Aslında bu gece çok üzgünüm.. Hain terör saldırısı sonucu vefat eden asker eşi Nurcan Karakaya ve 11 aylık bebeği için üzülmemek mümkün değil.. Biraz kafamı dağıtmak için kaç gündür bitirmekte zorlandığım bölümle uğraşıyorum yaklaşık bir saattir.. Olduğu kadar artık.. Rabbim devletimize milletimize zeval vermesin inşallah..
Neşe, ikindi saatlerinde Onur ve kızını uğurladıktan sonra Gülay'ın gönderdiği görüntüleri tekrar tekrar izliyordu. Her şey bir yana, ne kadar hoş çıkmışlardı.. Olaya dışarıdan bakmak değişik hissettiriyordu doğrusu. Farklı görünüyorlardı, birbirine çok yakışan bir çift gibi.. Birbirine çok aşık bir çift gibi..
Onur'un da kendisine karşı boş olmadığını düşünüyordu Neşe. Yaklaşması, sarılması, bakışları, sözleri.. Tamam, başından beri samimi davranıyordu ama Neşe de arkadaşlıkla ilgiyi karıştıracağını sanmıyordu. Yine de hayal kırıklığına uğramamak için bir yanılma payı bırakmıştı kendine..
Gerçi, neyin hayal kırıklığı olacaktı ki? Tam tersine, böyle bir hayal hiç kurulmamalıydı.. Aşk oyunlarının sonu iyiye gitmezdi.. Bu gidişle eninde sonunda birinden biri itiraf edecek, diğeri de kendini tutamayacaktı. Sonrasıysa hüsran.. Ah, kırk yıl, elli yıl evli kalanlar nasıl beceriyorlardı acaba? Belki de sırf mecburiyetten aşıkmış gibi davranıyorlardı.. Belki ele güne karşı yaşadıkları acıları örtüp üstüne sahte mutluluklar inşa ediyorlardı. Düşünceleri yüzünden karamsarlığa kapılan Neşe kızlara bakmak için oturduğu yerden kalktı. Tam kapıya varmışken Nermin Hanım'la burun buruna geldi.
- Neşe Hanım, Sevgi Hanım telefonda da, sizinle görüşmek istiyor müsaitseniz eğer..
Onur'un annesi ne diyecekti acaba?
- Alo, efendim Sevgi Hanım..
- Nasılsın kızım?
Kadının sesi son derece sıcak ve içten geliyordu. Hiç evine casus yerleştiren biri gibi değildi.. Yine de dikkatli olmakta fayda vardı.
- Teşekkür ederim, siz nasılsınız?
- Çok teşekkür ederim. Kızım, eğer imkanı varsa seni ve kızlarını akşam yemeğine bekliyorum. Seninle hemen görüşmek istiyorum, ama lütfen Onur'un haberi olmadan..
- Onur'un bilgisi ve isteği dışında sizinle görüşemem. Bu hiç doğru olmaz.
- Neşeciğim, etik davranman çok hoş ama size zarar vermek niyetinde değilim sadece tanışalım istiyorum.
- Onur'la aramızdaki güven duygusunu bozacak hiçbir şey yapmam. Keşke siz Onur'un bizi tanıştırmak için uygun göreceği zamanı bekleseniz.. Ya da müsaade edin, ben haber vereyim, sizi ziyaret etmek istediğimi söyleyeyim..
Neşe'nin uzlaştırıcı tavrı etkili olmuştu herhalde ki Sevgi Hanım hemen razı oldu.
- Dediğin gibi olsun kızım. Sen kızlarını al gel. Nermin de gelsin evde işi yoksa. Evi bulmana yardımcı olur.
- Olur Sevgi Hanım, bir görüşeyim de..
..............
İki saat sonra Sevgi Hanım'ın zevkle düzenlenmiş ön bahçesindeydiler. Kapıyı bizzat açan zarif ve şık hanımefendi Neşe'yi sıcacık sarılarak karşıladı.
- Hoş geldiniz.. Geç kızım, kendi evin gibi rahat ol.. Yakında öyle olacak zaten.. İnşallah..
- Çok teşekkür ederim.. Buyurun lütfen..
Neşe'nin elindeki kocaman çiçeği alan kadın 'ne zahmet ettin' diyerek arkasında bekleyen Neriman'a uzattı. Böyle sıcak karşılandıktan sonra içeri giren misafirler arka bahçeye buyur edildiler ki burası mis gibi kokan rengarenk çiçekleri ve zevkli bahçe mobilyalarıyla insana keyif veriyordu. Ezgi'yle top oynayan Kenan Bey gelenleri karşılamak üzere doğrulduğunda yaşına rağmen boylu poslu dinç bedeni ve yakışıklı yüzüyle Neşe'nin hemen kalbini fethetti. Gerçi Aziz Bey de kel kafası ve koca göbeğiyle gayet sevimliydi. Zaten bugün öfkeli tepkisini beklediğinden daha kısa tuttuğu, özellikle de Onur'la sakince konuştuğu için babacığına hiç toz kondurmak niyetinde değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EVİN NEŞESİ
RomanceTAMAMLANMIŞ HİKAYE Onur Boran, en önemli ulusal kanallardan birinin ana haber bülteni spikerliğinden ratingleri yerlerde sürünen bir başka kanalın sabah haberlerine düşecek kadar ne yapmıştı? İşinde büyük bir hata mı? Hayır.. Tabii ki saçma sapan öz...