36.bölüm

10.3K 668 237
                                    

İyi okumalar :)

Dertler demir olsaydı, ben mıknatıs olurdum. Annem, Masal, Yaren... Ayrı ayrı geliyorlardı üzerime.

Bir neyse de üçüyle uğraşmak çok yorucuydu. Yaren'in evimin önüne kadar gelmesi ise beklenmedik bir şeydi benim için.

'Derdimizi çözelim' demişti.

Bir an hangi derdim diye düşünmüştüm. Yukarıdaki paradan çok dert veriyordu.

Şaka bir yana, o mevzuyu Arya halledeceğim dediği için geri plana atmıştım.

Şimdi ise pijamamla aşağı iniyordum. Hanımefendi gecenin 2.30'unda geldiği için parmak uçlarımda yürüyordum üstelik.

Merdivenlerden indikten sonra askılıklan montumu aldım. Ne kadar konuşacaktık bilmiyorum. Donmak istemiyordum.

Kapıyı açtığımda, bahçe duvarına yaslanmış Yaren'i gördüm.

Kafasına geçirdiği bere, siyah eldivenleri ve elindeki sigarası ile fazla soğuk duruyordu.

Yani her zamanki gibiydi.

Yanına ilerlerken kafasını kaldırıp bana baktı. Duvardan ayrılıp sigarayı da söndürdü. O an bir şey fark ettim

Her zamanki gibi değildi. Piercing deldirmişti. Alt dudağının sol kenarına.

"Bu saatte dürttüler mi de geldin?" diye homurdandım.

Şimdiden üşümüştüm. Mont olsa bile bacaklarımda ince bir pijama vardı sonuçta.

"2 gün önce dürttüler. Şimdi geldim." dediğinde göz devirdim.

Kavga etmek için fazla yorgundum. Uyumamıştım ve uykusuzluğa dayanabilen bir bünyem yoktu.

"Tamam halledelim o zaman." dedim.

Sigarayı içmeye devam ederken gözlerini yoldan ayırmadı. Filtrenin sonuna dayandığında, yere atmıştı.

"Onlar

Hala konuya görmediğimiz için ben açmaya karar verdim. "Kavga falan mı edeceğiz?"

Yumruk yumruğa girmeyi düşünse bu kadar sakin durmazdı herhalde.

Alayla "Yüzüme söylesene bir." dedi.

Onun parıldayan gözlerine bakarken ellerimi kaldırdım. "Almayayım."

Dudaklarını yalayıp "O zaman kavga yok. Özür dilemen kafi." dedi

Kafiymiş.

"Özür dilemeyi düşünmüyorum." Diye homurdandım.

Sonuçta karşılıklı kırgınlığımız vardı. Her ne kadar beni kesecek gibi dursa da özür dilemezdim

Kaşları alayla yukarı kalkarken "Düşündürtmek zorunda bırakma beni." dedi.

Ya yine mi tehdit.

"Anlaşamayacağız sanırım."

"Benimle anlaşmamak istemezsin."

Laflara bak bak. Yalnız o kadar alaylı bir ifadeyle bakıyordu ki bu da rahat olmamı sağlıyordu.

Kızgın değildi.

"İsterim. Gidiyorum hatta şimdi." diye onun gibi alayla konuştuğumda "Dur" dedi.

Ne diyeceğini merak edip ona doğru baktım.

Saatine bakıp "Biraz daha bekle." dedi.

Bunun nedenini anlayamazken istemsizce orda boş boş durmuştum.

Kız Lisesi (gxg)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin