Mükemmel Takıntı

20. Bölüm: Elif

Kendine geldiğinde, canının fena halde yandığını hissetti Hakan. Hem canı yanıyor, hemde içi acıyordu. Onu Meral' den ayıranlara küfrederek doğruldu.

Tabiki odada yalnızdı. Meral gitmiş olmalıydı. Kapı açılınca, gelenin kim olduğunu görmek için, o tarafa döndü. Üzerindeki üniformadan, otel çalışanı olduğu belli olan kadın, ilk önce Hakan'ın görünüşüne şaşırsada, ona doğru yürümeye devam etti.

Kadın, uzun boylu, mini etekli ve güzel bir kadındı. Oda personeli olmadığı belliydi. Kadından gözlerini ayırınca, kapıda bekleyen iki güvenlik görevlisinide farketti Hakan. Aralarında bir metre kadar bir mesafe bıraktıktan sonra, konuşmaya başladı kadın.

- ben, halkla ilişkiler sorumlusuyum. Sizi otelden çıkarmak için burdayız. dedi.

Şaşkınlığını gizleyemeyen adam, Meral'in onu şikayet ettiğine inananamamıştı. Her şeye rağmen, yüzüne hayranlıkla bakan kadına gülümsedi. Bu bakışlara alışkındı.

- anlıyorum. Çıkalım, Dedi.

- odanın sahibi bayan, odasına izinsiz girdiğinizi söyledi. Otelimizin itibarı içinde şikayetçi olmadı. Görüyorum ki sorununu kendisi halletmiş, dedi.

Kadının sözlerindeki, alaycı ifadeyi farketmişti Hakan. Ama bakışları hala aynıydı. Elini kırıldığına emin olduğu burnuna götürerek, o baştan çıkaran gülümsemesiyle baktı kadına.

- evet, çok ateşlidir, yaktı geçti. Peki o hala burdamı? dedi.

Kadın, iyi bir dayak yemiş olmasına rağmen, hala çok yakışıklı görünen adama bakarken gülümsüyordu. Ayrıcada bu mükemmel gülümsemeye sahip dudakları, bir daha unutamayacağını düşündü.

- bence şansınızı fazla zorlamayın isterseniz. Gidelim mi? dedi.

- haklısınız, yeterince zorladım zaten. Böyle bir duruma sebep olduğum içinde özür dilerim. İşlerin bu noktaya varacağını düşünemedim. Gidebiliriz.

Kadının yanından geçip, kapıya doğru yöneldiğinde, fısıltıyla söylediği sözleride duymuştu. "Bir kadın daha ne isteyebilir ki" demişti kadın. Hakan kadının sesli düşüncelerine gülmeden edemedi. Gülümsemesine, karanlık ama delirten bakışlarınıda ekleyip döndüğünde, kadın hatasını farkedip kızardı.

- desenize yanlış odaya girmişim.

Hakan'ın sözleriyle, kıpkırmızı olan kadın, gözlerini güvenlik görevlileriyle Hakan arasında gezdirirken, ne söyleyeceğini bilemedi.

Kadının çaresiz bakışlarıyla yeterince eğlenmişti Hakan. Görevlilerle birlikte kapıdan çıkarken;

- iyi günler, tekrardan özür dilerim, dedi.

       Kadın odada yalnız kalınca. Yaptığı aptallık için kendine kızsada, Hakan'ın odasına izinsiz girdiği anın hayalini kurmadan edemedi.

*************************************

       Meral, iliklerine kadar işleyen öfkeyle, otelin otoparkından çıktı. "Hadsiz, gerizekalı, öküz" içinden küfürler saydırırken, bir taraftanda direksiyonu yumrukluyordu. Keşke hava alanında, arabayı değiştirmeseydim diye düşündü. Şimdi ateşli kırmızısında olsaydı, özgür hissedecek ve rahatlayacaktı.