feeling good⊙19

8.2K 120 14
                                    


"Prenses hadi uyan geldik."

Harry nin beni dürtmesiyle gözlerimi açtım. Etraf karanlıktı. Göz gezdirdiğimde önümde duran kocaman ev sasirmami sağlamıştı.

"Burası neresi?"


Gülümsedi.

"Yeni evimiz."

Kaşlarımı çattım. Evimiz? Bizim?

"Evimiz?"

"Evet. Sen ben ve bebeğimizin yeni evi."

Kahkaha attım.

"Bebeğimiz mi? Bu bebek olmayacak Harry !"

Sinirle bana döndü.

"Ne demek bebek olmayacak! Biz barıştık Julia! Sorun ne ozaman?"

Bu kadar çabuk barisacagimizi mi sanıyordu. Surundurecektim tabiki.

"Sorun yok. Ama ben bebeği istemiyorum."

Sinirle elini direksiyona vurdu. Korna çaldığında yerimden sıçramıştim. Hızla arabadan inip eve doğru yaklaştım. Arkamdan gelip belimi tutmuştu. Kapıyı açtığında içeriden gelen mis gibi çiçek kokusu derin bir nefes çekmemi sağladı. Harry arkamdan gelip gözlerimi kapatmıştı. Korkmuştum.

"Ne yapıyorsun?"

"Shhh! Birazdan gözlerini açacağım."

Başımı sallayıp ilerlemeye devam ettim. Nihayet durduğunda bende durdum. Ellerini gözlerimden çekti. Karşımda gördüğüm manzara çok ama çok güzeldi. Yatak odasındaydım. Her yerde gül yaprakları vardı. Yatagimizin başında duran bebek yatağı da bunun diğer haliydi. Yavaşça yatağa yaklaştım. Ellerim bebek yatağında gezindi. Yavaş yavaş salladığımda Harry arkadan kollarını belime dolamış parmaklarını karnımda gezdiriyordu. Dudakları boynumu bulduğunda gerildim. Kendi ellerimi onunkilerin üzerine koyup ona yaslandım. Govdelerimiz temas ettiğinde derin bir nefes çekti. Ellerimle karnımdaki ellerini ittirdim. Geri çekildiğinde ona doğru döndüm.

"Bu yatağa gerek yok. Kaldıralım!"


Derin bir nefes alıp odadan çıktı. Adama böyle işkence ederler işte. Yaptıklarının acısını bir öpücükle alabileceğini sanıyorsan çok yanılıyorsun Harry bey. Odaya göz attığımda her şeyin mükemmel dizayn edilgini gördüm. Bebek için gereken her şey vardı. Odadan çıktığımda çapraz kapı tuvaletti. Onun yanındaki oda ise bebeğin eşyalarının bulunduğu bir odaydı. Bebek bezleri mamaları boy boy sıralanmıştı. Dolabı açtığımda daha kıyafet almadığını gördüm. Cinsiyeti belli olmadan almamıştı.  Bebek odasından da çıkmıştım. Salona doğru ilerledim. Harry koltuğa oturmuş elindeki votkayı yudumluyordu. Mutfakta bulduğum elma suyunu votka bardağına doldurdum. Votka sisesiyle elma suyu sisesindeki içecekleri yer değiştirdim. Votka şişesini alıp salona ilerledim. Şişeyi masaya bıraktığımda Harry bana dönmüş ne yaptığıma bakıyordu. Elma suyumu yudumlarken koltuğa oturdum. Ara sıra yüzümü buruşturmayi da unutmuyordum. Harry elindeki bardağı sımsıkı tutuyordu. El kaşları gerilmiş damarları belli oluyordu.

"Ne yapıyorsun Julia?"

Güldüm.

"Hiç. Kafa dağıtmaya ihtiyacım var. Sarhoş olup gece başına kalmayı planlıyorum!"

Kahkaham salonu doldurdugunda masaya eğilip yenisini doldurdum. Elma suyu bebek için yararliydi degil mi?

"Julia sen hamilesin. Içki içmen bebeğe zarar verir. Bırak şu şişeyi!"

Başımı Hayır anlamında salladım.

"Hayır ya! Bebeği bir kaç güne aldıracağım. Çocuk bu dünyadan gitmeden önce içki tadını da bilsin ama değil mi?"

Iğrenç bir sarhoş kahkahası attığımda Harry yanıma gelip bardağı elimden aldı.  Şişeyle birlikte bardağı da yere firlattiginda yerimden sıçradım.

"Bundan sonra bu evde bebeği aldıracağım lafı geçmeyecek. Bu bebek aldirilmayacak. Her ne kadar sen annesiysen ben de babasıyım. Istemiyorum anladın mı? Bebeği aldırmani istemiyorum."

Delirmiş gibi etrafa yumruk atıyordu. Elini cam masaya geçirdiğinde her yer cam kiriklariyla dolmuştu. Ağzımdan kaçan bir çığlık her yeri inletmişti. Harry'nin kolundan süzülen kanlar yere damliyordu. Koşarak yanına gittim. Kolunu tutup koltuğa oturttugumda konuştu.

"İlk yardım çantası bebek odasında!"

Hızla bebek odasına gidip çantayı buldum. Salona geri döndüğümde peçeteyle kolunu siliyordu. Yanına oturup kolunu kucağıma aldım. Batikon ile kolunu temizledim. Krem surup sardığımda benden gözlerini hiç ayırmamisti.

"Beni anlamıyor musun Julia?'

Gözlerine bakıp gülümsedim.

"Elma suyumu elimden almasaydın belki açıklama yapabilirdim!"

Kaşlarını çattı. Gözlerimi kaçırıp gülümsedim.

"Elma suyu mu?"

Başımı salladım.

"Merak etme bebeği aldirmayacagim. Sadece ne kadar dayanırsın diye merak ettim!"

Kahkahası salonda yankılandığında ona döndüm.

"Özür dilerim!"

Eliyle yanağımı okşadı.

"Sorun değil. Hak etmiştim."

Güldüm. H harfi yazan bileğimi tutup dudaklarına götürdü.


"Bebeğimiz çok mutlu büyüyecek!"

Say My Name "Daddy" ||H.S.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin