2x12- Garip bir kız

411 62 11
                                    

10 Ocak 2017 "Salı"

Üniversitenin kafesinde hep birlikte oturuyorduk. Stefan geçen anlattığı mitolojik hikayenin anlatıldığı siteyi gösterdi. "Ben telefondan okumayı sevmiyorum. Bugün bilgisayar odasına gittiğimde ona da bakarım." dedim. "Peki." dedi ve telefonu cebine koydu.

-Ashly: Vize sınavları da yaklaşıyor.
-Alan: Dert ettiğin şeye bak. Sen önce bir nöroloji kitabını oku ondan sonra seni pek de büyük bir sıkıntının beklemediğini anlarsın.
-Ashly: Astrofizik dersinde yaptığımız işlemleri, ezberleri ne çabuk unuttun.

-Alan: Canım, ben onları öylesine çözdüm. Hani sana yardım edeyim diye.
-Stefan: Ya şu sınav muhabbetini kapatın geriliyorum arkadaş.
-Alan: Yapma be Stefan, oğlum sen hepimizden kat ve kat daha fazla şeyi biliyorsun. Sen de mi Brutus.
-Ashly: Bence de ya kapatalım şu sınav muhabbetini.

-Alan: İyi o zaman daha güzel bir konu açın.

-Stefan: Size bir film önereceğim.
-Ashly: Sakın Stefan geçen önerdiğin Mr. Nobody gibi bir film olmasın. Beynim yandı, hiç bir şey anlamadım.
-Alan: Söylesene merak ettim.

-Stefan: Project Almanac (#)

-Alan: Konusu ne ki ?
-Stefan: Bir grup gencin babasının garajında bulduğu zaman makinesiyle geçmişe yolculuk etmeleri. Hatta bir sahnesinde çocuk geçmiş gidiyor kendi uyuyan halinin yüzüne kalemle yazı yazıyor anında, kendi geçmişinin yüzünü çizen çocuğun da yüzünde yazı beliriyor.
-Alan: Bir bakarız, güzel bir şeye benziyor. Şu sitenin adı neydi demiştin
-Stefan: "Öğretilemeyen Gerçekler" de "Kader denilen teslimiyet" diye bir yazı yazı var SonsuzlukVeÖtesi_24 bir de "Tanrılardan Hayvanlara" diye bir yazısı var şu geçen anlatmıştım da sen ortasında kesmiştin.
-Alan: Neyse bir ders daha var sonra biz Ashly'yle bilgisayar odasına gideceğiz sen de gelirsen beraber bakarız.

-Stefan: Yok, ben bütün yazılarını okudum. Sadece ismini söylediklerim en önemli yazılarından iki tanesi. SonsuzlukVeÖtesi_24 taa 2005'ten bu yana değişik yazılar yazıyor. Ya hayal dünyası çok geniş ya da belki bizim bilemediğimiz gerçekleri biliyor.
-Alan: Lakabının manası neymiş acaba hadi SonsuzlukVeÖtesi Oyuncak Hikayesindeki Buzz Lightyear'ın söylediği şu meşhur söz. Nedense 24 ilgimi çekti çünküsünü siz biliyorsunuz.

-Stefan: Aa bak bunu hiç düşünmedim.
-Ashly: Canım, her gördüğün numaraya da bir mana verilmez ki.
-Alan: Neyse bunu sonra tartışırız. Mr. Xavier'ın dersi bu ders...

