş parmakları 'H' harfinin yazılı olduğu yeri bulmuştu. Okşuyordu. Hiç bu kadar iyi hissetmemiştim. Gözlerimi kapatıp kafamı onun göğsüne yasladım. Dudakları boynumda çürükler ve ısırma izleri bırakırken yavaşca inledim. Durdu.

"Mısıtları sen hallet ben film seçerim!"

Hızla toparlanıp başımı evet anlamında salladım. Arkamdan çekilip odayı terk etti. Kendimi banyoya nasıl attığımı bilemiyordum. Soğuk suyu yüzüme çarparken rezil olduğumu düşünüyordum. Yüzümü kurulayıp banyodan çıktım.

Mutfağa geldiğimde salondan gelen tıkırtılarla film seçtiğini anladım. Çok çekmece vardı. Hepsini arayıp mısırı bulduğumda adeta terlemiştim. Tencereye yağ koyup altini açtım. Taneleri tencereye boşalttım. Ve tamamdı. Bir şey dışında. Arkamda dikilen 'Harry' ödümü koparmıştı. Ne zamandır beni izlediğini düşündüm. Ellerim hala titrerken bana yaklaşmaya başlamıştı bile. Popom mutfak tezgahına geldiginde durdum. Neden hep ben bir yerlere sıkışıyordum ki?! Elleri bacaklarımı bulup havaya kaldırdı. Artık tamamen tezgahta oturuyordum. Kollarım istemsizce boynuna dolanmıştı. Kendime ettiğim kaçıncı küfürdü acaba?

Dudakları benimkilerle buluştuğunda suya aç kalmış kedi yavrusu gibi ona eşlik ettim. Yumuşak öpücükleri sertleşmiş ve altımda hissettiğim baskı artmıştı. Nefessiz kaldığımı hissediyordum. Bunu anlamış gibi dudaklarıma üfledi. Gözlerim hala kapalıyken 'çat çat' sesleri mutfaktan yükselmeye başlamıştı. Tencerenin kapağını kapatmayı Unuttuğumu bile unutmuştum.Aklımı başımdan alıyordu. Gözlerimiz kesiştiğinde gulumsedim. Yaramaz bir kızın vazoyu parçalaması kadar masumdu(!)

"Lanet olsun!"

Ellerini benden çektiğinde tezgahtan zıpladım. Her yer mısır olmuştu. Buna onun kahkahalar ve benimkiler eklenince umursamadım. O da umursamiyordu.

"Bence mısır yemeyi sonraya bırakalım!'

" bence de !"

Gulumsedim. Yanıma gelip elimden tuttu.

"Aklımı başımdan alıyorsun!"

Söylediğim şeye kendim bile inanamazken onun ınanmasını beklemiyordum. Ellerimle ağzımı kapattım. Başımı başka bir yere çevirmiştim.

"Sende benim Julia! Sende benim...!"

Say My Name "Daddy" ||H.S.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin