55

13.6K 841 262
                                    

Mv feelsiyle yb yazmak..

Omzundaki başım nefes alışverişlerini hissederken daha huzurlu bir ortam hayal edemiyordum.

Kafasını kafama yaslamış, yorgunluğunun etkisiyle dudaklarını aralamış uyuyordu.

Rüyalarının derinlerinde bir yerde olan ruhunun yanında kim var diye merak etmekten kendimi alamıyordum.

Kafamı daha çok gömdüğüm saçlarının ensesiyle birleştiği boynu sanki cennetten bir parça gibi kokuyordu. Paylaştığımız kulaklıkta Fake Love çalıyordu.

Uçakta yerlerimize yerleştiğimizde, "Pekala, sanırım dayanamayacağım. Şunu bir dinle."diyerek bana kulaklığının tekini vermesinin üzerinden tam kırk sekiz dakika geçmişti ve aralık vermeden Fake Love isimli bir başyapıtı kulaklarımdan içeriye, bedenime alıyordum.

Kıpırdanmasını fırsat bilerek kafasını omzuma koyarak duruşumu dikleştirdim. Telefonuna ulaşabilirsem belki diğer şarkıları da dinleyebilirdim.

Usulca hareket etmeye başladım. Öyle bir yavaşlıkla hareket ediyordum ki sanırım uçak inene kadar ancak o telefona ulaşcaktım.

Parmaklarımla telefonu üstten kavradım.

Yavaşça tereyağından kıl çeker gibi telefonunu aldığımda zafer benimdi.

İtina ile listelerde gezerken sonunda başarmanın sevinciyle çığlık atacakktım ama omzumda uyuyan meleği rahatsız etmemek için kılımı bile kıpırdatmadım.

Hemen listedeki şarkılara bir yamyam edasıyla saldırdım.

Airplane pt.2'den başlayarak Outro'ya kadar bütün şarkıları dinlediğimde gözlerini bana dikip ne yaptığımı incelediğini fark etmemiştim bile.

"Ne yapıyorsun sen?"diyerek sorduğunda ona baktım. Kaşlarını çatmış öylece bir elimdeki telegonuna bir de yüzüme bakıyordu.

Abur cubur yerken ebevynleri tarafından yakalanmış çocuklar gibi dudağımı ısırarak,"Eh.. şey.. Şarkı dinliyorum."diye cevap verdim.

Öyle bir iç çekişi vardı ki uçak falan dinlemeyip üzerine atlayacaktım.

"Dudağına şunu yapmaktan vaz geç."dedi. Bayık bakışlarıyla yükselen nabzım da sevdaya dahil miydi?

"Neden?"diyerek sorduğumda suratımda yaramaz bir gülümseme vardı. "Rahatsız mı ediyor?"

Yüzü yüzüme o kadar yakındı ki burnunu burnuma sürterek, "Evet."diye fısıldaldı.

Resmen ava giderken avlanıyordum.

"Pekala, ben de daha yapmam."dedim.

Benden uzaklaşarak koltuğuna yaslandı, "Belki kendimizi otele atınca yapabilirsin."diyerek göz kırptı.

Hırkasının içerisinde eriyip gidecektim.

"Özür dilerim tamam mı?"diyerek davranışımı açıklamaya başladım. "Ama 134340'ı merak ettiğim kadar merak ettiğim bir başka şey yok."

Gülerek, "Sorun değil."dedi. "Böyle olacağını tahmin etmiştim. En azından klibi izlememişsin."

"Telefonunun içinde klip de mi var!?"diye isyan ettim. Sonra aegyo edasına girerek, "Oppağ.."diye yalvarmaya başladım.

"Sana hiç yakışmıyor şu şey.."diyerek güldü.

Kolunu kaldırarak telefonunu uzanamayacağım bir uzunluğa çıkardı.

"Bende sevmiyorum zaten. Sadece bir umut.."diye söylendim.

"Neden telefonu almaya çalışmadın?"diye sorduğunda kolunu indirmişti.

Wrecker ; 𝐣𝐣𝐤 [ᴇɴᴅᴇᴅ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin