27.Bölüm

26.3K 2.2K 651
                                    

Merhaba! Süpriz 😍 bu olayı sevdim ben ya 🙄

Öncelikle konuşmamız gereken bir konu var. Onu konuşup uzunnn bölümün tanıdı çıkarın lütfen.😍

Söylemek istiyorum ki ben vote sınırı koyacak biri değilim. Kurgumu sevdiğim ve sizinle paylaşmak istediğim için yazıyorum.

Fakat 18k görüntülenme var iken 2k oy almak biraz üzüyor. Bu yüzden bir şey söylemek istiyorum. Ben bazen çok istediğiniz için ya da ilgi gördüğü için dört günde bir bölüm paylaşıyorum. Gözlerim ağrıyor ve yazı yazarken parmaklarımı kasmaktan kramp giriyor. Ben bu bölüm atma süresine bir haftaya çıkartabilirim. Sağlığımdan olmak istemiyorum. Eğer gereken ilgiyi gösterecek olursanız bende mutlu olur yazarım. Ama böyle devam edeceksek haftada bir bölüm atacağım.

Bu bölüm benim AyBenimGeceSenin61 için 🌺 eğlenceli yorumları ve yanımda oluşuyla ona hediye etmek istediğim bir bölüm.

Hepinizi çok seviyorum ❤️

İyi bir insanı mutlu etmek kolay
çünkü küçük şeylere bile mutlu olurlar.
-Bir Arkadaşım

Toplantıdan sonra Warner iki gün boyunca dışarının güvenliğini sağlamak bahanesiyle fabrikada durmamıştı. Gecelere kadar onu beklemiş olsam da uyumak için bile dönmemişti. Bu durum beni gittikçe sinir eder hâle gelmişti.

Üstelik yaptığı bencillikten başka bir şey değildi. Beni sevdiği için tehlikeye girmememi istiyordu fakat başından beri bu görev bana aitti. Nasıl tehlikeye düşmememi bekliyordu?

Oflayarak kendimi yatağa bıraktığımda soğuk çarşaf çıplak bacaklarımı ürpertti. Fabrikanın ısıtması iyi olsa da açık cama karşı koyamıyordu. Peki dışarıda kar yağarken ben neden camı açmıştım? Tabii ki Warner'ı beklerken çıldırmamak içindi. Soğuk hava beni kendimde tutuyordu.

Yatmak aklımı dağıtmayınca kalkarak dolabıma doğru yürüdüm. Dolabımız desek daha doğru olurdu. Warner bana gözükmese dahi birileriyle emir yollamış, onun odasında kalmamı söylemişti. Başta inat yapıp kabul etmek istemesem de sonra normal odada kalanların aynı banyoyu kullandıklarını öğrenince mecburen kabul etmiştim.

Şimdi onun tarafına ait dolap kapaklarını açtığımda özlemimi körükleyen kokusu odayı doldurmuştu. Ona ne kadar kızgın olursam olayım özlemek başka bir şeydi, engel olamıyordum.

Askılara göz atarken ilgimi çeken lacivert kazakta parmaklarımı gezdirdim. Yumuşacık dokusu ve ince yapısıyla beni kendine çekiyordu. Onu askıdan çıkarıp burnuma bastırınca Warner'ın kokusu iliklerime kadar işlemişti. Bu kokuya bayılıyordum.

Basit bir nane ya da erkek parfümü kokusu değildi. Güven, sevgi, arzu... Bu kokuyu özel kılan bunlardı. İşin içine duygular girdiğinde kokular da değişiyordu, daha eşsiz oluyordu.

Üzerimdeki pembe tişörtü çıkarıp kazağı giydiğimde aynada kendimi inceledim. O kadar büyük durmuştu ki gülmemek için yanak içlerimi ısırmıştım. Birkaç dokunuşla güzel hâle getirebileceğimi biliyordum.

Önce kazağı çıkarıp dolabımdan seçtiğim beyaz renkte olan gömleğimi giydim. Kazağı da onun üzerine giyince bol gelen kolları gömleğimin kolları gözükecek şekilde bileklerime kadar katladım.

KANLI LOTUS (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin