Wrecker ; 𝐣𝐣𝐤 [ᴇɴᴅᴇᴅ]

49

Hayran kurguda #5!
Beş beş beş.
♥️

Yönetmenin "Kayıt!"sesiyle beraber spiker kız kağıtlarını toparladı. Kendisi görünmüyor olsa bile eliyle saçlarını düzeltti.

Tamamen beyaz arkaplan gözümü acıtsa da gözlerimi kısmadan kameraya bakmaya çalıştım.

Sonuçta zaten küçük olan gözlerim daha da yok olacak gibiydi.

"Soo Fragile Min Ae."diyerek konuşmaya başlayan spiker doğrudan bana bakıyordu ama ben kameraya bakıyordum.

Bu gün grubun üye tanıtımları için çekeceğimiz videonun setindeydik.

Son çekime ben kalmıştım çünkü Hoseok ile dans çalışmam vardı. Çalışamam Hoseoklaydı çünkü Jungkook yeni albümleri için kayıttaydı. Bu albümde şarkılar üzerinde ciddi bir emeği vardı ve stresliydi. Hoseok da bana çalışma teklif etmişken bunu red edemezdim.

Hoseok Jungkook'dan daha sevecen bir öğretmendi. Hatalarımı espiye vurup sakince yanlışlarımı düzeltiyordu. Beni bir kere bile yermedi.

"Evet. Ben çaylak bir grup olmaya hazırlanan Luck For Life'dan Fragile."diyerek spiker kızı onayladım. Sahne ismime alışmak zor olmamıştı.

"Grubunun yüzü, lider vokali ve yardımcı rapper'ıymışsın. Ayrıda Yan dansçılık da yapıyormuşsun. Ve de Maknae'sin."diyerek bilgilerimi okumaya başladı.

"Evet."diyerek yeniden onayladım.

"Luck For Life oluşumunu biraz anlatmak ister misin?"dedi.

"Luck For Life.."dedim. "İnsanların hayatın içinde gizlenmiş şanslarının aslında tam gözlerinin önünde olduğunu bilmemesinden yola çıkarak oluştu."

Biraz nefes alıp devam ettim, "Benim gibi diğer üyeler de yolunu kaybetmiş kayıp yıldızlardı. Bang Si-Hyuk Oppa.."dediğimde gülüşümü gizleyemedim. ".. bizdeki bu ışığı görüp bizi bir araya getirdi. Açıkçası bu ekipten memnunum çünkü çabuk ilerleyip pratik çalışabiliyoruz. Çoktan birer aile olduk."diyerek bitirdim.

Kadın dediklerime tepki vermeden yeni soruya geçti. "Lideriniz Jay ile çocukluk arkadaşı olduğunuzu duydum."dedi. Sanki kağıttan okumuyordu..

"Evet, orta okulda tanıştık. Açıkçası idol olma fikrini de onun sayesinde edindim. Beni seçmelere kayıt eden de oydu. Köklü bir arakadaşlığımız var."diyerek cevapladım.

"Karma bir grup olmak sizi endişelendiriyor mu?"diyerek yeni bir soru sordu.

"Sadece iki tane soyunma odası gibi ekstra maddi ögeler haricinde zorlnacağımızı düşünmüyorum."dedim.

"Yani amacınız insanları talihlerinin varlığına inandırmak?"dedi.

Kafa sallayarak, "Aynen öyle."dedim.

Yeni bir kağıda geçti, "Çizim yapmaktan ve yüzmekten hoşlanıyormuşsun."dedi.

"Evet, çizim konusunda pek idaalı değilim ama iyi yüzücü olduğumu belirtmeliyim."dedim.

"Fransa da derecen varmış."diyerek yeni bir veriyi okudu.

Utançla başımı yere eğerek, "Evet."diye cevap verdim.

"Fransadan bahsetmişken, yarı Fransızsın öyle mi?"dedi.

"Evet, iki yıla kadar orada yaşıyordum. Lise hayatımın bir buçuk yılını orada okudum."

Kadının sıkıldığı belliydi.

"Çizim yapmak demişken, bu bir sevgili aktivitesine dönüşüyor mu? Malum sevgilin çizim alanında yetenkli biri."diyerek röportajın magazinsel kısmına geçti.