Bana öyle bir bakıyorduki korkmamak elde değildi.Bana böyle bakınca aklıma dağ evinde 'tüm sevdiklerini eğlene eğlene öldürürüm' diyen sözleri geliyordu.
Yavaşça yanıma yaklaşıp kolundaki fuları çıkarıp köpeğin çokta derin olmasa hafif dişlemiş olduğu yere sardıktan sonra telefonundan bir mesaj yazdı.
Ben şok olmuş bir şekilde ona bakarken "merak etme ölmezsin!" Deyince kendime gelip koluma bakmıştım.
Bir dakika, bir dakika bu benim fularımdı!
Birden "bu benim!" Dediğimde yüzüme ciddimisin bakışı attı daha fazla uzatacakken kapının açılmasıyla Azra'nın yüzüne sinirli bir şekilde baktım.
Azra yanlış anlamasın diye de fular konusunu hemen kapatıp içeri geçtim tam Azra'nın yanından geçerken
"kapıyı açtığın için çok sağol!" Demeyide ihmal etmedim.
Gerçekten çok sinirlenmiştim resmen çocuk gibi aklınca bana ders vermeye çalışmıştı.
Kapının kapanma sesini duyduğumda hızla Azra'nın kolunu tutup ona bağırmaya başladım
"sen manyak mısın? Sevgilinin köpeği az daha beni öldürüyordu. Siz ne değişik birşeysiniz ya nereye düştüm ben böyle!?"
Azra yüzüme bir kahkaha atıp "ya kıyamam köpekler mi saldırdı sana?"
O kadar çok sinirlenmiştim ki biraz daha Azra'nın yüzüne bakarsam ona saldıracağımı çok iyi biliyordum.
Ağzımdan o sözler nasıl döküldü bilmiyorum ama birden "evet köpekler saldırdı ve sevgilin kurtardı!" Deyip hızla yukarı çıktım.
Biliyordum yaptığım çok büyük bir yanlıştı ama gerçekten çok sinirlenmiştim.
Kendimi yatağa atıp uyumaya çalıştım sanırım artık uyuya biliyordum ve bu beni çok korkutuyordu onsuzluğa alışmak beni ölümden beter ediyordu.
> 3 ay sonra<
Bu 3 ay içinde değişen pek birşey olmamıştı yani sadece yeni iş bulmam, ev değiştirmem, yüzlerce kez kaybolmam dışında.
Tamam kabul ediyorum çok şey değişti.
O kızla aynı evde kalmak mı? Bu deliceydi asla onunla aynı evde kalamazdım bu yüzden Hamit ağayla konuşmuş ve onun kızının yanında kalmayacağımı ve artık kendi ayaklarımın üzerinde durmam gerektiğini söylemiştim ve o da tek şartla kabul etmişti, bana evimi o alacaktı bende kabul ettim daha doğrusu etmek zorunda kaldım.
Hayatım çok normal bir şekilde ilerliyordu bir cafede işe başlamış her zaman hayalim olan o küçük evlerden birinde oturuyordum.
Ben değiştim, her zaman korktuğum şey başıma gelmişti artık o eski, saf, Azra'nın deyimiyle köy güzeli bir kız değildim ve bu beni gerçekten korkutuyordu.
Bu zamana kadar hiç arkadaş yapmamış benimle konuşmaya çalışanlara yüz vermemiş hata onları yanımdan kovarcasına göndermiştim.
Bilmiyorum belkide bunun sebebi korkuyor olmamdır, belkide ben kaybetmekten korkuyorumdur, kim bilir?
Üzerimdeki önlüğü çıkarıp masanın üzerine bıraktım, evim fazla uzak olmasada dar sokaklardan geçmek beni korkutuyordu.
Cafenin müdürü olan Selin hanıma çıkıcağımı haber verip yavaş adımlarla çıktım, havanın çok fazla kararması beni korkutuyor ve Azra'nın sesi kulaklarımda yankılanıyordu,
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUMA (Tamamlandı)
RomanceHer zamanki gibi güneş yine en tepesindeydi Mardin'in. Işık saçıyordu her bir evin tepesine içindeki karanlık hayatları bilmeden. Şilan'da açmıstı gökyüzü gibi gözlerini o sabaha karanlık günlerin yaklaştığını bilmeden.