26.bölüm

10.6K 820 103
                                    

*İyi okumalar

Kızlarla montları giyinmiş Masal'ı bekliyorduk. Kraliçeler sonradan geliri, kanıtlar biçimde bizi baya bekletmişti. Çadırlarımızın arasında 2 dakika varken nasıl geciktiğini bende anlamamıştım. Oflayıp puflayan rahibe, biraz daha beklerse duman püskürtecekti. Öyle bir şey olsa sevinirdim. En azından hava ısınmış olurdu. Sonunda çadırından çıkan Masal'la bizimkiler şükretmeye başladı.

Rahibe "Sonunda." diye homurdanırken ben Masal'a kitlenmiştim.

Hava -5'ti. Benimki bu soğuğa karşı kısa kolluyla geliyordu. Yanıma geldiğinde "Üşümeyecek misin?" diye sordum.

Göz devirirken "Makaronlarım nerede?" dedi.

Kızlar bu halimize kıkırdarken "Hadi üstüne mont alalım." dedim.

Kızlar daha da gülmeye başlayınca Masal kaşlarını çatmıştı.

"Çadır da olmayacak mıyız, ne gerek var?" dediğinde bizimkiler gülmeyi kesip bana bakmıştı.

Masal'a kamp alanından uzakta sabahlayacağımızı söylemeyi unutmuş olabilirdim.

Rahibe "Ormanın içine gidiyoruz. Çok bile oyalandık, hadi." deyip ilerlemeye başladı.

Kızlarda yürüyünce, bende ilerlemeye başlamıştım ki, Masal kolumdan tutup durdurdu. Bizimkiler uzaklaşırken dönüp ona baktım.

"Bunu bana söylememiştin."

Küçük bir detay olduğu için unutmuştum.

"Önemli mi?" deyip arkaya baktım.

Gözden kaybolmadan kızlara yetişsek iyi olacaktı. Hem biraz daha ses yaparsak çadırlardan uyananlar olabilirdi. Ondan bir an önce burdan uzaklaşmak istiyordum.

Masal kolumu sıkınca ne diyecek diye bekledim.

"Yasak bu."

Dediği şeyle kaşlarımı kaldırdım. Yasakları çiğneme konusunda her zaman büyük bir özveri gösterirdi.

Buna dayanarak "Sorun mu?" dedim.

Sonuçta birinin çadırını kesmek ya da okul kapandıktan sonra içeri girmekte kurallara aykırıydı.

"Okul babamın farkındaysan." dediginde güldüm.

"İşte bu yüzden daha rahat olmalısın."

Göz devirirken oflamıştı. Neden bu kadar kastığını anlamıyordum.

"Sırf siz saçma sapan şeyler yapmayın diye geliyorum." deyip ilerlemeye başladı.

Tabi canım.

"Montun?" dediğimde ise tıpış tıpış dönmüştü.

"Bekle burada."

Çadırına gidişini gülerek izledim. Bu halleri çok tatlıydı. Kızlara da yönlerini söylemeleri için bir mesaj attım. Masal çadırdan çıkınca telefonu cebime sokup bekledim.

Aldığı şeyleri görünce kahkaha atmamak için zor tuttum kendimi.

"Kızım kutuplara gitmiyoruz bu ne?"

Eskimo montunu, şapkasını ve eldivenini takmıştı. Sadece gözleri ve burnu gözükürken çok şirin duruyordu.

"Hava -5'miş." dedi.

Gider gitmez hava durumuna bakmıştı demek. Elinde ki poşete bakıp "o ne?" dedim.

Az önce de elindeydi. Yanakları kızarırken "kızlarla yemek için bir şeyler almıştım." diye mırıldandı.

Kız Lisesi (gxg)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin