-ACI-

2K 138 55
                                    



Yavaş adımlarla Heimdallın yanına doğru yürüyorduk.

"Şey Valham'a bişey olmaz değil mi ? Loki ölmeyeceğini söyledi ama... bilmiyorum."

"Merak etmeyin şifacılar gereken herşeyi yaparlar. " içim rahattı aslında. Loki ölmeyecek demişti ama içim de yine de kuşku vardı. Benim yüzümden az daha ölecekti. Bana en çok yardımı dokunandı Asgardda. Sayesinde Lokİyi defalarca görmüştüm.

"Leydim gitme vaktı demek" Heimdall ihtişamlı bir adamdı. Kavruk teninde giymiş olduğu altın sarısı giysi harika duruyordu. Gözleri kehribar sanırım. Bal gibi ama daha parlak tanımlayamadığım bir renk. Lokininde öyle nefret dolunca koyu yeşil, bazen daha yumuşak bir yeşil bazen de mavi... En çok onu özleyecektim.

Unutmak istememiştim ama nasıl dayanacaktım bilmiyorum.... Çok özleyecektim çok canım yanacaktı , alışacaktım umarım.

"Evet Heimdall malesef. "

"Çok üzgünsünüz. Sebebi Asgard mı ? Yoksa Asgarddaki biri mi ?" kaşlarımı çatarak baktım hafifte gülümsedim.

"Sebebini bildiğine eminim."

"Elbetteki biliyorum. Göremediğim şey yoktur. Bazı istinalar dışında tabi." bu sefer o gülümsedi.

"O halde cevap vermesem de olur " kafasını salladı. Derin bir nefes aldım.

"Heimdall beni izleyecek misin gerçekten ?"

"Elbette kralımın emri böyle. Yaranızla ilgili bir durum olduğunda şifacılarımıza haber vereceğim."

"Peki ben sana yalvarsam nolurr beni Asgarda al falan bir umudum olabilir mi ?" umutsuz baktım ona cevabı biliyordum.

"Üzgünüm Leydim." dedi sadece.

"Neden herkes bana Leydim diyor. Ben Leydi değilim ki." sıkılmıştım bunu duymaktan

"Öylesiniz.  Burada böyle hitap ederiz."

"Peki anladım ee o zaman gideyim ben." kafamı önüme eğdim istemiyordum ama başka seçeneğim de yoktu.

Heimdall köprüyü açmak için kılıcını yerine koydu. O yuvarlak şey herneyse başka yöne dönmeye başladı ve bir geçit açıldı. Bu dünyaya giden kapı olmalı.

"Buyrun Leydim. Kendinize dikkat edin."

"Hoşçakal Heimdall."

Benim için açılan köprüye ilerledim Kapıya yaklaştığım da ışık hüzmesi beni içine çekti. Yolculuk ederken etrafa bakmaya çalıştım ancak çok hızlydı. Sadece renk görebiliyordum,rengarenk şeritler. Gökkuşağı köprüsü gibiydi. Umarım burada yaşadığım hiçbirşeyi unutmam. Ve umarım Odin bunu yapmamıştır.

------

Gözümü açmaya çalıştığımda yatağımda olduğumu farkettim ve hava neredeyse kararmıştı. İlk şey gözümün önüne gelen anılar oldu. Şükürler olsun hatırlıyorum. "Teşekkürler Odin" dedim içimden. Yatağımdan doğrulup banyoya ilerledim. Aynadaki yansımamı görünce şaşırdım. Asgardda sadece 1 hafta kalmıştım ama zayıflamıştım. Doğru düzgün bir şey yememiştim. Loki hep işhatımı kaçırmıştı.

Ahh Loki... Şimdiden özledim bile. Acıyı sevmek olur mu ? Oluyor işte.

"Aaaa İremmm şükür burdasın." Elif koşarak sarıldı bana.

"Selam " gülümsedim ona oda gülümsedi ama gülümsemesi saniyeler sürmiş ve kızgın ifadeye bırakmıştı yerini.

"Nerdesin sen !! Emreden duydum İzmire gitmişsin aşk olsun hiç aramadın beni." dudaklarını büzmüştü.

" Ice & Fire " Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin