10. Bölüm

6.2K 205 8
                                    

Ertesi sabah her şeyi Clarisse anlattım. Onunla buluşmak için bir kafeye karar verdik. Tam hazırlanıp çıkıyordum ki Justin'le karşılaştım ve mutfakta başka bir kız vardı.

J: Günaydın Jen.

Jen: Sana da Justin.

X: Bu kim Justin ? Bizi tanıştırmıycak mısın ?

J: Gerek yok o da gidiyordu.

Jen: Evet ama biraz daha durabilirim.

X: Ben Carly.

Jen: Ben de Jennifer arkadaşlarım bana Jen der.

Carly: Sen Justin'nin üvey kardeşisin.

Jen: Evet, dedim gülerek.

Carl: Justin senden çok bahsetti.

Jen: Benden mi ? Ne dedi çok merak ediyorum.

J: Gerçekten senin gitmen gerek miyor mu ?

Jen: Biraz zamanım var, dedim ve bir sandalyeye oturdum.

Carly: Sinir bozucu olduğunu söyler her zaman. Uyurken bile bunu sayıklıyor.

Jen: Öyle mi ? Dedim gülümseyerek sonra devam ettim "Biliyor musun...Justin geceleri bir ayıya sarılarak uyur hem de pembe bir ayı."

J: Ne ?! Hayır !

Jen: Hep inkar eder, dedim ve mutfaktan çıktım ve Clarisse ile buluşmaya gittim. O da dün gece olanlara şaşırmıştı.

C: Uzun zamandır Justin'den duyduğum en normal cümle.

Jen: Bir de bana sor.

C: Ama zaten yapamazdın. Onu çırılçıplak terasa kitleyemezdin.

Jen: Yapabilirdim.

C: Yapamazdın.

Jen: Nerden biliyorsun ?

C: Çünkü onu seviyorsun.

Jen: Evet seviyorum ama o benim kardeşim artık Clarisse ona karşı bir şey hissetmemeliyim.

C: Ama "ÜVEY."

Jen: Sonuçta kardeşim işte. Artık bu konuyu kapatalım.

C: Peki sen bilirsin. Peki İngiltere'ye ne zaman dönüyorsun ?

Jen: Bilmiyorum Pattie ve babamın gelmesini bekliycem. Babamı son bir kez görmek istiyorum.

C: Peki,intikam işi.

Jen: Onu hallettim ben, dedim gülerek. 

C: Nasıl ?

Jen: Küçük bir pembe ayıcık olayı, dedim gülerek.

C: Buralara alışabilirsin. Burda kalabilirsin.

Jen: Ama İngiltereyi seviyorum. Özellikle Justinsiz olmasını.

C: 3 cümlenin birinde Justin'den bahsettiğinin farkında mısın ?

Jen: Ne ? Hayıır !

                  **********Justin*********

Carly: Hiç buralardan çekip gitmek istedin mi Justin ?

J: Bilmem buraları seviyorum. Kanadayı seviyorum. Jensiz olmasını özellikle.

Carly: 3 cümlenin birinde Jennifer'dan bahsettiğinin farkında mısın ?

J: Ne ? Hayıır !

                *********Jennifer*********

Jen: Çok saçma.

C: Öyle mi ? Yani 3 cümlenin birinde-

Jen: Tamam anladım ama öyle değil.

C: Bahse var mısın ?

Jen: Offf iyi tamam, dediğimde bana güldü.

Jen: Ne ? Ne oldu ?

C: Biliyor musun bence Justin'le çıkmalısınız.

Jen: Bu da nerden çıktı şimdi ?

C: Ben ne zaman haklı çıksam Justin de aynısını yapardı.

Jen: Ama bu olmıycak, dediğimde Clarisse bir şeyler mırıldandı. Ne dediğini anlamamıştım ama pek kafama takmadım. Biraz konuştuktan sonra eve geri döndüm. Justin salonda tek başına oturuyordu.

J: Jen ?

Jen: Ne var yosun kafa ?

J: Neden Carly öyle dedin ?

Jen: Pembe ayıcık mı ? Şey bir şeyleri mahvetmek istedim.

J: Şaka mı yapıyorsun. Kız duygusal erkekleri çok çekici buluyormuş. Bu çok hoşuna gitti.

Jen: Ne güzel, aranızı yaptım işte, dedim ve kendi odama çıktım. O gece nedense bir şey beni çok tedirgin ediyordu. Belki izlediğim o korku filmi yüzündendi. Uzun süre uyuyamadım. Biraz sonra Justin'nin yanına gittim ama çokdan uyumuştu. Odama döndüm ama huzursuz oluyordum. Yastığımı aldım ve Justin'nin yanına gittim. Onu uyandırmadan sessizce yanına yattım.

Uyandığımda Justin meraklı gözlerle beni izliyordu....

STEP BROTHERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin