Meral, hazırladığı domatesli sosu, servis tabağındaki makarnanın üzerine döktükten sonra, tabağı yemek masasına yerleştirdi.
Çok zengin bir masa olmamıştı ama, dışardan söylemekten iyiydi. Biraz kahvaltılık çeşidi, makarna ve tatlı olarakta reçel vardı.
Bardaklara su doldurduğu sırada, Anıl salonu geçip, mutfağa doğru gelmeye başladı;
- bakıyorum hamaratlığın üstünde. dedi ağzına bir parça kaşar peyniri atmadan önce.
- aslında mantı açıp, revani yapacaktım ama, malzeme yoktu, dedi Meral.
Anıl, boşversene dercesine elini salladıktan sonra, sandalyeyi çekip, masanın başına yerleşti. Meral'de karşısına oturmuştu.
- beni mantı yaparken hayal edemedin galiba, dedi ve, uzanıp Anıl'ın tabağına makarna koymaya başladı.
Anıl gözlerini kapatıp, bir süre bekledikten sonra açtı;
- deniyorum ama, olmuyor. Onun yerine, üzerinde benim gömleğimle omlet yaparken ki halin geliyor gözümün önüne, dedi sırıtarak.
- ne kadar klasik bir hayal gücün var. Fazla yabancı film izlemişsin. Senden daha özgün bir şey beklerdim. dedi Meral.
Anıl, makarnasının tadına baktıktan sonra, beğeniyle mırıldandı. Ağzındakini bi çırpıda yutup;
- demek klasik bir hayal gücüm var! O zaman sen sıra dışı bir fantezi söyle bakalım. Bu arada makarna enfes, dedi.
- afiyet olsun, dedi Meral.
Çatalını elinden bırakıp, arkasına yaslandı. Anıl'da ağzına yine makarnasını tıkmış, hadi söyle der gibi yüzüne bakıyordu.
- cenaze töreni yapılacağı gün, Saba'nın evine gireceğiz, dedi Meral bir nefeste. Ve Anıl'ın tepkisini görmek için, beklemeye başladı.
Ağzındakileri yutmakta zorlanan genç adam, ufak çapta bir şaşkınlık yaşasada, Meral'in fantezi kurgulamadığını anlamıştı. O da arkasına yaslanıp;
- bu konuyu, bir solukta cenazeye bağladın ya, tebrik ederim, dedi.
- ben şaka yapmıyorum!
- farkındayım!
- Huri, Comodo'yu kıramayız, hatta çatlatamayız diyor.
- yani?
- ama internet üzerinden değilde, direk bilgisayar başında olursam, yapabilirim de, dedi.
- o zaman bilgisayarı ona götürebiliriz.
- bu kadar sıkı korunan bir cihazın, yer değişikliği durumunda kendini bloke edebileceğini düşünüyor!
- o eve Huri ile girmeliyiz, tek çözüm bu öylemi?
- sanırım!
- peki bilgisayarına giremediğimiz birinin, evine nasıl gireceğiz? Bunu da düşündün mü?
- cenaze günü, çalışanların çoğu törende olacaktır. Büyük bir sorun çıkacağını sanmam. Ve tören bize en az 3-4 saat kazandıracaktır.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mükemmel Takıntı
Aktuelle LiteraturAcımıyordu, evet anlamını bilmediği bir duygu vardı ama, kesinlikle acımıyordu. Gözlerini son kez kapattı ve hissetmek istedi, insan bu kadar duygusuz olabilirmiydi? Anlamını bilmediği duyguda kalbinde değil, beynindeydi zaten. Bu yüzden...
