KUMA-36

30.2K 1.2K 58
                                    

Yavaşça ve kendimden emin bir şekilde Alas'ın ellini tuttum.

Alas bundan güç alarak ellimi daha sert bir şekilde kavrayıp; "ben hayatımı kiminle geçireceğime çoktan karar verdim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Alas bundan güç alarak ellimi daha sert bir şekilde kavrayıp; "ben hayatımı kiminle geçireceğime çoktan karar verdim. Şimdi defol git evimden!" Diye dişlerinin arasından söyleyince Fırat bey ayağa kalkmış ve kapıya doğru yürüdü.

Bu kadar çabuk pes etmesi beni şaşırtsada son sözü şaşkınlığımı gidermişti.

"Bu iş burda bitmedi oğlum!"

Oğlum kelimesini bastıra bastıra söylemesi Alas'ın ellimi sinirden daha çok sıkmasına yol açtı.

Fırat bey kapıdan çıkınca arkasından sert bir kapı kapanma sesi daha gelmişti.

Alas hâlâ ellimi sıkıyor ve sanırım bunun farkında bile değil.

Daha fazla dayanamayacağımı anladığımda sessiz bir şekilde "Alas ellim!" Diye söylendim. Sonunda beni fark etti ve ellimi bırakıp kendini koltuğa attı.

"Neden o kızla evlenmek zorundasın!?" Birden sorduğum soruyla önce ben daha sonra Alas affaladı.

"Klasik şirket birleştirme!" Deyip kesip attı. "Kız çok güzeldi. Neden kabul etmiyorsun?" Diye sorduğumda Alas derin bir nefes almış daha sonra ayağa kalkıp "sanırım etmeliydim!" Sert ve sinirli bir şekilde söyledikten sonra merdivenlere yöneldi.

İşte bu söz yıkılmama sebeb olan şeydi ve bunu kendim yapmıştım. Hatalıydım biliyorum adam o kadar söyledi bana değer verdiğini benim yaptığıma bak.

Hızla merdivenlere koşup hızla Alas'ın kapısını açtım.

Girmem ve donup kalmam bir olmuştu. Alas altında sadece bir havluyla yüzüme şaşkınlıkla bakıyordu.

Bir an buraya niye geldiğimi bile unuttum.

"Ş-şey ben ö-özür dilerim" ağzımdan zorla dökülen bu sözlere söz bile denilmez Alas çapkın bir gülüşle yanıma yaklaşıp.

"Neden!?" Diye alaycı bir şekilde sorduğunda benimle dalga geçtiğini anlamamak için salak olmak lazım. Ki ben ta kendisiyim.

O kadar çok yakınımdaydı ki sanki türkçeyi unutmuşum gibi his ediyorum. 

"Ben öyle dememeliydim!" Diye bir nefeste söylediğimde Alas ani bir hareketle dudaklarımı dudaklarının arasına almış ve benim başımı yine yeniden döndürmeyi başarmıştı.

Gözlerimi açtığımda Alas çoktan dudaklarımı bırakmıştı ve benim ellim tam yaban gülünün üzerindeydi.

Farkında olmadan gelen cesaretle "acıdı mı?" Diye sordum ellimi üzerinde gezdirirken.

"Acı çekmemiş olmak, büyük bir acıdır" söylediği sözle kendime gelmiş ve hemen ellimi çekmiştim.

Konuyu kapatmak adına aklıma gelen ilk şeyle "aaa siz benimle konuşur muydunuz Alas bey!?" Diye söylendiğimde Alas bir iç çekmiş daha sonra "Hoşgeldin tripçi yaban gülü!" Demişti.

KUMA (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin