"Gerçekten artık sana inanamıyorum." Hızlı ve öfkeli bir şekilde solurken elinde ki ceketi yatağın üstüne bıraktı. "Onu aradın mı?"
"Kimi aradım mı?" Ona doğru bir adım attım.
"Clara'yı."
"Eski patronunu neden arayayım ki?"
"Kıskandığın için." Elleriyle saçlarını çekiştirdi. "Tanrım, Avery neden böyle bir şey yaptın?"Derin bir nefes aldım. Clara'dan gelen mesajı okuduğumdan beri oldukça öfkeli ve huzursuz hissediyordum ama onunla tekrar iletişime geçmemiştim. Ama eğer geçseydim bu o kadının sonu olurdu.
"Avery?" diye seslendi Zayn. "Onu aradın mı?"
"Hayır." Gerçek dudaklarımın arasından kayıp giderken bakışları daha da kötüleşmişti.
"Daha önce hiç bu kadar saçmalamamıştın." dedi inanmamak istercesine.
"Ama sen daha önce bundan daha fazla saçmalamıştın. Ayrıca 'hayır' dedim. Bana değil de o kadına mı inanıyorsun?" Gözlerimi kapatıp bir kez daha soluklandım. Açtığımda onun gözleri içinde kaybolmaya hazırdım.
"Onu aradın." dedi. "Eminim."
"Bende senin işten ayrıldığından emindim. Ama sen?"
O kadını aramamıştım ama aramış olmayı seçerdim. Daha önceden kızgınlıkla ona bazı şeyler söylemiş olabilirdim ama bu sefer yalancı olan oydu. Ama Zayn, bunu nasıl öğrenmişti? Hala o kadının yanında olmasına dayanamıyordum. Bunu düşünmek bile berbattı.
Olmamalıydı. O kadından uzak durmalıydı. Benim dediğimi yapmalıydı ama o bana yalan söylemeyi seçmişti.
"İşten ayrılmadım." dedi dişlerinin arasından sinirle. "Ama sayende kovulabilirim."
"Bana yalan söyledin."
"Yalan söylememiş olsaydım ne yapacaktın? Onun evini mi basacaktın?" Gür sesi evin içinde yayılırken "Sessiz ol." diye bildirdim aniden. "Klaus uyuyor."
"Ah doğru." dedi. "Hem mükemmel anneyim hemde mükemmel bir eş, pozisyonundasın değil mi? Patronumu arayıp hakaret etmen de daniskası."
Öfkesi öylesine bürümüştü ki gözlerini, benim ki geride kalmış hatta karşısında görünmez olmuştu.
Bu kadarını beklemiyordum. Bana kalırsa bu fazlaydı.O kadın için bana bu kadar kızmasına dayanamazdım. Üstelik ona yapmadığımı söylüyordum.
"En azından senin gibi yalancı değilim." dedim yüzüne karşı. "İş aramaya diye başka kadınların yanına gitmiyorum."
"Avery." diye soludu sinirle. Her adımında bana daha çok yaklaşıyordu ve bakışları beni ürkütmeye başlamıştı. Ama geri çekilmeyecektim. Yalancı olan o'ydu.
"Neden yaptın? Gerçekten mantıklı şeyler duymaya ihtiyacım var."
"Zayn, ben bir şey yapmadım." Sinirle soludum ve beynimde ki düşünceler harekete geçti. O kalktak amacına ulaşmamalıydı.
Cebimde ki telefonu çıkarıp ona verdim. "Mesajları aç."
"Ona mesaj da mı attın?"
"Hayır, o bana attı." Gözlerine anlık bir şaşkınlık dalgası yayıldı ve elimde ki telefonu aldı.
O mesajı okurken bende o sürtüğün saçlarını çekip onu yerden yere vurduğum anları düşlüyordum.
"Bu gerçek olamaz." Dedi. "Clara bunları yazmış olamaz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Little Malik
Fanfiction"Hislerimi yok etmek için çabaladığın her saniyede kollarımı bebeğime daha çok saracağım. Ondan nefret ediyor olabilirsin, ama bizi bir bütün olarak seveceksin."