*iyi okumalar 🖤
"Değerini bilmiyorsa onun için mücadele etmenin ne anlamı var? Kesinlikle haklısın Leon."
Kaşlarımı kaldırıp yandaki kıza baktım. Göz göze gelince "Ne?" dedi.
"Az önce dediğin?" dediğimde "Film repliği. Güzel geldi." deyip omuz silkti.
İç çekip kafamı sıraya yasladım. 1 hafta, tam 1 hafta olmuştu. Masal 1 haftadır okula gelmiyordu ve ben 1 haftadır gelse de eskisi gibi benden saçma intikam alma girişimlerine devam etsin diye bekliyordum.
Bazı şeyler sonradan geliyordu, pişmanlık gibi.
Farkındalık ve umutsuzluk da.
Ona söylediğim her şeyden iyice pişman olduğum noktadaydım. Onları söyledikten sonra nasıl kırıldığını görmüştüm. Benim tepkimin ise 'seviyorum' diyen biri için yetersiz olduğunu farketmiştim. Şimdi ise tamamen bitti diyen bir zihnim vardı. 1 hafta olmuştu ve bu 1 hafta da defalarca kendimle çakışmıştım. Geri adım atan ben olmayacaktım ama onun da atmayacağından artık tamamen emin olmuştum.
En kötüsü de incelediği yerden kopacağını bilmeme rağmen, sağlamıştırmak yerine daha hızlı kopmasını istiyordum. Böylece eskisi gibi olabilirdim. Hafif depresiflik bana hiç iyi gelmiyordu. Çevreme de öyle. Arya'da benim depresiflik ateşimi harlıyordu. Sabahtan beri bana dram dizisi replikleri söylüyordu kız. Leon dediğinin ne filmi/dizisi olduğunu bilmiyordum bile. Kesin bilerek yapıyordu.
Gözde "Duydunuz mu!" diye içeri daldığında yerimden dikleştim. Duymamıştım ama şimdi duyacak gibiydim.
Hemşire "Ne olmuş?" derken, Rahibe sakızını patlatmıştı.
Gözde önümüze oturup herkesin başımızda toplanmasına neden oldu. Herkes merakla ona bakarken Arya "Anlatsana kızım" demişti.
"Şey, Tanem bu seni daha çok ilgilendiriyor."
Aha aksiyon! Hiç ihtiyacım yoktu.
"Ne o Masal sevgili falan mı yapmış?"
"Müneccim boku mu yedin kızım!"
Gözde çığırdığında gözlerim irileşti. Hayır, bunu öylesine söylemiştim.
Rahibe "Yeni bir izci mi?" dediğinde ona tersçe baktım.
Hayır buna düşme.
Yeni bir sevgili bulacak kadar bana karşı duygusuz olamaz.
Kesin bilerek yapıyor.
"Beni ilgilendirmez."
Kafamı sıraya yasladığımda hepsi söylenmeye başlasa da umursamadım. Kıskanmamı mı bekliyordu? Umrumda değildi.
"Ama kızmış."
Kafamı kaldırıp dişlerimi sıktım.
Yeni oyunu buydu yani.
"Öyle mi nerden bulmuş acaba?"
Sinirle bir nefes verdim. Tarzan sınıfa "Buna inanamayacaksınız!" diye girdiğinde kaşlarımı çattım.
"Başka bir giriş bul. Bunu çoktan Gözde söyledi."
"Oha Yaren ve Masal'ı biliyorsunuz yani!"
Şokla Tarzan'a bakmaya başladım. Gözde de bu detayı bilmiyormus gibi şaşırmıştı. Nasıl bir oyundu bu böyle?
"Bizim Yaren?"
"Evet. İkisi okula geldi az önce. Bu normal mi diye düşünüyordum ki Masal'ın yanındaki şu kısa kız çok yakışıyorsunuz, hayırlı olsun tarzı bir şey dedi."
Tarzan konuşmayı bitirince sinirle yumruklarımı sıktım. Oyun değilse, bir ihtimal benden sonra teselliyi onda mı bulmuştu? Hayır, bu gerçek olamazdı. Yaren'in sınıfa girmesiyle sertçe yerimden kalktım. Sırasına giderken "Yaren!" diye seslendim.
Kuruntu yapmayacaktım.
