*İyi okumalar :)
Vicdan suçluluk duygusuyla ortaya çıkan bir şeydir. İnsan yaptığı şeyden pişman olduğunda ona telafi olarak başka şeyler yapması gerektiğini söyler. Yükü hafifletmek için olan bir savunma mekanizmasıdır yani.
Berkay'ın iftira attıktan sonra bana yardım etmek istemesi gibi. Ya da babamın, annemden bir şey sakladığında ona yeni hediyeler alması gibi. Ya da birine beddua ettikten sonra içimizden tövbe etmemiz gibi.
Bunlar hep vicdanımızın yaptırdığı şeylerdir anlayacağınız.
O kadar şey yaptıktan sonra gram suçluluk duygusu duymayan bir insana ne denir o zaman? Vicdansız? Sürtük?
"Senin vicdanın yok mu hiç?" dedim son bir kez.
Masal hazır bizim kata kadar çıkmış, ayağımıza gelmişken, bir kahvemizi içsin diye sınıfa sürüklemiştik.
Hani bir söz vardır. Beklenen ot insanın ayağının dibinde bitermiş diye. Masal'a ihtiyaç duyduğumuzda, onun dalgınlıkla bir kat daha fazla çıkmasını buna bağlıyordum.
Kader bizi bir araya getirmişti. Bir de okulun merdivenleri.
"Yok canım. Kullanmıyorum." deyip saçını salladığında gözlerimi kıstım.
Artist artist hareketler yapıyordu da hayırdır yani. Burada biz 7 kızız, o tek. Racon da yoktur kızlar arası. Dalardık yani.
"Belli sürtük."
Ben daha cevap vermeden atlayan Eylül'le Masal'ın yüz ifadesinin sertleşmesini izledim. Az yağ çekelim dedik 4.cümlemiz sürtük oldu, iyi mi? Bu bize artık diz çöksekte yardım etmezdi.
"Ne dedin sen!" deyip Eylül'ün üzerine yürüdüğünda ofladım.
'Kız kavgası' izlemek çok hoş olabilirdi. Masal dayak yerse üstelik bu bin kat daha hoş olurdu. Yine de onun benden başka biriyle didişmesinden hoşlanmamıştım. Herkes kendine farklı bir rakip bulsun o benimdi.
"Sakin olun kızlar." deyip çektim onu.
Bir kaç adım anca gitmişti zaten. Kavga olduğunda hep ağır çekim yürüyordu bu kız.
"Ben sakinim. O arkadaşına söyle düzgün konuşsun!"
Cırlamasıyla yüzümü buruşturdum. Bir insan sakinken neden bu kadar cırtlak olurdu ki?
"Eylül. Rahat dur." dedim bu sefer.
Eylül homurdanıp "sürtük değil mi?" dediğinde ise her şey için çok geçti.
Masal'ın usain bolt gibi en önden en arkaya uçuşunu sadece izledim. Benimle birlikte 6 kız daha izlemişti. Biri ise yerdeydi şu an.
"Bırak saçımı ah!" diye bağıran rahibeyle herkes transtan çıkmış gibi onları ayırmaya çalıştı.
Ben ise kenarda olayla gram ilgilenmemiş Yaren'in yanına oturdum.
Şu kız kadar rahat olsam yeter.
"Kavga ediyorlar." dediğimde "İyi" demekle yetindi sadece.
Oflayıp kızları izlemeye başladım. Az önce laf atan Eylül yere çömmüş ve Masal'ın tırnaklarından korunmaya çalışıyordu.
"Gitti saçı" deyip suratımı ekşittiğimde yanımdan ses gelmedi. Yaren'e baktım. Telefondan bir şeylerle uğraşıyordu.
"Sen kime sürtük diyorsun! Vermediğin kalmadı bana mı laf yapıyorsun!"
Masal bir bağırıp bir yumruk atıyordu. Taktir ettim kızımı. Kavgada iyiydi. Ben onu böyle izlerken Yaren'de telefonu bırakıp onlara bakmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kız Lisesi (gxg)
Roman d'amourTAMAMLANDI 'Garip' insanlardan oluşan bir sınıfa düşen Tanem ve onu, o sınıfa düşüren Masal'ın hikayesi.