Merhaba Hayaller Sakinleri :)
Buyrun yeni bölüm sizlerle!
Hayallerinizin bir gün gerçek olması dileği ile...
İyi okumalar 🎈
~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~
...büyü gibi...
Açılışın geri kalanı da çok güzel geçiyor. Gülüyoruz, eğleniyoruz, ve en önemlisi hasret gideriyoruz bu gelip geçici olduğumuz dünyada. Yatmaya hazırlanıp, yatakta bunları düşünüyorum. Keşke hayatta hep bu akşam olduğum gibi mutlu olsam. Hep sevdiklerim yanımda olsa. Annemi ve babamı özlediğimi fark ediyorum şu an ve canım sıkılıyor. Kafamı dağıtmak için telefonumu elime aldığımda 'Notlar' adlı aplikasyonun açık olduğunu fark ediyorum. Ayşe teyzeden aldığım börek tarifi bana bakıyor. Bir ara Balkabağı'na sürpriz olarak yapacağım. Ayşe teyze kadar güzel beceremeyeceğime eminim ama olsun. Kimse usta olarak gelmemiş bu dünyaya. Denerim, olmazsa yine denerim, bıkmadan yine ve yeniden. Tam telefonumu kapatacağım an mesaj geliyor. İnci hanım yazmış. Herhalde Kerem'le beni çektiği fotoğrafı yolladı. Mesajı açmamla gerçekten de fotoğrafı yolladığını görüyorum. Fotoğrafın güzelliğinden daha çok yazdığı mesaj beni etkiliyor. Gözlerimin dolmasını engelleyemiyorum.
Zeynep'çim, sevgili kızım benim... Bu fotoğrafta o kadar çok sevgi ve aşk var ki, büyü gibi... Öncelikle sana çok ama çok teşekkür ediyorum oğlumu bu kadar çok sevdiğin için ve söz vermeni istiyorum - bunu istemeye hakkım var mı bilmiyorum, ama içimden geliyor - : N'olursun Kerem'i hep böyle sev, sonsuza kadar...
Buğulu gözlerle aklıma ilk gelen cevabı yazıyorum İnci hanıma.
Büyüyü hiçbir zaman bozmam... Söz.
Ne kadar manasızmış Kerem'in annesi ve babası yanında panik olmam, bunu şimdi o kadar iyi anlıyorum ki. Acaba bir hayaller dünyasında mı yaşıyorum diye düşünmeden edemiyorum. Şeker gibi müstakbel kaynana nerede görülmüş? Kendi kendime kıkırdamaya başlıyorum. Derin bir nefes alarak hissettiğim mutluluğu yansıtan kocaman bir gülümseme eşliğinde yatağıma gömülüp, içinde bulunduğum sonsuz huzurla gözlerimi kapatıp, pamuk elli uykunun bedenimi sarmalamasına izin veriyorum.
*****
Telefonumun alarmının çalmasıyla gözlerimi yeni bir güne açıyorum. Aklıma annemin dün çekip yolladığı fotoğraf gelince gülümsemeye başlıyorum. Telefonumu elime alıp fotoğrafı açınca, gülümsemem kat kat artıyor. Maddiyatın değil de, sevdiğimiz ve sevildiğimiz insanların bizi en mutlu eden şey olduğunu daha da iyi anlıyorum. İçime dolan mutluluk ve motivasyonla birlikte yataktan kalkıp spor kıyafetlerimi giyiyorum. İçimden ne kadar Zeynep'i aramak gelse bile onun bu saatte uyuduğuna emin olduğum için aramıyorum. Aşağı katta bulunan spor odama gidip bir kaç ısınma hareketinden sonra vücudumu daha da zinde yapacak olan hareketlerime başlıyorum. Yaklaşık yarım saat sonra duşumu almaya gidiyorum. Yakında kalkacağını düşündüğüm Bitter Çikolata Kıvırcık'ıma bir 'Günaydın :)' mesajı yolladıktan sonra kendime kahvaltı hazırlamak için mutfağa iniyorum. Kısa ve doyurucu kahvaltımdan sonra tekrardan odama gidip bugün giyeceğim takım elbisemi seçiyorum. Giyindikten sonra heyecanla Zeynep'ten mesaj gelmiş mi diye kontrol ediyorum. Gelen 'Günaydın Balkabağı :)' mesajı daha da mutlu olmamı sağlıyor. Evden çıkmam gerektiğimi fark edip arabama atlıyorum. Klasik İstanbul trafiğinden sonra işe varıp asansöre biniyorum. Asansörde herkesin 'Günaydın.' demelerine karşılık olarak ben de bir 'Günaydın.' mırıldanıyorum, ama bakışlarım bana ters ters bakan Burak'ta takılı kalıyor. Bu herif sabah sabah belasını mı arıyor? Daha fazla üstünde durmamaya karar verip cool bir şekilde bakışlarımı Burak'tan çekip asansörün katıma varmasını bekliyorum. Bu hareketim bence onu daha çok sinir ediyor. Zaten Zeynep beni seviyor, yani durup dururken Burak'la kavga etmem hiçbir işe yaramayacak, hatta Zeynep'i sinirlendirebilir bile. Asansör katıma geldiğinde kendimden emin adımlarla asansörden iniyorum ve odama gidiyorum. Her Pazartesi olduğu gibi yapılacak işleri sıralamakla başlıyorum. Kapının çalmasıyla girme komutunu verdikten sonra içeriye Bahar giriyor.
![](https://img.wattpad.com/cover/81735504-288-k470657.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BozcaadAşk
FanficHani böyle kitaplar vardır, tam sahil kenarında güneşlenirken okumak istersiniz. Ilık bir yaz esintisinin eşliğinde hayaller kurdururlar insana. Mutlu ederler, bir gülümseme yerleştirirler insanın yüzüne. İşte Bitter Çikolata Kıvırcık'ın ve Balkabağ...