Kalabalığın içinde Justin'i gördüm.
Jen: Hey Dave ?
D: Efendim ?
Jen: Peki Justin ?
D: Ne olmuş ona ?
Jen: Onun brownie şeyi nasıldı ? dediğimde Dave suratı düştü. Morali bozulmuştu birden.
Jen: O zaman ne oldu Dave ?
D: -
Jen: Anlatmak istemezsen anlarım.
D: Clarisse ve Justin'nin yattığını nasıl öğrendim sanıyorsun ?
Jen: Yani Justin kendisi mi söyledi ?
D: En çok acıtanda o zaten.dediğinde küçük çaplı bir kalp krizi geçirmiştim. Bana gerçekten yalan söylemiş olamazlardı dimi ? Hadi yosun kafa neyse ona zaten güvenilmez. Peki ya Clarisse en iyi arkadaşım. Bana yalan mı söyledi ? Moralim gerçektem bozulmuştu. Charlie'nin bana verdiği şey etkisini kaybetmeye başlamıştı. Artık eskisi gibi değildi.
Jen: Dave ?
D: Sen iyi misin? Yüzün bembeyaz olmuş.
Jen: Eve gitmek istiyorum.
D: Tamam gidelim. Hatta istersen önce hastaneye gidelim. Sana dokunmuş gibi.
Jen: Sorun değil eve gidelim, dedim ve Dave'in koluna girdim. Hemen eve gidip kafamı yastığa gömmek istedim. Pattie ve babamda evde yokken deli gibi ağlamak istiyordum. Dave yol boyunca 3 kere daha hastaneye gitmeyi teklif etmişti. Yüzüm bembeyaz olmuş öyle diyordu. Tabi sende en sonunda her şeyi göze alıp gizlice çıktığın çocuğun sana yalan söylediğini öğrenseydin senin de yüzün bembeyaz olurdu. Dave benimle eve gelmeyi de teklif etmişti ama Pattie ve babamın zaten evde olduğunu söyledim. Benim için endişelenmiş gibi duruyordu. Onu iyi olduğuma ikna ettikten sonra eve girdim. Hemen odama gittim ve kafamı yastığa gömdüm. Daha merdivenlerde ağlamaya başlamıştım. Bana daha önce söyleselerdi bu kadar kızmazdım yada üzülmezdim. Ne kadar oldu bilmiyorum biri odama girdi.
Jen: Her kimsen beni yalnız bırak, dedim kafamı yastıktan kaldırmadan.
J: Neyin var Jennifer ?
Jen: Siktir git Bieber.
J: Ne olduğunu söylemeden gitmiycem, dediğinde sinirle yataktan kalktım ve karşısına geçtim ve ona bir tokat attım.
J: Bu ne içindi ?
Jen: Gerçekten merak mı ediyorsun ? Yaptığın pezevenkliği öğrendim, dedim bağırarak.
J: Ne yapmışım ?
Jen: Sen nasıl bir arkadaşsın ya. En iyi arkadaşının sevgilisiyle yat bir de bunu en iyi arkadaşına söyle. Onu da bırak bana yalan söyledin.
J: Ben sana yalan söylemedim.
Jen: Justin bıktım ben bu oyunlardan, yalanlardan. Bıktım anlıyor musun ?
J: Sana yemin ederim yalan söylemedim. Seni gerçekten seviyorum.
Jen: Bir yalanında bu zaten, dediğimde birden dudaklarıma yapıştı. Bu daha öncekilerden farklı bir öpücüktü. Duygu doluydu. Dudaklarımı serbest bırakıp gözlerimin içine baktı.
J: bu sana bir yalan gibi mi geldi? İlk defa bir kızdan gerçekten hoşlandım. O kızsa bana inanmıyor
Jen: Peki o kızın ne yapmasını bekliyorsun. Öyle bir şey öğreniyor ki bildiği her şey yalan. Her kelime yalan. O kızın sana güvenmesini nasıl bekliyorsun. O seni sevmiyor mu sanıyorsun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
STEP BROTHER
Fanfiction"Biz kardeşiz." dedim sinirle. "Sana üvey kardeş fantezimden bahsetmedim herhalde." dedi ve tabii ki piç smile yapmayı unutmadı.