Koizumi Mahiru x Okuyucu

498 16 12
                                    

Tokyo bir fotoğrafçı için gezilip kare bulunabilecek en güzel yerlerden. Koizumi'nin en sevdiği tür portre için adeta cennet. Milyonlarca insanın yaşadığı, eğlence ve güzellikler şehrinde gülümseyen insanlar bulmak kolay olmalıydı. Bu hayallerle yola çıkan kızıl, elinde fotoğraf makinesiyle Tokyo sokaklarında geziyordu, fakat insanlar gülmüyordu. Herkesin suratı asık, mutsuz, telaşlı, umutsuzdu. Eğlence merkezlerinde bile, kitapçıda bile, sinemada bile insanlar gülmüyordu; oysa burası öyle güzel bir şehirdi ki, insanların bu hali ona garip geliyordu.

Kitonamaru Parkı içindeki gölde güzel bir yer bulup çimlerin üzerine oturdu. Tepesindeki ulu ağacın altına uzanıp kamerasını göğe kaldırdı. Sık yaprakların arasından mavi gökteki beyaz bulutların arasına saklanmış, parlayan güneşi merceğin ötesinden görüp resmini çekti. İnsan yüzü değildi ama gene de güzeldi. İnsanların bunları görmeyip de umutsuz zombiler gibi dolaşmalarını anlamıyordu, büyük bir kayıptı bu. Yattığı yerden kalkıp tekrar oturur pozisyona geldi. Bu sefer göldeki köprünün üstünden geçen bir genç gördü. Genç aheste aheste yürürken sudaki balıkların çırpınışlarını izliyordu. Ayakları sıçrayan sudan ıslandığından ayakkabılarını çıkarıp, arkasında birleştirdiği ellerine almıştı. Koizumi güneşin altında parıldayan bu güzel manzara karşısında hayranlıkla donakalmıştı, şimdiye dek gördüğü en güzel sahneydi. Gencin yüzündeki gülümsemeye öyle kapılmıştı ki elindeki kamerayı unutup kucağına düşürmüştü. Ağır makine dizine çarpınca acıyla iç çekti ve rüyadan uyandı. Telaşla kamerayı alıp kontrol etti, bir şeyi yoktu. İç rahatlığıyla makineyi gözünün önüne alıp merceğini ayarladı ve genç gitmeden önce resmini çekti. Tek bir resim yeterli olurdu ama Koizumi kendini öyle kaptırdı ki gencin her adımını kayda alıyordu. Sonunda genç köprüden inip ayakkabılarını tekrar giydi ve yeşil ağaçlar arasına girdi. Koizumi onu kaybetmeden önce ayağa kalktı ve peşinden koştu ama çok geçti, genç çoktan ortadan kaybolmuştu. Hayalkırıklığıyla kamerasını kapayıp boynuna tekrar astı ve tıpkı gencin yaptığı gibi elleri arkasında, sekerek ilerledi ve etrafını izledi.

***

Koizumi Mahiru'nun açtığı 13. sergi ülke rekorlarını kırmıştı, kısa sürede en çok ziyaret edilen sergi olmuştu. Henüz ortaokul son sınıf öğrencisi olan bu kız inanılmaz yetenekliydi ve ülkenin en prestijli okulu Umudun Zirvesi onu okula davet etmek için bizzat sergiyi ziyarete gelmişti.

Sergiden en çok ziyaret edilen resim parktaki o gencin resmi olmuştu ve Koizumi de sergi boyu insanlarla konuşmak yerine resmin karşısında oturmuş, onu hayranlıkla izlemişti. Yanına oturan yabancıyı bile farketmeyecek kadar hayran olmuştu. Yabancı bir resme bir kıza baktı sonra kıkırdadı. "Çok güzel görünüyor." dedi sakince. Koizumi ses çıkarmadı ama başıyla onu onayladı. "Sizi fazlasıyla etkilemişe benziyor." Kız tekrar başını salladı. "Kim bu kişi peki?" Koizumi şimdi umutsuzlukla iç çekti ve gözlerindeki ışık söndü.

"Bilmiyorum..."

"Ah... Yazık olmuş. Eminim o kişi de bunu çok severdi." Koizumi sonunda başını yanındaki yabancıya çevirdi. Gözlerinin ışıltısı geri geldi, heyecandan nefes alamadığından göğsünü tuttu. Aynı genç ona bakıp gülümsedi. "Umarım aradığınız kişiyi bulursunuz."

"...K-Koizumi Mahiru!" Kızıl ani bir hareketle elini uzattı.

"(S/A) (İ/A)." Genç, kızılın elini tutup sıktı. "Memnun oldum."




Burası hala duruyormuş •w• Sonunda nefes alabildim!!! Üniversiteye başladık iyi güzel de hiç mi dinlenmeyeceğiz? Bu haksızlık! T-T Umarım uzun aradan sonra hoşunuza gitmiştir~

Danganronpa OneshotsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin