1. Bölüm

106K 3.4K 3.5K
                                    

Herkese merhaba! Hayal dünyamın içine hoş geldiniz.
Uzun uzun açıklama yapmaya gerek olduğunu sanmıyorum. Zaten benim gibiyseniz bu bölümü hızlı geçersiniz.
Şimdi aşağı kaydırın ve aşkın nefretin intikamın ve fantastiğin tadına varın.
(Bölümün ithafı aslnrkkn. Her zaman yanımda olduğun için teşekkür ederim. Canımsın.)

Son kitabı da rafa yerleştirdiğimde artık ağrıyan kollarıma söz geçiremiyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Son kitabı da rafa yerleştirdiğimde artık ağrıyan kollarıma söz geçiremiyordum. Gün boyu bir merdivenin tepesinde raflara uzanarak kitap yerleştirmek bünyeme fazla gelmeye başlamıştı. Tekrar garson olmaya dönsem fena mı olurdu? Bu düşünceye kafamı olumsuz anlamda salladım. O zaman da kollarım yerine, gün boyu ayakta dikilecek olan bacaklarım ağrıyacaktı. Hiç değilse kütüphanede dinlenmeye fırsat bulabiliyordum. Üstelik dinlenirken kitaplara da istediğim kadar vakit ayırabiliyordum.

Çalan telefonum boş kütüphanede yankılanmaya başlayınca korkuyla yerimden sıçradım. Merdivenin tepesinden düşmeme ramak kala ellerim refleks olarak raflara tutundu. Hızla hareket edeyim derken bileğimi tahta rafa vurmamla acıyla küçük bir inilti kaçtı dudaklarımın arasından.

Benim bu dalgın hâllerim bir gün sonumu getirecekti. Bu kütüphane kendimi bulduğum dünyam olabilirdi fakat dışarıdaki hayatın akışına da uymam gerekiyordu. Kafamı öylesine kitaplarla bozmuştum ki kendi müzik sesimden korkuyordum. Susan telefonum tekrar çalmaya başlayınca nutuk çekme işini sonraya bıraktım.

Tek elimle raflara tutunarak pantolonumun arka cebine uzandım. Ekranda gördüğüm isimle gözlerimi devirmeden edemedim. Numaramın sayılı insanda olduğunu düşünecek olursak, beni arayacak kişilerin kim oldukları az çok tahmin edilebilirdi. Saate baktığımda çoktan gece yarısı olduğunu fark ettim. Eve dönüş saatini biraz kaçırmıştım. Gecelere kadar gezen biri olsaydım belki de ailem bir sınır koymak isteyebilirdi. Fakat benim kütüphane sevgimin farkında oldukları için bu konuda oldukça anlayışlıydılar.

Peki bu kızın gecenin bir yarısı beni aramasına ne demeliydim? Yine aklına beni sinirlendirmeye çalışacak ne şeytanlık gelmişti acaba? Normal bir zamanda asla yanıtlamayacağım telefonu bugün bir değişiklik yapıp yanıtlamaya karar verdim.

"Evet?" dedim, sesimi sabit tutmaya çalışarak. Kütüphanenin sessizliğine aykırı şekilde çınlayan sesim tüylerimi ürpertti. Tanrım! Hangi kız gecenin bir yarısına kadar kütüphanede isteyerek tek kalırdı ki? Tabii ki ben!

"Hey, Alexis! Bu saatte uyanık olduğuna göre yine kitapların başına gömüldün, değil mi?" diyen alaycı ses kulaklarımı çınlattı. Liseden bu yana benimle uğraşmaktan zevk alan Elsa'nın her zamanki şovlarından biriydi. Uzun süre sonra bir tepki vermemeye başlamıştım ama onun vazgeçmeye niyeti yok gibi görünüyordu. Saplantılı hâli beni bezdirmeye başlasa da numaramı değiştirmek bir işe yaramıyordu. Nereden bulduğunu bilmesem de, bir şekilde bana ulaşıp tekrar rahatsız etmekten çekinmiyordu.

KANLI LOTUS (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin