*İyi okumalar :)
İçimden 'gıybet' müziğinde halay çekerken dıştan sadece herkese soğuk soğuk bakıyordum. Yüzüme baka baka dedikodumu yapan insanlara hayran olmamak elde değildi. Yanımdaki kız grubuda bu hayranlığımın başını çekiyordu. Az önce yanımdaki kız benim dedikodumu, benimle yapmaya çalışmıştı. Ciddiyim.
'Ben dedikoduki kız memnun oldum' dediğimdeki yüz ifadesi vazgeçilmezdi. Bari dedikodu yapacaksınız, kaynağınız belli olsun, ayıp. Kendimi ifşa etmemle benden uzaklaşan kızları umursamadan bizimkiler ne yapıyor diye bakmaya başladım.
Hazal ve Arya nereden buldukları hakkında hiç bir fikrim olmadığı bir kediyi sevip fotoğraf çekiliyorlardı. Hemen arkalarında da Yaren ve Gözde vardı. Gözde gıybet grubunu kurmuş magazin bülteni gibi coşturuyordu herkesi. Yaren ise onları takmadan kulaklığa gömülmüştü. Eylül ve Sinem'de telefona bakıp bakıp sırıtıyorlardı. Flört ettiklerini anlamak zor olmadı. Tam cama dönecekken gözlerime kitlenen gözlerle durmak zorunda kalmıştım. Sanem ona bakmamla gülümseyip el salladı. Bundan hoşlanmadım. Ben dedikoduları söndürme derdindeydim, o alevlendirecek şeyler yapıyordu. Ona el sallamadığımda yüzünü asarak önüne dönmüştü. Bende cama döndüm. Yolu izlemek bunları izlemekten daha zevkliydi.
Camdan, yanımdaki kızın bana bakışlarını yakalayınca göz ucuyla ona baktım. Göz göze gelmemizle "Şey az önce olan şey için özür dilerim." demişti.
'Sıkıntı yok' Anlamında salladım başımı. Rahat bir nefes alıp "Ben Pelin memnun oldum" deyip elini uzattı. Az önce dedikodumu yapan kızla tanışmak gerçekten eşsiz bir aptallıktı ama olsun. Elini sıkıp 'memnun oldum' faslını geçtik. O benle konuştuktan sonra diğer kızlarda benle sohbet etmeye başlamıştı. Sanırım onların gözünde sonunda 'normal insan' sıfatına girebilmiştim. Lezbiyen olduğumu düşünenler bana virüslü gibi yaklaşıyordu. Gerçi bunu pek sallamıyordum. Mola yerine gelince kızlar onlarla inip inmeyeceğimi sorduğunda üşendiğimi söyledim. 15 dakika için aşağı inemezdim. Onlar indiğinde boşalan yanım çok geçmeden Sanem'le dolmuştu.
"Selam yalnız mı kaldın?" deyip gülümsedi.
Omuz silkip "Yalnız olmayı seviyorum" dedim.
Sanem bu umursamaz halimi sallamadan bana sırnaşmaya başlamıştı. Bir şeyler anlatırken eli kolu rahat durmuyordu kızın. En son göğsüme dokunduğunda geri çekilmek zorunda kaldım. Açık açık taciz ediyordu beni.
"Sanem" deyip gözlerine baktım "Lezbiyen misin?"
Kızaran suratı bana cevap verirken cevabı zaten bildiğimi fark ettim. Davranışları şimdi anlam kazanmıştı. O utançla cevap veremezken arka kapıdan otobüse binen şahıslarla gözlerimi ondan ayırdım. Masal ve çakma sarışın grubu içeriye geçip kendilerini hemen önümüzdeki koltuğa atmışlardı. Masal'ın göz ucuyla bana bakmasıyla neden yaptığımı bilmesemde kolumu Sanem'in omzuna attım. Sanem kasılırken, Masal'ın tepkisiyle ilgileniyordum. Kaşları çatılıp, gözleri ikimizin arasında gidip gelmeye başlamıştı. Onun bu kıskanç hali hoşuma gidiyordu. Yanındaki fanfinifonlar ona seslendiğinde, bakışlarını anca bizden ayırabilmişti. Onlara dönüp konuştuğunda ses tonunun da sinirli olduğunu fark edip gülümsedim. Onu böyle izlemek cidden zevkliydi. Kolumun altındaki beden kendini çektiğinde ise ondan gözlerimi çekebilmiştim. Sanem'in kırgın ifadesine baktığımda, sadece ayağa kalkıp kuru bir görüşürüz demişti. O an acaba yaptığımı fark etti mi diye düşündüm. Yanına gidip gitmemek arasında kalmışken telefonuma gelen sesle vazgeçmiştim. 'Neden ondan uzaklaşman gerekirken daha da yakın davranıyorsun?' Masal'ın gönderdiği mesaja bakıp dudaklarımı yaladım. Cevap vermeyecektim. Gelip yüzüme sormasını istiyordum. Telefonuna bakan suratı bana döndüğünde gözleriyle telefonumu işaret etti. 'Gördüm' manasında hareket yaptığımda sinirle telefonu cebine sokmuştu. Arkaya doğru gelip aşağı indiğinde bende gülerek arkasından indim. İnsanı böyle yola getirirler işte.
Masal tesisin arkasına geçince onu takip ettim. Kimsenin olmadığı bir yere geldiğimizde "Derdin ne senin?" deyip bana doğru döndü. Tek kaşımı kaldırırken ellerimi cebime sokmuştum. Sinirden kızaran suratı çok sevimliydi.
"Bir derdi olan sensin güzelim. Yeni bir dedikodu başlattığına göre."
Masal önüme gelip elleriyle tişörtümü tuttuğunda alayla gülümsedim. Bu hareketin korkutucu olması mı gerekiyordu? Sadece gözüme daha sevimli gözükmüştü.
"Sende dedikoduların büyümesi için mi ona sarılıyordun!" dediğinde kollarımı beline doladım.
"Sarılmıyordum"
Hareketimle şaşırırken onun bu boşluğundan faydalanıp biraz daha kendime doğru çektim.
"Sarılmak bu şekilde olmaz mı?" diye fısıldadığımda şaşkınlıkla açılan dudaklarına baktım. Kalbim hızlanırken gözlerimi dudaklarından çekemiyordum. Ellerim karıncalan.aya başlamıştı. Masal kendine gelip çekilmeye çalıştığında ise izin vermedim.
"Bir daha bunu yapma." dedim. Hareketsiz kalırken "Başıma bela açıp duruyorsun" diye fısıldadım. Kızaran suratına bakıp dudaklarımı yaladım. Şu an ona sarılmak istediğim için sarılıyordum. O kollarımdayken vücudumda oluşan hissi sevmeye başlamıştım ve bunu daha fazla istemek korkutucuydu. Kendime gelmem lazımdı. Zorla kendimi çektim.
"Bu son olsun Masal" dedim ellerimi cebime sokup düşüncelerimden ayrılırken.
"Bir daha beni zor durumda bırakırsan karşılık veririm." deyip gülümsedim.
Dediğim şeyde ciddiydim. Sessizliği severdim ve o bu sessizliği bozacak şeyler yapıp duruyordu. Bir daha canımı sıkarsa boş durmazdım. Benim intikamım onunkinden daha kötü olurdu üstelik.
İfadesinde ki şaşkınlık gidip kaşları çatılırken ona son kez bakıp arkama döndüm. Otobüse doğru ilerlerken halini merak etsemde bakmadım ona. Havalı gidişler önemliydi.
![](https://img.wattpad.com/cover/114884532-288-k49992.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kız Lisesi (gxg)
RomanceTAMAMLANDI 'Garip' insanlardan oluşan bir sınıfa düşen Tanem ve onu, o sınıfa düşüren Masal'ın hikayesi.