30

15.8K 1.2K 352
                                    

Min Yoongi böyle biriydi işte.

Kendine güvendiği için böylesine rahat değildi, öyle istediği için rahattı.

Yoongi'nin suratına aptalca baktım. Sanırım bir çeşit hastalık geçirdiğimi düşündü ve gergince güldü.

Sonunda, "Min Ae, biraz fazla şok olmadın mı?"dedi. "Dışarı çıkma bahanesiyle sana takılıyordum sadece."

Vücudumu o kadar kasmıştım ki kaslarım seğirdiğinde bunu ancak fark etmiştim.

Yoongi için basit bir espiri gibi görünen bu diyalog bende bir su samuru üzerinde yüzüyormusmşum gibi bir panik etkisi yaratmıştı. Beynim 'Benden hoşlanmıyor, değil mi?' diyerek kesinlikle duyduklarını red etmişti.

En fena olanı da ona aşık olmadığımı anlamamdı.

Daha randevu kelimesini duyar duymaz bir ampul gibi kafamın içinde yanan isim Jungkook'a aitti.

Min Yoongi gözümde ulaşılmazı temsil ettiği için onu elde ettiğimde hayranlığım zirvede aşırı yüklemeden dolayı kendini kapatıyordu. Onu yeniden açmam için Min Yoongi'nin ulaşılmaz konumuna geri dönmesi gerekiyordu.

Kısacası hayatımda var olamayacak Min Yoongi beni cezbediyordu ve bu bana inanılmaz bir pislikmişim gibi hissettiriyordu.

Aynı anda iki kişiyi sevmem mümkün değildi, kalbim dört odacıklı olabilirdi ama duygularım sadece bir kişilikti.

O kişinin Jungkook olduğunu kalbul etmem zamanımı alsa da bana karı göstermek için girdiği o çaba tamamen kalbimi bir çikolata gibi eritmişti.

Aslında gerçek bir şıllık gibi hissediyordum. Yoongi'nin ismi geçince ritmi aksayan kalbim Jungkook ile ilgili her düşüncede hızlanarak dengemi alt üst ediyordu.

Fakat Yoongi'nin randevu teklifinden sonra anladığım hayranlık sevgisi tespitinden sonra bana cevap vermemi bekleyen gözlerle bakan Yoongi muhtemelen artık rahatsız hissediyordu, ve bende pat diye, "Jungkook'dan hoşlanıyorum."dedim.

Yoongi bu itiraf karşısında ne tepki vereceğini kestirmedi. Ama kesinlikle rahatsız falan olmadığından emindim. En azından klişe kitaplardaki gibi ona olan arzum bittiğinde bana aşık olup ortalığı karıştırmıyordu ki bu kişinin Min Yoongi olduğunu düşündüğümde bu baya büyük bir lükstü.

"Bu gecikmiş bir itiraf Min Ae."dedi. Daha sonra ona 'shooky'i çizerken tam bir özneti gibi davrandın.' gibi normal bir cümle kurmuşum gibi, "Yemek yiyor muyuz?"diye sordu.

Kafa sallayarak onu onayladım.

Kısa günün karı.

-

Odama giderken Yoona'yı bizim yurtta görmeyi beklemiyordum.

Yoona yurt kapısının önünde bir kadınla konuşup gülüşürken aynı zamanda içeri giren bana ölümcül bakışlar atmayı ihmal etmedi.

Yanlarından geçerken duyduğum tek şey Yoon'nın Kadına, 'Bayan Jeon..' diye hitap etmesiydi.

Sadece soy isim benzerliği olmalı.

Buna inanmak zorundayım.

İçeri girdiğimde lobide bekleyen Jungkook'u bulduğumda, hayır bu bir soy isim benzerliği değildi.

"Min Ae!"dedi Jungkook beni gördüğünde.

Onu burada, annesini de kapıda Yoona ile beraber görmek beni germekten başka bir işe yaramıyordu.

"Bu gün meşgulsün zannediyordum."diyebildim.

"Evet, zaten annem kapıda. Onu gördün mü?"dedi montunun fermuarını çekerken.

"Evet, Yoona ile konuşuyordu. Yoona ile."diyerek heceleyip vurguladım. Umarım 'Yoona senin müstakbel sevgili adayın değil, öyle değil mi?' demek istediğimi anlamıştır.

"Ah evet, durumlar biraz karışık. Ben sana gelecek ayki progmamımızı getirdim."diyerek cebinden listeyi çıkartıp bana uzattı.

Listeyi elinden alırken onu, "Mail olaral da atabilirdin."diyerek tersledim. Kesinlikle ona tamamen suçsuz olduğunu bile bile Yoona yüzünden kızgındım.

Ama Yoongi, 'Bayan Jeon kızı buraya getirmiş.' dememiş miydi?

Belki de yanılıyordur, yanlış bilgi almıştır?

"Doğru, mail.."dedi ve gülümsedi. Kalbim bu gülüş sonrasında öylesine ısınmıştı ki vücudumu eritecekti.

"Pekala."dedim listeyi gösterekek, "Anneni ve Yoona'yı daha fazla bekletme istersen."

Bakışlarında bir anlam aradım ama gözleri çoktan kendini gizlemişti.

"Yarın sabah görüşürüz."diyerek el salladıktan sonra sensörlü kapıların arasından ilerleyerek kapıda konuşan annesi ve Yoona'yı arabaya bindirdi.

Bense onu sadece seyrediyordum.

Yemin ederim sürücü koltuğuna oturduğunda göz göze geldik.

Ve ben kalbimin kırıklarını bile onun gözleri kadar net göremiyordum.

-

Nasılsız? Kitap nasıl? Gelecekte neler olacağını tahmin ediyorsunuz, istiyorsunuz? Kesinlikle yorumlara açığım. Bölümler biraz kısa biliyorum ama malum okul zamanları bölüm yazabilmem bile bir mucize, sizi seviyorum 🖤

Wrecker ; 𝐣𝐣𝐤 [ᴇɴᴅᴇᴅ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin