ATEŞ VE GÜNEŞ (Tutku ve Tehlike Serisi-1)

Küçük Dünya

Canlarım Merhaba.Nasılsınız,iyisinizdir umarım.Sizlere çok şahane bir bölüm getirdim.Bence çok hoşunuza gidecek..O yüzdennn lütfen OY VERMEYİ VE YORUM YAPMAYI unutmayalım olur mu,benim onlara çok ihtiyacım var çünkü.. :)

YENİ BÖLÜM CUMA GELECEK.

Bu arada bana ulaşmak isteyen arkadaşlar oluyormuş,profilimde her sitenin linki var. Keyifli okumalar x0x0

*-*-*-*-*

Havuzda yaşadığı bu ilk orgazmından sonra Güneş'in biraz mayıştığı söylenebilirdi.Demek ki bu uyku bastırması hali doğruydu.Aptal bir kız değildi bazı şeyleri biliyordu ancak merakı yoktu.En azından şu vakte kadar olmamıştı.Havuzdan çıkarken ise Ateş'in yüzüne bakamamış,doğruca güneşlenmeye gitmişti.

Şimdi ise birlikte akşam yemeklerini yiyorlardı.Ateş,Güneş'in her yemeği sevmesini fırsat bilip onun için bir çok yemek yaptırmıştı.Ve şimdi güzel kız da iştahla yiyordu.Bugün suda epey yüzmüşler,dolayısıyla da acıkmışlardı.

"Yemekleri nereden aldırdın?"

"Tanıdığım ev yemekleri yapan bir dükkan var.Aile dostumuzun yeri."

"Çok güzeller.Özellikle kabak dolmasına bayıldım.Çok da hafif olmuş."

"Egeli olduklarından sadece zeytin yağı kullanırlar.O yüzden hafif gelmiştir."

"Olabilir.Annem de hep zeytin yağı kullanır yemekler de.Babanemlerin zeytinliği var.Oradakilerden çok iyi çıkıyor. " dedi gülerek. "Ama sen zaten bunu da biliyorsundur."

"Hakkında bilmediğim pek bir şey yok."

Çatalını dişleriyle çekiştirdi Güneş. "Kendimi baskı altında hissetmeli miyim?"

"Buna gerek olduğunu sanmıyorum."

"Ama her şeyi bildiğini söylüyorsun.Bu kulağa biraz..rahatsız edici geliyor."

"Seni rahatsız mı ediyorum?"

Gülümseyişi kocaman ve içtendi.Öyle ki karşısındaki adamın içini titretecek cinstendi. "Elbette hayır.Söylemek istediğim her şeyimi biliyorken bunun beni rahatsız ettirip ettirmemesiydi."

Kollarını masanın üzerine koyup birleştirdi Ateş.Güneş'in söylemeye çalıştığı değildi mesele.Onun istediği tamamen Ateş'i köşeye sıkıştırmaktı.Altından gelecekleri biliyordu. "Bence sen bundan daha fazlasını söylemek istiyorsun."

"Eh,madem o kadar açık konuştuk..Sen benim hakkımda her şeyi bilirken ben neden senin hakkında sınırlı şey biliyorum? Benden sakladığın ne var mesela? Ya da seninle tanışmadan önceki Ateş kimdi,belki de yıllar öncesindeki?"

Bu derin bir yutkunma hissi oluşturdu Ateş'te.Güneş'le tanışmadan önce ki Ateş'te pek bir şey yoktu fakat ondan da öncesi sıkıntılı bir geçmişti.Neler yaptığını ya da yapmak zorunda kaldıklarını unutmuyordu.Sert yüzü asılmıştı biraz.Bunu Güneş'te fark etmişti.

"Anlat bana. Belli ki seni rahatsız eden bir şeyler var."

"Bir çok şey var.Anlatmak için en doğru an şu an değil. Hadi ye.Yemeklerini soğutma."

Güneş ses etmedi.Ancak zannettiğinden daha fazlasının olduğu aşikardı.Birlikte yemeklerini başka şeylerden bahsederek bitirdiler.Ateş,Baran'la birlikte Barış ile nasıl tanıştıklarını anlattı ona.Sıradan bir aile dostluğu değildi onların ki.Belki kan bağları yoktu ancak aile olmak için de kan bağına ihtiyaç duyulmazdı bazen.Barış, Baran ve Ateş için bu böyleydi. Ateş'in,Baran ve Barış'tan bahsederken ciddi bir ifadeye bürünse de gözlerindeki ışığı görebiliyordu.Onları seviyor,değer veriyordu.