***
Sonunda bilgisayar odasındaydık. Ashly yandaki koltuğu çekti ve google'a yazdık: "Öğretilemeyen Gerçekler"
&&&

TANRILARDAN HAYVANLARA

Khaos evlatları olarak gördüğü bu çocukları yetişkin olana kadar eğitti ve artık 1000 yaşında idi. Tanrı'nın şu kainatta ölümsüzlük verdiği yegane kişiydi o. Yoruldu ve Olypmus dağındaki tahtına oturup dinlenmeye çekildi. Ancak işler bir süre sonra yolunda gitmedi. Oğlu Tartaros ve sonrasında Ourea'nın da desteği ile Şeytanlar birlik olup isyana katılıp tanrıya küfretmeye başladılar. Tanrı Khaos'un iyi niyetini bilse de babadan oğula geçen güçlerin soysal aktarımını engellemek yani nesillerini kirletmek amacı ile Dünya'ya Marcus ve Maria isminde Khaos ile aynı çamurdan yapılan bu iki erkek ve kadın sıradan insanlar idi. Tanrı onların çiftleşmelerinden 3 oğlan 6 kız çocuğu verdi. Yani tam eşleşme ile Tanrısal güçlere sahip Kaos'un evlatlarının nesillerini kirletmek. Burada diyebilirsiniz ki Tanrı neden helak etmek ya da sürmek yerine böylesi bir yolu seçti. İşte Tanrı öyle yüce ki insanoğlunu onun acizliği olan şehveti ve aşk duygusu ile vurdu. Marcus ve Maria'nın kızları o kadar güzel, erkekleri o kadar yakışıklıydı ki. Kaos'un iki evladı hariç 7 çocuğuda bunlar ile evlenip çiftleşerek nesillerini kirlettiler. Sadece Kronos ve Eros bu durumu reddetti. Aşağılık ve hiçbir Tanrısal vasfa sahip olmayan bu insanlar ile eşleşmeyi ve çiftleşmeyi reddetti. Diğer kardeşlerinden koparak birlikte uzak diyarlara kaçtılar. Çünkü kendilerine yediremeseler de orada kaldıkları müddetçe arzularına yenik düşeceklerini biliyorlardı. İşte Kronos ve Kaos'tan başta Zeus olmak üzere birçok Tanrısal güçlere sahip insanlar türedi. Tabi ne kadar kaçsalar da zamanla diğer kardeşlerinin kirlenmiş soylarının çoğalması ile Kronos'un soyunun neredeyse tamamına yakını kirlendi. Ancak şu an hala kirlenmemiş saf kalmayı başaran Kronos'un soyundan sayısını bilemediğimiz zamana hükmeden bazı insanlar aramızda dolaşmakta. Ancak şu an yeryüzünde yaşayan insanların hepsi Marcus ve Maria'nın soyundan türedi. Ve size bahsettiğim üzere 5. boyut olan alternatif zaman düzlemindeki 4.boyuttaki çizgiden sapmalar yaşanmaktadır, kim bilir...

GÖNDEREN: SonsuzlukVeÖtesi_24

&&&

Ashly ile beraber "Kader Denilen Teslimiyet" bölümünü de okuduktan sonra sadece bilgisayar monitörüne bakakaldık. Gerçekten Stefan'ın da dediği gibi ya bunu yazan çok deli ya da çok akıllı. Ortası mümkün değil. İlgimizi çeken "Pandoran'nın kutusundaki lanet: Jackueline" adlı yazısını da okumaya başlamıştık. O esnada bir kız girip içeri oturmuştu. Bir süre yazıyı okuduk ancak kız garip davranmaya başlamıştı. Eliyle ağzını kapatıyor, gözleri faltaşı gibi açılmış bir şekilde monitöre bakıyordu. Biraz sonra ayağa kalktı ve telefonuna gelen mesaja baktı. Oturdu ve kulağına kulaklığı taktı. Uzun süre artık yazıyı okumayı bırakıp bu kızı izledim. Bir süre sonra Ashly "Nereye bakıyorsun Alan ?" dedi. Farkettirmeden o kızı işaret ettim.
-Ashly: Yanına gidip yardım edelim mi ?

-Alan: Tamam, çünkü gerçekten bir sıkıntısı var gibi.

Kız birden ayağa kalktı ve sandalye yere düştü. Hiç bir şey olmamış gibi sadece ekrana bakıyordu. Tedirgin adımlarla yanına gittik. Neye baktığını merak ettiğimden ekrana baktım ancak monitör simsiyah, kapalıydı. Bir süre boş ekranı izledi. Gözlerinden hüzünün yükünü taşıyan yaşlar süzülmeye başlamıştı. Elini omzuna koyup "İyi misiniz ? Siz ağlıyorsunuz." dedim. Eliyle omzuna değen elimi indirdi ve adeta ruh gibi yürüyen bedeni odayı terketti. Hemen arkasından gitmeye çalışıp odanın kapısını açtım ancak gözden kayboluvermişti. Yoksa koşarak kaçmış mıydı benden ? Geri tekrardan bilgisayar odasına girdiğimde Ashly'yi monitöre bakarken buldum. Bilgisayarın masaüstü arka planında 23 yazılı bir levha resmi vardı.
Ashly: Acaba bu resme mi bakıyordu ?
Alan: Bilmem, lakin kızın bir şeylere üzüldüğü kesin...

(HİKAYELER YAVAŞ YAVAŞ BİRLEŞMEYE BAŞLIYOR. Yorum ve Oylarınızı bekliyorum.)

(#) Project Almanac --> BİR TUTAM FİLM adlı eserimden bir öneri...

DÖRT HAYAT Wattys2017Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin