Alas gözlerime ateş püskürürcesine baksada, karşısındakinin ben olduğumu idrak edince ağzından çıkan tek kelime "Şilan!" Olmuştu.Hızla arkasına geçip ellerini çözdükten sonra yavaş adımlarla tekrar Alas'ın önüne geçtim. Kalbim deli gibi çarpıyor, ayaklarım beni taşıyamaz haldeydi.
Alas şok olmuş bir şekilde sadece yüzüme bakıyor olanlara anlama vermeye çalışıyordu. Alas yavaş bir şekilde eğilip ayaklarınıda çözdüğünde ayağa kalkıp bir adım yanıma yaklaştı.
Bana şok olmuş bir şekilde bakıyordu. İçimdeki ses 'ayılıp bayıldığın adama karşında Şilan! Aptalık etme sarıl!' Deyince bu sefer haklı olduğunu düşünüp kollarımı hızla Alas'a sardım.
Kovuşmuştuk sanki yıllar geçmişçesine sıkı sarılıyor kendime onun burda olduğunu defalarca tekrarlıyordum.
Alas "ama sen nasıl?" Deyince kollarımı istemsiz bir şekilde çektim yüzüme şaşkınlıkla bakarken "ne nasıl?" Dediğimde Alas kaşlarını çatarak yüzüme birşeyler anlamaya çalışır gibi bakıyordu.
"Niye burdasın? Niye burdayız?" Diye kafası karışmış bir şekilde sorunca hiç oralı olmadan, umursamaz bir şekilde "müstakbel karın olacak makyaj kutusu senin ona aşık olduğunu iddia etti! Eee bende haliyle dayanamadım seni kaçırdım!" Deyince Alas'ın kafası iyice karışmıştı.
Yüzüme anlamsız bir şekilde bakınca yüzüne sert olmasada hafif bir tokat attım. Alas biraz olsun kendine gelmiş ve ne yapıyorsun? Bakışları attıyordu.
Daha fazla dayanamayıp "baban herşeyi anlatı seni uyuz! Senin bana anlatman gerekenleri baban anlattı!" Trip atarmışçasına kurduğum bu cümleler Alas'ı gülümsetmişti. Gözlerinde öyle bir ışık vardı ki, sanki bunu bana söylemeyi yüzlerce kez denemiş gibi.
Alas şaşkınlığını hâlâ atamamış bir şekilde yüzümü ellerinin arasına aldı; "biliyorsun?" O kadar masum bir şekilde sormuştuki sanki 'evet' dememe muhtaçmış gibi. O, adam döven, ellini cama geçiren, bağırıp çağıran adam gitmiş yine benim Alas'ım gelmişti. Kedi gibi bakan Alas.
Başımı aşağı-yukarı salladığımda Alas anlını anlıma yasladıktan hemen sonra yüzünü çekmiş, bir süre yüzümü inceledikten sonra, anlıma dudaklarını bastırmıştı. Bir süre öyle kaldığımızda Kendimi ondan çekip hızla arkamı döndüm.
Türk kızıyız oğlum biz! Kessen damarlarımızdan trip akar!
Hızla çıkışa doğru ilerlediğimde bir süre ayak sesi duymayınca korkmadım değil. Sanırım Alas şaşkınlığını üzerinden yeni atmış olucakki hızla gelip arkadan kollarını bellime doladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUMA (Tamamlandı)
RomanceHer zamanki gibi güneş yine en tepesindeydi Mardin'in. Işık saçıyordu her bir evin tepesine içindeki karanlık hayatları bilmeden. Şilan'da açmıstı gökyüzü gibi gözlerini o sabaha karanlık günlerin yaklaştığını bilmeden.