Bana yandan baktığında "Sabah niye Masal'la geldin?" dedim.
Gözde'nin sinirden kızarmış yüzünü de görüyordum. Herkes merakla ona bakıyordu. Bende hakim olan şey, öfkeydi.
"Neden?" dediğinde "Ne neden?" dedim.
Gözlerini devirdi.
"Niye soruyorsun?"
"Sevgi- eski sevgilim çünkü."
"Yani seni ilgilendirmez."
Yerine oturduğunda kaşlarımı çattım. Bu ne saçmalıktı böyle. Yaren'in Masal'a ilgisi olduğunu sanmıyordum. Olamazdı, iliskimiz konusunda yardımcı bile olmuştu.
Gözde "Doğru mu bu?" dediğinde Yaren kendisine yöneltilen sorunun ya farkidna değildi ya da görmezden gelmişti.
Yerinden sertçe kalktığında "Sana soruyorum!" diye bağırdı.
Öfkemin bir yansımasını görüp kafamı iki yana salladım.
"Tabiki değil." dedim.
Masal da Yaren'le ilgilenmezdi. Sınıftan çıkarken bunun eminliğiyle alt kata indim. Böyle bir oyuna gerek yoktu. Madem beni kıskandırmak istiyordu, buna kanmadığımı bilmeliydi. 1 hafta sonra gelmişti. Geri adım atmayacağım demiştim ve bunda kararlıydım. Ona sadece çocukluğu bırakmasını söylemek istiyordum.
Sınıfına gelince bir kaç saniye durdum. Diyeceğim şeyleri iyice zihnimde düşündükten sonra içeri girdim. Masal ve diğer iki kızı sıralarında görünce yanlarına ilerledim. Beni gördüğüne şaşıran iki kızı umursamadan karşımdaki çakma sarışına baktım.
"Konuşalım."
Kaşları çatılırken, dudaklarına küçümseyici bir gülümseme yayıldı.
"Neyle ilgili?"
"Bence biliyorsun."
Dudaklarını buzup "sanmıyorum" dediğinde dişlerimi sıktım.
"Ne o şimdi de Yaren'e mi sardın?"
Büzülen dudaklarından alaylı bir gülümseme yükseldi. Kaşlarımı çattım. Dalgacı hali son derece sahte geliyordu.
"Öyleyse ne olmuş?"
"Beni onunla mı kıskandırmaya çalışıyorsun?"
Yaren olmazdı. Ona hala tam anlamıyla ısınamamıştım. Gülüşü giderken kaşları daha da çatıldı.
Soğukça "Sen kimsin ki?" dediğinde kısa bir an kalbim titredi.
"Umursamıyor gibi mi yapıyorsun?"
Yanındaki atom "Belki gerçekten umursamıyordur" dediğinde bakışlarımı karşımdaki bedenden çevirmedim.
Bir tepki bekledim. Göz bebeklerinde ya da dudakların da ufak bir titreme. Tereddüt ya da üzüntü. Ama gördüğüm tek şey hiçlikti.
"Tanem bunu bırakalım olur mu? Bir an seninle uğraşmayı düşündüm ama sen buna bile değmezsin."
İnanamayarak bir adım geriledim.
"Ne?"
"Bitti yani. İlkini sen kendin istedin, bunu da ben diyorum. Benim için de bitti. Ve Yaren, sadece arkadaşız ama fazlası da olabiliriz, sonuçta ikimizde yalnızız."
Sonundaki kelimeyi bastırdığında sinirle güldüm.
"Buna inanmamı mı bekliyorsun?"
Bana yıllardır aşık olan kız oydu.
"İstediğine inan. Bundan sonra muhattap bile olmak istemiyorum."
Karşımdan ayrılıp yanımdan geçerken şokla yerimde kaldım. Kızlar da onu takip edip sınıftan çıkarken gözlerimi kırpıştırdım.
Bu kesinlikle beklediğim tepki değildi ve pişmanlık geç kalan duygulardan biri olmuştu.
![](https://img.wattpad.com/cover/114884532-288-k49992.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kız Lisesi (gxg)
RomanceTAMAMLANDI 'Garip' insanlardan oluşan bir sınıfa düşen Tanem ve onu, o sınıfa düşüren Masal'ın hikayesi.