Harry Potter - Farklı Bir Başlangıç (Tamamlandı)

Hogwarts...

Black Evi...

Öğlen saatlerinde Sirius ve Remus kapıyı açıp içeriye girdiler. "Dört yıldır lanet olası adamdan tek bir iz yok. İnsanlar Voldemort'un döndüğüne başından beri inanmıyor ama her geçen dakika onu güçlenmesine yarıyor. Tüm güçleriyle yüklenmeleri gerekirken salak salak işlerle uğraşıyorlar" dedi Sirius. Remus "Bakanlığın yaptığı tek salak iş bu değil Pati sende benim kadar iyi biliyorsun" dedi. O sırada Alexis koşarak geldi ve ikisine birden sarıldı. Sirius ve Remus, Alexis'in evde olmasına şaşırmıştı. "Alexis senin ne işin var evde" diye sordu Sirius. Alexis "İstemiyorsan gidebiliriz" dedi numaradan sinirlenerek. Remus "Riz derken" diye sordu merakla. Alexis "Ron ve Hermione de burada. Bu gün gezi vardı. Bizde fırsattan istifade gelelim dedik" dedi. Sirius "Gelmeden önce haber verseydiniz evde olurduk" dedi. Alexis "Nereye gittiniz ki?" diye sordu. Remus sırıtarak "Baban senin için yeni anne aramaya çıktı" dedi gülerek. Alexis sinirle Sirius'a baktı. Sirius "Yok öyle bir şey Alexis" dedi numaradan panikle. Alexis "Hele bir olsun" dedi ellerini beline koyarak. Remus, Alexis'in bu kıskançlıklarını çok seviyordu. Normalde dişi sineği bile kendine çeken Sirius, Alexis eve geldiğinden beri bir kişi ile bile çıkmamıştı. Alexis eğer Sirius'a karşı böyleyse erkek arkadaşına veya kocasına karşı nasıl olur acaba diye düşünmeden edemiyordu.

Akşama kadar hep beraber güzelce muhabbet ettiler. Artık okula dönme zamanları geldiğinde üç arkadaşı yolcu eden Sirius ve Remus bu görüşmeden oldukça memnun olmuşlardı. Uzun sohbetleri sırasında Hermione ve Ron'u tanıma fırsatı bulmuşlardı. Alexis'in böyle iyi arkadaşlar bulmasına sevinmişlerdi. Aynı çapulcular gibi onlarda birbirini kolluyorlardı. Tek dilekleri sonlarının onlar gibi olmamasıydı.

Hogwarts Express...

Akşam olduğunda Tren Hogsmade istasyonuna gelmişti. Harry büyük bir mutlulukla trenden indi. Trenden inen az sayıdaki öğrenciyi takip etmeye başladı. Öğrenciler okula değil Hogsmade'e doğru gidiyorlardı. Eninde sonunda okula gidecekler neticede deyip takip etmeye devam etti. Hogsmade'e geldiğinde burada bir sürü öğrenci olduğunu fark etti. Yavaş yavaş hepsi okula dönüyordu. Biraz ileride tanıdık kıvırcık saçları gördüğünde çok mutlu oldu. 

Hermione, o buradaydı. Pelerinini üzerinden çıkartıp çantasına tıktı ve koşmaya başladı. "Hermione" diye seslendi genç kızın arkasından. Hermione dönüp şöyle bir baktı kendisine doğru koşan genç adama. Alexis "Tanıyor musun ?" diye sordu. Hermione hayır anlamında başını salladı. Ron koruma içgüdüsü ile Hermione'nin önüne geçti. "Kimsin sen arkadaşım" dedi. Harry önündeki iri yapılı genç adamdan korkmamıştı. Hermione'nin yanında olduğuna göre iyi bir insan olmalı diye düşündü. "Hermione benim Harry" dedi önündeki kızıl saçlı genç adamı yok sayarak. Alexis, Hermione ve Ron, Harry ismini duyunca birden asalarını çektiler. Harry, ellerini havaya kaldırdı. "Hermione ben senin arkadaşınım" dedi. Hermione "Benim bildiğim tek Harry, benim hafızamın silinmesine sebep olan Harry" dedi gözlerinde nefret dolu bakışlarla. Harry "Açıklayabilirim. Hatta hafızanı geri getirebilirim." dedi. Hermione "Ron hemen git ve Profesör Dumbledore'a haber ver" dedi. Ron "İyi olacak mısınız ?" diye sordu. Hermione "Evet, git" dedi. Ron koşarak okula doğru gitmeye başladı. Harry konuşmaya çalışacaktı ki Alexis, Silencio büyüsü ile onu engelledi. "Konuşma, Kıpırdama yoksa bir sonraki lanetim bu kadar insaflı olmaz" dedi. Harry pes edercesine karşısındaki siyah saçlı kıza baktı. Kendisininkine benzeyen yeşil gözleri ona çok farklı hissettirdi.

Birkaç dakika sonra Ron yanlarına geldi. Nefes nefese kalmıştı. Ellerini dizlerinin üzerine koyup derin derin nefes aldı. "Dumbledore... onu... görmek istiyor... götürmeliyiz" dedi. Bir yandan nefes alırken. Alexis, Harry'ye dönerek "Yürü" dedi. Harry önce Alexis'e sonra Hermione'ye baktı. Hermione asası ile yürümesini işaret etti. Harry sıkıntı ile nefes vererek yürümeye başladı.