Anaokulunun bahçesi çocuklarla doluydu. Okuldaki tüm çocuklar, dışarıdaki güzel havanın tadını çıkarıp oynamak için bahçeye hücum etmişlerdi. İçlerinden yalnızca bir tanesi içeride oturmayı tercih etmişti, elinde aldığı Gameboy konsolunda tetris oynuyordu. Ona Vocaloid şarkılarıyla Rus Folk müziği karışımını andıran müzik, durmaksızın çalıyordu. Minik kızın elleri öyle hızlı hareket ediyordu ki taşların çıkardıkları sesler müziğin duyulmasına neredeyse engel oluyordu. Kız oyunu oynarken gözlerini bir an olsun kırpmıyordu, nefesini tutmuş oyuna odaklanmıştı. Sonunda oyun bitti ve en son, Barbie'nin Fındıkkıran Balesi filminde duyduğu Orta Doğudan olduğunu düşündüğü Kaptan Şeker'in finalde Komutan Nane ile dans ettiği müzik -yetişkinlerin bildiği adıyla Tchaikovsky'nin Fındıkkıran Balesi'nden Rus Dansı Trepak- eşliğinde dans eden adamlar çıktı; sonrasında müzik değişti ve bir uzay mekiği havalandı. Onun da gözden kaybolmasının ardından "TEBRİKLER!" yazısı çıktı ve oyun bitmiş oldu. Kız oyunu tekrar başlatıp en baştan başladı. Bahçedeki çocuklardan bir tanesi tuvalete gitmek için içeriye girdiğinde müziğin sesini duydu ve merakı nedeniyle, tuvaletini unutup müziğin kaynağını aramaya başladı. Sonunda oyun oynayan kızı oyuncak sandıklarının arasında bulunca hazine avı bitti. Kızın yanına eğilip "Ne oynuyorsun?" diye sordu ama kız ona cevap vermedi. Çocuk dikkate alınmadığı için sinirlenip tekrar sordu.
"Tetris." dedi kız hızlı bir şekilde.
"Çok garip bir konsol." Çocuk öne eğilip kızla birlikte oyunu izlemeye başladı, daha önce böyle bir konsol görmemişti. Onun gördüğü konsollar daha havalı ve parlaktı ayrıca oyunları da daha renkliydi, gene de kendini oyunu izlemekten alıkoyamadı. Aileleri gelene kadar kızla birlikte oturup oyununu izledi.
-Zamanda Atlama-
Kimsenin bilmediği ve az öğrencisi olan, şehrin ara sokaklarında yer alan ilkokulda öğrenciler bir araya toplanmışlardı. Sıralar birleştirilmiş ve tüm sınıf etrafına toplanmıştı. Birlikte Top Trumps Süper Kartların Süper Kahramanlarıyla oynuyorlardı. "Süpermen, Two-Face'yi aldı. Ben kazandım."
"Ama vermek istemiyorum!"
"Oyunbozanlık etme!" Çocuklar kendi aralarında kavga ederlerken kendi sırasında oturan küçük kız elindeki Gameboyda oyun oynuyordu. Super Mario Landten gelen altın toplama ve mantar vurma sesleri kavga eden çocukların sesleriyle karışıyordu, alandan alana geçtikçe de müzik değişiyordu ve bu gürültü diğer çocukları daha agresif yapıyordu. Sonunda çocuklar birbirlerine vurmaya başladıklarında kızlar çığlık atıp öğretmen çağırmaya gittiler. Öğretmenler öğrencileri ayırmaya uğraşırken yalnız kız hala oyununu oynuyordu. Çocuklardan biri kavgaya karışmadığından kartları toparlamaya ve sıraları düzeltmeye başladı ama sonra sesi fark ettiğinde işini bırakıp oyun oynayan kızın yanına geldi.
"Hala oyun mu oynuyorsun?" Kız cevap vermedi. Çocuk da kızın yanına oturup onunla oyunu izlemeye başladı.
-Zamanda Atlama-
Ortaokulda öğrencilerin yapmayı en çok sevdiği şeylerden biri çatı katına gizlice çıkıp oradan aşağıyı izlemek ama bunu her öğrenci başaramazdı. Çatı katının anahtarını almak büyük başarıydı ve bunu her gün yalnızca bir öğrenci başarabilirdi. Bugünün şanslısıysa oyuncu kızdı. Pembe saçlı kız kimseye görünmeden çatıya çıkıp kapıyı ardından kilitledi, kenara oturup oyununu açtı. Bugünkü oyunu Trip World idi. Oyun tıpkı Mario'ya benzediğin çok uzun süre yürüdü ve uzun süre müzik çalmaya devam etti. Bu ses alt kattaki sınıfın penceresinden sarkan gencin kulağına gelmişti. Genç, başını yukarı kaldırıp da pembe saçlı kızı görünce gülümsemesini tutamadı. "Hey sen! Bugün de mi oynuyorsun?!" Kız oyunu dondurup aşağıya baktı ve genci gördü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Danganronpa Oneshots
FanficSanırsam ilk Türkçe Danganronpa x Okuyucu kitaplarından biri. Yanlışsam söyleyin. [İstek almıyorum]