Say My Name "Daddy" ||H.S.

feeling good⊙43

Bir uçurum düşünün. Ucu bucağı görünmeyen bir uçurum. Karşınızda kocaman bir deniz. Iyot kokusu burun deliklerinizden cigerlerinize doluyor. Ruzgar saçlarınızı yalıyor. O uçurumun kenarında bekliyorsunuz. Ya biri sizi kurtaracak ya da o ucurumda bogulacaksiniz. Kaybedecek hiçbir şeyiniz yok. Ne aileniz ne arkadaşlarınız ne de bir sevgiliniz... Sadece nefes alıyorsunuz. Ciplaksiniz Belki de anadan doğma bir bebek gibi. Ne gunahiniz ne sevabiniz var. Pardon aslında Tek gunahiniz dünyaya gelmeniz. O uçurum sizi cehennemle bulusturacak. Ama siz korkmuyorsunuz. Çünkü kaybedecek bir eşyanız bile yok. Yavaşça denize sirtinizi dönüyorsunuz. Uçurumun sizi içine çekmesine izin veriyorsunuz. Kendinizi denize bırakıyorsunuz. Rüzgar sizi bulutlara taşıyor. Orada hayatınızı görüyorsunuz. Size yazılan hayatları...

Sıçrayarak uyandığımda üzerimdeki el kipirdamami engellemişti. Gözlerimi araladığımda dün yaşananlar beynimde yankılandı. Aynı anda başım ve kasıklarıma giren ağrı ile inledim. Sesimle uyanan Harry elini üzerimden çekti. Ellerimi karnımın üzerinde birleştirip ogurmeye başlamıştım. Hızla tuvalete koştum. Kusmaya başladığımda arkamda beliren Harry saçlarımı geriye almıştı. Elimde bacağını ittirdim. Ondan gelecek herhangi bir yardımı istemiyordum. Ellerimi hızla tutup tuvalete yaslattirdi. Pes edip ogurmeye devam ettim. Içimdeki her şeyi cikarttigimda titriyordum. Ayağa kalkacak gücüm kalmamıştı. Yavaşça lavaboya eğilip ağzını ve yüzümü yıkadım. Tutunarak ilerleyebiliyordum. Harry ise arkamdan geliyordu. Elim ayağım boşaldı ve ayaklarım beni tasiyamayacak hale geldiğinde kendimi bıraktım. Harry bunu fark etmiş olacak ki çıplak bedenimi kavradı. Beni kucağına aldığında kendimi sevdiğim adamın kucağındaki yabancı bir insan gibi hissediyordum. Dalgalı uzun saçları burnuma geliyordu. Deniz kokuyordu. Tıpkı rüyamdaki Deniz gibi. Belkide benim ucurumum Harry idi. Beni cehenneme o götürecekti. Kaybedeceğim her şeyi elimden o almıştı.

Sırtım yatağa değdiğinde inledim. Karnımdaki ağrı bedenimi sarmıştı. Cenin pozisyonunu alıp ellerimi karnıma sardım. Harry üzerimi örtmüş ve arkama yatmıştı. Ellerini ellerimin üzerinde hissettiğimde ürperdim. Aşık olduğum adamın elleri değildi bunlar. Tecavüz eden bir adamın elleriydi. Kirliydi artık. Benim yalvarislarim, terim ile kirliydi.

"Dokunma!"

Fısıldadım tekrar. Bu sefer duymuştu. Fakat yine bildiğini okuyordu. Ellerimi daha sıkı kavradı.

"Benim olana dokunmak en doğal hakkım sevgilim!"

Tiksiniyordum Ondan.

"Senden tiksiniyorum. Iğrenç bir adamsın."

Bu sefer normal bir ses tonuyla söylemiştim.  Saçlarımı koklayıp beni kendine çekti. Beni duymuyordu bile. Sinirim iyice bozulmaya başlamıştı. Kendimi ileri ittirip Ondan ayrıldım. Belimi sıkıca kavrayıp kendine geri çekti.

"Çırpınmayı kes!"

Karnına dirseğimi geçirdim. O acı ile inlerken yataktan olabildiğince hızla kalktım. Üzerime giydiğim gecelik ile merdivenlere yöneldim. Aynanın önünde. Geçerken gözlerim vücuduma takıldı. Durdum. Göz bebeklerim şaşkınlıkla büyürken kendimi incelemeye devam ettim. Bileklerim mosmordu. Kuruyan kan damlaları cizikleri doldurmuştu. Boğazımda 5 parmak izi vardı. Kabarmıştı adeta. Yüzüm beyaz kollarım mordu. Bacaklarım istemsizce titriyor, saçlarım birbirine girmiş bir çocuk gibi ağlıyordu. Ellerimi boynumda gezdirip yutkundum. Acı vermişti. Her zaman olduğu gibi. Parmak uçlarım yavaşça kasıklarıma indi. Bana dokunduğu yerler kirlenmisti Sanki. O kadar kirliydim ki aylarca yikansam geçmezdi. En çok koyan da sevdiğim adamın beni kirletmesiydi. Usulca aynanın önünden çekildim. Merdivenleri tutunarak indim. Mutfakta Biraz oyalanıp kendime kahve hazırladım. Üzerimde yüzyılın yorgunluğu vardı. Elimde sıcak kupa ile salona ilerledim. Gözümün önünde her saniye canlanıyordu. Bırak beni diye haykirislarim, Beni cama yaslayıp boynumu sıkması...

Koltuğa yatıp üzerimi dün sarıldığım battaniye ile örttüm. Burası yukarıdan daha rahattı. Ama Kesinlikle bana huzur vermeyecekti. Merdivenlerden gelen ayak sesleri gözlerimi kapatmama yetmişti. Yavaş yavaş yanıma geldi. Önümde durup gölgesi yüzümü kapladiginda rahatsız olmuştum. Yüzümdeki saçları Tek Tek kulağımın arkasına itti. Ardından yanağımı okşamaya kalktığında elini geri ittim.

"Dokunma bana!"

Elimi hızla itip tekrar yanağıma getirdi. Gözlerimi açıp yüzümü çevirdiğimde sinirlendiğini görebiliyordum. Hızla ayağı kalktım. Kasigimdaki ağrıyı unutmuştum. Hafifçe inledim.

"Sana bana dokunma dedim!"

Bağırmıştım. O ise bundan etkilenmemiş kolumu okşuyordu. Silkelenip onu ittirdim.

"Dokunma bana!"

Kolumu sertçe kavradi.

"Bu ne cüret! Dokunmak istiyorum. Beni zora kullandirma"

Güldüm. Kahkaham yüzüne çarptığında şaşırmıştı.

"Ne yaparsın? Söylesene ne yaparsın? Tecavüz mü edersin yine?"

Ses çıkarmadı. Gözlerine bakmaya devam edip bağırdım.

"Et!! Tecavüz et!! Hadi!! Etsene!"

Elini tutup göğsüme getirdim.

"Hadi siksana! Ellesene her yerimi!! Zorla baglasana beni yatağa!!"

Gözlerimden akan yaş eline damlamıştı. Hala susuyordu. Ben ise delirmistim.

"Konuş! Yap!! Hadi!! Ben istemediğim halde dokunsana bana!! Yapma diye yalvardigimda yaptığın gibi yapsana şimdi de!!"

Gözlerini kaçırıp elini üzerimden çekti. Omuzlarından ittirdim.

"Biliyor musun? Kaybedeceğim hiçbir şey yok!! Anladın mı? Hiç bir şey..."

Geriye çekildi. Ben ise üzerine yürüyordum.

"Döv,bağla, tecavüz et, oyna, dokun!! Her şeyi yap!! Bak izin veriyorum!! Hadisene!! Oldursene beni!! Kendi ellerinle bogsana beni!""

"Sus!"

"Niye? Yaptıkların ağır mı geldi? Dün öyle demiyordun Harry!! Dün beni sikerken bunları dusunmuyordun."

"Yeter!"

Hızla mutfağa ilerlediğinde peşinden gittim.

"Kaçma Benden!! Dinleyeceksin!! Anladın mı zorundasın!"

Tezgahın önünde durdu. Arkası dönüktü. Masanın üzerinde duran bıçağı elime alıp boynuma dayadım.

"Bak karşımdasın, karsindayim! Öldür beni hadi!!"

Bana doğru döndüğünde karşılaştığı manzara ile şaşırmıştı.

"Sen yapmazsan ben yapacağım!!'

"Yapma! Dur ne yaptığını sanıyorsun?"

Güldüm.

"En başta yapmam gereken şeyi!"

Bıçağı bastırmaya ve yavaş yavaş çekmeye başladım. Sıcak sıvı boynumdan aşağı süzülmeye başladığında gülümsedim. Canım acayip yanıyordu. Ama o uçurumdan ben atlayacaktim, kararlıydım. Harry yanıma koşup bıçağı elimden aldığında her şey için çok geçti. Fazlasıyla geç....