46. Bölüm

3.3K 125 4
                                    

                                                                                       ********Noel sabahı********

Erken kalktım. Charlie'nin evine gidip hediyemi bırakıcaktım. Ama Justin benden erken kalkmış ve gitmişti. Demek Justin'e ben çıkmamıştım. Bu biraz moralimi bozdu. Hediye paketimi aldım ve buz gibi havaya merhaba demek için kapıyı açtım ki mor hediye kutusuyla karşılaştım.Elimdeki kutuyu masaya bıtaktım ve mor kutuyu alıp içeri girdim. Biraz kutuyla bakıştık. Üzerinde Jennifer'a Gizli Noel babadan yazıyordu. Justin'nin hediyesi daha gelmemişti yada çokdan almıştı. Kutuya şöyle bir baktım. Baya büyük bir kutuydu. Kutuyu yavaşça açtım. İçinde mine beyaz bir elbise vardı. İşte şimdi emindim bu hediye Justin'dendi. Elbiseyi çıkarıp aynada üzerimde baktım. Güzel ama sade bir elbiseydi. Tam kutuya geri koyucaktım ki bir not gördüm. "bu elbiseyi bu gece partiye gelirken giy" yazıyordu. Tuhaf yani Justin bunu neden istesin ki. Herneyse kutuyu odama bıraktım ve Charlie'nin hediyesini aldım. Hediyeyi gizlice Charlie'nin evine götürdüm. Geri döndüğümde Justin hala gelmemişti ama Pattie ve babam kalkmıştı. Hep birlikte kahvaltı yaptık. Bir aile gibi. Bu kelimeyi en son 6 yaşındayken kullandım. En son ben 6 yaşındayken bir ailem vardı. Kötü anıların bu günü mahvetmesine izin vermiycektim. Bütün gün Alice ve Logan ile kameradan konuştuk. Noel de yanımda olmalarını çok isterdim. Akşama doğru Justin eve hala gelmedi. Kutuya şöyle bir baktım. Beyaz elbiseyi çıkardım ve giydim. Pattie saçlarımı yapmama izin verdi. Son kez kendime baktım. Sonra Clarisse ile buluştuk. 

Clarisse: çok güzel olmuşsun ama abartılı değil mi? Sıradan kıyafetlerde yeterliydi

Jen: bilmiyorum bu gizli noel babamın isteği

Clarisse: kim olduğunu çok merak ettim, dedi gülerek. Ben de ona güldüm. Arabayla partiye gittik. Partideki herkes bana bakıyordu. Kapıdan giren herkes nerdeyse önce bana bakıyordu. Yarım saat sonra herkes ordaydı. Hepimiz salonda toplandık. Philip adında bir çocuk salonun ortasına geldi.

P: kim başlamak ister

C: ben başlarım, dedi ve ayağa kalktı. Philip yerine oturdu.

C: benim hediyem üzerinde brownie çocuk yazan bir t-shirt. Evet bu şakayı herkese yaptım ama bu hediye tek birinden olabilir o da Jennifer, dedi gülerek. Herkes bana baktı. 

Jen: evet bildin, dedim gülerek. Oyuna göre sıra bendeydi. Salonun ortasına çıktım

Jen: benim hediyem bu harika elbise (dedim ve etrafımda döndüm) ve bence benim gizli noel babam, dedim ve Justin'e baktım. Bana gülüyordu. Onu bütün gün ilk defa gördüm. 

Jen: evleneceğimi bilen tek kişiden yani Justin'den olmalı. Benim gizli noel babam Justin mi?

J: Hayır ben değilim

Charlie: bir dakika sen evleniyor musun?

Jen: evet, dedim gülerek ve gizli noel babamın ortaya çıkmasını bekledim. Oyun kurallarına göre bilemezsem kendisi söylemeliydi ama kimsede tık yoktu

Clarisse: Jennifer'ın gizli noel babası kim o zaman?

P: gelmeyen biri var mı? 

Charlie: herkes burda

Carly: pekala bu bir şaka mı? Bir hayalet mi aldı?

Jen: pekala çok önemli değil. O gizli noel baba olarak kalsın, dedim ve gülerek yerime oturdum. Arkamdan Justin çıktı ona hediye olarak seni seviyorum yazan bir t-shirt gelmişti. Hem de t-shirtün her yerinde seni seviyorum yazıyordu. Birden telefonum çaldı. Salondan çıkıp telefonu açtım

Jen: alo?

X: beni tanıdın mı Jen?

Jen: sesin tanıdık ama hayır tanımadın

X: ben gizli noel babanım. Justin'le evleneceğinizi duydum

Jen: Dave!

D: çok zekisin, dedi gülerek

Jen: ne istiyorsun Dave hem senin hapishanede olman gerekiyor mu?

D: bu geceliğine Kanada'dayım

Jen: ne?!

D: Mike ve Pattie'ye de bir şey yolladım. Sen ve Justin'e de düğün hediyesi olur, dedi ve telefon kapandı.

J: ne oldu?

Jen: hiç

J: bembeyaz olmuşsun

Jen: gitmeliyiz Justin

J: neden?

Jen: hemen gitmeliyiz

J: tamam eve gidelim o zaman

Jen: Hayır!

J: ne?!

Jen: eve gidemeyiz. Sanırım oyun burda bitti.

STEP BROTHERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin