Kızgınlık...

3.7K 245 55
                                    

Yalnız kalan Alexis evcil hayvan dükkanından kendisine siyah bir baykuş aldı. Çok güzel görünüyordu. Adını Pink koydu çünkü babasının onu pembeye çevirmesini istemiyordu. Siyah bir şeye ne zaman ilgi duysa hemen pembe oluyordu nedense.

 İşi bittiğinde babasının ve Remus amcasının hala gelmediğini fark etti. Onlara bakmak için iksir malzemelerinin satıldığı dükkana doğru yürüdü. Sarışın, güzel vücutlu bir kadının Sirius ile flörtleştiğini gördüğünde sinirlenmişti. Alexis onun yakışıklı bir adam olduğunu biliyordu. Gittiği her yerde dikkat çekiyordu. Çoğunlukla Alexis yanındayken kimse ona yanaşmıyordu sadece uzaktan bakıyorlardı bu yüzden Alexis ilk defa onu bir kadınla görüyordu. Sarışın kadın Sirius'a yiyecekmiş gibi bakarken, Sirius bu duruma gayet alışık bir biçimde çapkın gülümsemesi yüzünde kadınla muhabbet ediyordu. Remus ise henüz ortalıkta yoktu.

 Alexis bir an annesini düşündü. Belki annesi onu ve babasını bu yüzden bırakmıştı kim bilir ? Başka kadınların sürekli babasına bakması Alexis'i rahatsız ettiği gibi annesini de rahatsız etmişti. Alexis'in yeşil gözleri bu düşünceler ile dolu dolu oldu. Gözünden aşağıya bir ıslaklık süzülürken kadın garip garip bakmaya başlamıştı. Boğazını tutup yavaşça yere doğru çökerken Babasının ona yardım etmeye çalıştığını görüyordu. Bu ona daha çok acı çektiriyordu. Başka bir kadınla onu paylaşamazdı. Sirius etrafa ne olduğunu anlamaya çalışır şekilde bakarken, mavi gözleri Alexis'in yeşil gözleri ile buluştu. Hemen onun yanına geldi "Alexis yapma" dedi yumuşak bir ses tonu ile. Alexis babasının onu koruduğunu düşünüyordu. Ellerini yumruk haline getirmiş hiç bir şey söylemeden sarışın kadını gözleriyle öldürüyordu. Sirius "Alexis" dedi tekrar bu sefer yüksek bir sesle. Alexis gücünü kullanmayı bırakmıştı. Kadın ise rahat bir nefes almıştı. 

Sirius, Alexis'in gözünden süzülen bir damla kanı eli ile temizledi. Alexis "Annem de bu yüzden mi gitti ?" diye sordu. Sirius şaşırmış bir vaziyette Alexis'e bakıyordu. "Önce eve gidelim. Kan ilacını alman gerek. Bunları daha sonra konuşuruz" dedi. O sırada Remus geldi. Solgun görünen Alexis'i ve endişeli görünen Sirius'u görünce onları dakikalarca evcil hayvan dükkanının önünde beklediğini unuttu. Sirius "Remus eve gitmemiz gerek. Alexis'in ilacını alması lazım. Şuradaki bayanla ilgilenebilir misin?" diye sordu. Remus kadına bakıp başını salladı. Sirius, Alexis'in kolundan tutup eve cisimlendi. Remus ise sarışın kadına hastaneye kadar eşlik etti.

Eve geldiklerinde Sirius hızlıca Alexis'in ilacını içirdi. Gözünden akmış olan kan damlasının kalan izlerini temizledi. Çok solgun görünüyordu. Sirius "İstersen biraz dinlen" dedi. Alexis hayır anlamında başını salladı ve salondaki koltuklardan birine oturdu. Alexis konuşmuyordu. Zaten soracağını sorduğu için sadece bir cevap bekliyordu. Sirius ise bu duruma bir cevap bulmaya çalışıyordu. Sirius "Alexis ..." dedi ama sözcüklerin devamını getiremedi. Ona içinde bulundukları durumu belki de hiç anlatamayacaktı. 

İlk başta kolay gelmişti ona annesinin olmadığını söylemek. Böylece etrafında zırt pırt annemi görmek istiyorum diye şikayet eden bir çocuk olmayacaktı. Şimdi ise Annesinin ismini sorduğunda cevap verememek,hakkında bir şeyler anlatmasını istediğinde anlatamamak onu zorluyordu. Her seferinde cevapları bir şekilde geçiştiriyordu. Alexis'te bunu fark etmiş olacaktı ki annesi ile ilgili çok fazla soru sormuyordu. Alexis, Sirius'un düşünceli yüzüne bakarken yine onu zor duruma soktuğunu anlamıştı. Küçüklüğünden beri en büyük korkusu olan babasının da onu bırakacağı fikri yerleşmişti yine beynine. Alexis "Sorun değil baba cevap vermek zorunda değilsin" dedi. Sirius, Alexis'in bu sözleri ile rahatlamıştı zaten verebileceği bir cevabı da yoktu. Sirius'un rahatladığını gören Alexis'te rahatlamıştı. İçinden "Babam beni bırakmaz" diye kendi kendini telkin ediyordu. Sirius ise Alexis'in bu düşüncelerinden bihaberdi. O sırada Remus içeri girdi. Sirius'a baktı "O iyi. Hastahaneye götürdüm. Kontrol ettiler. Bir sıkıntısı yok. Alexis'i şikayet etmemesi için ikna ettim." dedi. Sirius bu haberle daha da rahatlamıştı. Alexis "Ben odama gidiyorum" dedi ve Sirius ve Remus'un bakışları onu süzerken üst kata çıktı.

Harry Potter - Farklı Bir Başlangıç (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin